Sevgi

agent force Harbi Aktif Üye
Bir gün sormuşlar ermişlerden birine: 'Sevginin
sadece sözünü
edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır?'diye. 'Bakın
göstereyim' demiş ermiş.

Önce sevgiyi dilden gönlüne indirememiş olanları çağırarak onlara bir
sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde
sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da derviş kaşıkları denilen bir
metre boyunda kaşıklar. Ermiş 'Bu kaşıkların ucundan tutup öyle
yiyeceksiniz' diye bir de şart koymuş. 'Peki' demişler ve içmeye
teşebbüs etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü
döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. En sonunda bakmışlar
beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan.

Bunun üzerine 'Şimdi...' demiş ermiş. 'Sevgiyi gerçekten bilenleri
çağıralım yemeğe.' Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen
ışıklı insanlar gelmiş oturmuş sofraya bu defa. 'Buyurun' deyince her
biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp, karşısındaki kardeşine
uzatarak içmişler çorbalarını. Böylece her biri diğerini doyurmuş ve
şükrederek kalkmışlar sofradan.

'İşte' demiş ermiş. 'Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve
doymayı düşünürse o aç kalacaktır. Ve kim kardeşini düşünür de
doyurursa o da kardeşi tarafından doyurulacaktır şüphesiz.

Şunu da unutmayın: Hayat pazarında Alan değil, Veren kazançlıdır her
zaman.
 

Benzer Konular

Yanıtlar
1
Görüntülenme
1B
Üst