GENÇLİĞİN İMANINI SORULARLA ÇALDILAR KİTABI -EMİNE ŞENLİKOĞLU

KİTABIN İÇİNDEN:

Bismihi Teala,
İslâm'ı yaşamanın ayıp, her türlü rezaletin şeref sayıldığı şu asrımızda bir yanda ilerleyen
İslâm dininde bizim de bir zerremiz olsun dedik. Bilemiyorum, belki huzur-u ilahi'de
karşıma çıkmayacak. Belki de tersi olacak, orası o alemde anlaşılacak. Rabbim ahiret zaferi
nasip etsin.


Muhterem kardeşlerim...

Aslında bu kitabı cebinden çıkarabilecek çok kitap var. Fakat, bu yazdığım kitabımın içinde
olan soruların hepsini bir arada toplayan bir kitap yok gibi birşeydi veya benim elime
geçmemişti. Bu arada, konferans ve vaazlarımda, Kur'an kursu ve İmam Hatip
talebelerinin de, "Siz, bu soruları kitap yapsanız çok iyi olur" teklifleri ile karşılaştım.
Yalnız Kur'an kursu talebelerinden değil, kitabın içinde okuyacağınız gibi, yüksek okulda
okuyan öğrenci kardeşlerimden de, "Biz bu soruların cevabını bilmediğimiz için, neredeyse
imanımız elden gidecekti. Bizim gibi niceleri var ki, bunalım içindeler, siz bir kitap
çıkarsanız nasıl olur?" dediler. Ben de düşündüm, faydalı olur niyetiyle yazmaya karar
verdim. Şunu da söyleyeyim ki, herkesi memnun etmek, hiç tenkide uğramayan bir kitap
yazmak mümkün değil. Zira, gerektiğinde Allah'ın kitabını tenkit eden insanoğlunun,
benim yazdığımı tenkit etmemesi düşünülemez...
Muhterem kardeşlerim! Olur ya, kitabın baskısında hatalar olabilir. Her türlü hatanın hoş
görülmesini rica ediyorum. Başka söze gerek yok.
Beni amelimle değil, niyetimle ölçen dost Evet diyorum, odur kardeş, odur dost...
Emine Ö. Şenlikoğlu 7.3.1984/İstanbul
 
Son düzenleme moderatör tarafından:
BU KİTABIN HÎKAYESİ:
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla. Değerli okuyucularım, '
Sizlere kısaca bu kitabın hikayesinden bahsetmek istiyorum. Gerçi, kitabın içinde yıllar
önce yer yer konu etmişim ama yine de bir özet yapayım istedim.
Ben, İslâm'ı çok zor bulmuş bir insanım. Her gittiğim yerde çeşitli sorular soruyorlardı.
Bilhassa 1974'lü yıllardan hatırlıyorum; 'Allah yok' demek modaydı, Allah'a inanan
gençlerin gerici olduğu vurgulanıyordu..
Türkiye'de o yıllarda (1977-84), gündemde olan soruları bir bir tespit ettim. Bazı yazarlara
götürdüm bu sorulan. "Ben, güzel yazamam, sizler güzel yazarsınız. Şu sorulara cevap
verin" dedim, kabul etmediler.

Ben de yarım yamalak Tükçem ile, "Tesiri Allah'tan" diye kalemi sıvadım ve yazdım.
Allah'ın lütfü ile bu kitap çok tuttu..
Şu anda bu yazıyı bu kitabın kırkbirinci baskısında yazıyorum. Türkiye şartları için oldukça
güzel bir rakam.

On yıl geçmiş olsa bile kitabı bir daha elden geçireyim dedim, alıntılar biraz fazla olmuş,
tekrar okuyunca gördüm, düzelteyim dedim. Baktım, olmuyor. Hiç birine elimi sürmeden,
bırakmak zorunda kaldım. Korsan baskılar hariç, bu kadar baskıyı, bu kitap, böyle olduğu
halde yaptı. Her halde bir hikmeti vardır diye bozmadım.
Evlilik işlerini de ihmal etmeyen kitabım, Allah'ın varlığından, ahirete imana, Yehova
Şahidliği'nden özel hallere kadar ortalama beşyüz konuyu kapsıyor. Son sahifelerindeki
güzel sözleri de ayrıca ilave ettim.

Şimdi kitabı okuyunca, "Keşke bu kadar alıntıya yer vermeseydim" dedim. Fakat o
günlerimi hatırlayınca hüzünlendim. O günlerde dipnotları belirlemek için kitapları bile
zor bulmuştum. Halbuki, çok acele lazımdı bu kitap... Gençlere bir an önce yetişmeliydi ve
yetişti.

Bu kitabı ilk çıkardığım günlerde niyetim şuydu; "Gençliğe Hatıramdır" diye bir seri
çıkaracak, sonra ölsem de gam yemeyecektim. Allah'a şükürler olsun, hayallerimin birini
gerçekleştirmeyi nasip etti ve seri bitti.

"Hatalarım benim, güzellikler davamındır.
Allah sizlerden razı olsun diyerek, 1984'te ilk baskısı yapılan kitabımla, sizleri başbaşa
bırakıyorum. Allah'a emanet olun.
E.Ö.Ş. 20.6.1993
 
Son düzenleme moderatör tarafından:

Benzer Konular

Yanıtlar
2
Görüntülenme
9B
Üst