Veleddalin amin... Oğuz Dizer

SüKuN Harbi Aktif Üye
Galatasaray; İsrail’de ‘veleddalin’ demiş, ‘amin’ kısmını da, Ali Sami Yen’e bırakmıştı. İlk 10 dakikada ‘amin’ dediler ve ‘darısı inşallah mayıs sonuna’ diye de dualarını ettiler. Daha ilk yarı yarım düzüne olur, hatta ‘grossa’ sınırları da zorlanırdı da... Netanya başına geleceği farketti, işi sertliğe vurdu. Vites küçülttü sonra ev sahibi ve çatır çatır değil, tatlı tatlı attı gollerini.
Polat ve yönetimine ‘helal olsun’ demezsem, olmaz. Galatasaray’ın böylesi kadro zenginliği, ekonomik derinliği sosyete... Şeyyy ekonomi yazarlarına dahi yazı konusu oluyor ve en usta kalem erbabını dahi şaşkına çevirip ‘değirmenin suyu nereden?’ diye merak içinde bırakıyorsa, bu becerinin sahiplerine ‘helal olsun’ denilmez de ne denir? Frenkçe ‘bravo’ denir.
Sarı-Kırmızılı ekibin aynı anda iki kafa müsabakada oynayabilecek mükemmel bir kadrosu var. İki kadronun harmanından, başa güreşecek bir kadrosu da var. Bu yapıda dengeleri kurduğuna ve herkesle barışık olduğuna şahit olduğumuz bir de dünya markası teknik adamı var. Yanında Neeskens gibi bir marka daha var... O zaman Cim Bomlu’da elbette ümit var.
Galatasaray sadece rakibini elememiş, geleceğe dönük büyük ümitler de vaat etmiştir. Erken saatteki Gaziantep müsabakası, kaynar sıcağın altında elbette zor olacak ama ne olursa olsun bu takım bu sezon her platformda var olacak... İddia ediyorum.
 
Üst