Sultan Birinci Abdülmecid Han

Ömer
Yönetici
Otuz birinci Osmanlı padişahı. İslam halifelerinin doksan altıncısı. 25 Nisan 1823 tarihinde doğan Birinci Abdülmecid, Sultan İkinci Mahmud Han'ın ve Bezm-i Alem Valide Sultan'ın oğludur.

Birinci Abdülmecid şehzadeliğinde iyi bir öğrenim gördü. Fransızca bilen padişah, babasının 1 Temmuz 1839'da vefatı üzerine on yedi yaşında tahta çıktı. Avrupa'daki ilerlemeyi yakından takip eden Birinci Abdülmecid yenilik taraftarıydı. Devletin ilerleyişi için modern hayat tarzının ülke çapında yaygınlaştırılmasını istiyordu. Saltanatının henüz dördüncü ayında ilan ettiği Gülhane Hatt-ı Hümayunu (1839) nedeniyle Tanzimat dönemi padişahı olarak tanındı.

sultan abdulmecid.jpg
Sultan 1. Abdülmecid Han
(1823-1861)

1853'de Rusya savaşı başladı. Sinop baskını oldu. 1854'de Ruslar karada büyük kayıplar verdiler. Ünlü Silistre müdafaası yapıldı ve Ruslar bozguna uğratıldı. Yerköyü Muharebesi kazanıldı. Fransa ve İngiltere'nin de Türkler'in yanında yer almasıyla Kırım'a çıkarma yapıldı. 1855'de Sivastopol alındı. 1856'da Paris Anlaşması yapıldı. Ruslar'a karşı büyük menfaatler sağIandı.

Sultan Birinci Abdülmecid yenilikçi ve ıslahatçı olması nedeniyle Batılı yazarlar tarafından da takdirle anılan bir padişahtır. Osmanlı padişahları arasında ilk Avrupa kültürü alan padişah olan Birinci Abdülmecid Osmanlı İmparatorluğu'nun her bakımdan Avrupalılaşması için yapılan hareketlere öncülük etmiş olmakla birlikte padişahın yetkilerinin azalmasına yol açan girişimlere itiraz etmemiş, gazete çıkararak özgürlük fikirlerinin yayılmasına, yenilikçi düşüncenin gelişip yerleşmesine, ülkede meşrutiyet havasının oluşmasına engel olmamıştır. Döneminde maarif alanında büyük ilerleme kaydedilmiş, pek çok meslek okulu açılmıştır. Öte yandan telgraf ve demiryolu hatları yapılmıştır. Yine Birinci Abdülmecid döneminde önemli mimari yapılar inşa edilmiştir. Beşiktaş Küçük Mecidiye Cami, Fatih Hırka-i Şerif Cami, Humus Ulu Cami, Fuat Paşa Cami, Dolmabahçe Cami, Ortaköy Cami ve bunların yanı sıra Dolmabahçe Sarayı, Küçüksu Kasrı, Mecidiye Kasrı ve Sultanahmet Darülfunun binası gibi birbirinden güzel sanat eserleri Abdülmecid döneminde yapılmıştır.

25 Haziran 1861 tarihinde 39 yaşında iken İstanbul'da veremden dolayı vefat eden Sultan Birinci Abdülmecid, Yavuz Sultan Selim'in türbesi yanındaki mezarına defnedilmiştir.

Tanzimat Fermanı

Osmanlı'ya Batılı bir düşünce tarzı ve yönetim şekli getirmek amacıyla gerçekleştirilen bir yenilik ve kültür programı olan Tanzimat hareketleri, İkinci Mahmud'un padişah olduğu dönemde başladı.

Ferman, 3 Kasım 1839 tarihinde Topkapı Sarayı'nın Gülhane Bahçesi'nde düzenlenen ve yabancı elçiler ile devlet adamlarının hazır bulunduğu bir toplantı esnasında, Birinci Abdülmecid'in Londra elçiliğinden aldırarak Dış İşleri Bakanlığı'na getirttiği Mustafa Reşit Paşa tarafından ilan edildi. Tanzimat Fermanı Tanzimat-ı Hayriye veya Gülhane Hatt-ı Humayunu isimleriyle de bilinir.

Tanzimat Fermanı'nın getirdiği önemli yenilikler şunlardı:

Müslüman olan veya olmayan herkesin can, mal, namus güvenliği devlet garantisi altına alınacak, vergiler herkesin gelirine göre düzenli bir şekilde alınacak, askerlik belirli bir düzene göre olacak, mahkemeler herkese açık olacak, mahkeme kararı olmadan kimse idam edilmeyecek, herkesin mal ve mülk sahibi olması ve bunu miras olarak bırakabilmesi sağlanacak, rüşvet ve iltimas kaldırılacak, kanunlar her şartta işleyecekti.

Birinci Abdülmecid, Osmanlı Devleti'nde anayasal düzenin başlangıç noktası olarak kabul edilebilecek Tanzimat Fermanı ile kendi gücü üzerinde bir güç olduğunu kabul etmiş oluyordu.

Kırım Savaşı

Tanzimat Fermanı, Osmanlı Devleti içinde gereken ilgiyi görmedi, ama Avrupa'da ses getirdi. Bu esnada Tuna boylarında ilerlemeye başlayan Rusya, Osmanlı'nın topraklarını ele geçirmek ve bu toprakları Avrupalı devletler arasında paylaştırmak istiyordu. Rusya'nın diğer bir amacı da Osmanlı Ortodoksları'nın haklarının kendisine bırakılmasını sağlamaktı. Ne var ki Rusya'nın planları istediği gibi gelişmedi. İngiltere ve Fransa bu planı kabul etmedi ve Rus saldırısı karşısında Osmanlı Devleti'nden taraf oldular. Böylece Ruslar yenilgiye uğratıldı ve 1855 yılında Sivastopol ele geçirildi.

Aldığı yenilgi sonucu bunalıma düşen ve intihar eden Rus Çarı Birinci Nicolay'ın yerine geçen Çar II. Alexander barış istemek zorunda kaldı. 1856 yılında yapılan Paris Antlaşması'na göre; Osmanlı Devleti bir Avrupa devleti sayılacak, toprakları Avrupa devletlerinin kefaleti altında olacaktı. Her iki tarafın da savaş gemileri Karadeniz'de bulundurulmayacak, taraflar aldıkları yerleri birbirlerine geri vereceklerdi.

Islahat Fermanı

Islahat Fermanı Rusya ve Avrupa'nın Osmanlı Devleti'nin iç işlerine karışmasını önlemek amacıyla ilan edilmiştir. Fermanın getirdiği başlıca hususlar şunlardı:

. Din ve mezhep özgürlüğü sağlanacak,

. Hastanelerin, okul ve kiliselerin tamiri yapılacak,

. Müslümanlar'la gayri Müslimler kanun önünde eşit sayılacak,

. Patrikhanede yeni meclisler kurulacak ve bu meclislerin aldığı kararlar devlet tarafından onaylandıktan sonra yürürlüğe girecek,

. Devlet hizmetlerine, okullara ve askerlik görevine bütün uyruklar eşit olarak kabul edilecek,

. İltizam usulü kaldırılacak, vergiler eşit alınacak,

. Yabancılar devlet sınırları içinde mülk sahibi olabileceklerdi.

Bu fermanla gayri Müslimler'e tanınan haklar artırılıyordu. Avrupalı devletler Paris Antlaşması'yla Osmanlı Devleti'nin iç işlerine karışmayacaklarına dair söz vermiş olsalar da sözlerini tutmamış, fermanı bahane ederek Osmanlı Devleti'nin iç işlerine karışmışlardı.
 

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
17B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
5B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Üst