Nerde değiLsem orda oLmak istiyor canım ..

akrep_zehiri ''єѕяαяℓı gözℓєя''
Gecede miyim, gündüzde mi? Gözlerimi açmadan kapalıyken görmek istiyorum. Kör gibi davranmak ve bakmadan görmek gibi... Açmaya korkuyorum gözlerimi göreceklerimden korkuyorum; sanki kapalıyken başka şeyler görecek gibi…

"Kaderimi değiştirmek ister" gibi... Mutlu muyum böyle değmeden tenine, kokunu duymadan yaşayabilecek miyim kendimi deniyorum. En iyi olanı seçiyorum, "Ölmüş gibi" yapmak; karar veriyor ve deniyorum uzanıyorum olduğum yere gözlerim sıkı sıkı kapalı açmıyor ve yüreğimin durduğunu düşünüyor orada yaşıyorum. Şimdi sisli koyu karanlığın en derinine iniyorum. Ne fark var gözlerimin açık olduğu dünyadan orada renkler farklımıydı. Hayır, karanlık aynı karanlık tek fark ettiğim şey ayaklarım yere değmiyor uçuyorum. Oysa yaşarken de bu dünyada ayaklarımın yere basmadığı anlarda renkler daha parlak bulutlar toz pembe değil miydi ve ışıl ışıl olmaz mıydı gözlerim kısa anlarda uzun aralıklarda... Karanlığın en koyusuna doğru yol alıyorum, biraz yavaş ama meraklı ve daha da korkak. Kendimi kontrol ediyorum aradaki farka bakıyorum. Bir sancım var bir yerim mi ağrıyor, yoksa karanlığın derinliklerinde çekilen olağan bir durum mu bu? Bulacağım çıktığım bu yolculukta kendimi en iyi hissettiğim yerde kalmak üzere. Bilmediğim yerlere giderkenki huzursuzluğumu yakalıyorum. "Ona", "Sen burada kal" diyorum. Korkuma başka bir durakta beklemesini söylüyorum. Kendimi yokluyorum ince sızım devam ediyor hatta derinleşiyor elimle bastırıp susmasını söylüyorum yaşarken yaptığım gibi. Her korkumu her sancımı her hüsranımı ve en büyük hasretlerimi ayrı ayrı hapsettiğim kutulara koyduğum gibi bu yeni sancımı da bir kutuya koyuyorum ve anahtarını fırlatıp atıyorum başka hangi kutunun yanına düşerse orda kalıyor. Tüm kutularımın anahtarlarını başka başka yerlere koyuyorum ki hiç bir anahtar hiç bir kutuyu açmasın, açamasın bulmak istesem de bulmak mümkün olmasın... Zaten bulmak da istemiyorum ki! Ve kimsenin bulmasını da istemiyorum, kalmalılar sonsuzlukta ve ait oldukları titreten mahzenlerde. Ardıma bakıyorum öyle zenginim ki her yerde bıraktığım izler her adım attığımda daha da kalabalıklaşıyor. Uğultular duyuyorum kulaklarımı kapatıyorum her sesi her nefesi duymuyorum. Bir yerde okumuştum "Duymak istemeyen bir insandan daha sağır kimse olamaz" doğruluyorum. Evet sağırım; sağırım şimdi üstelik körümde böyle iyi galiba... Sonraki adımda yabancı çok yabancı adı "huzur" olana rastlıyorum. Tanışmak üzere ürkek bir adım atıyorum oysa benim böyle korkaklığım yoktu eskiden şimdi var olduğunu keşfediyorum buna rağmen tanışmak istiyorum; biraz ümitsizce ama çok istekli sanki “Sevdalıymışım da O’na hasretmişim” gibi yıllardır...

Bana "Seninle uzun aralıklarda ama kısa anlarda karşılaşmıştık" diyor, yokluyorum kendimi hatırlayamıyorum...

Dost olur muyuz? Kalır mısın benimle? Diyeceğim ama daha demeye hazırlanırken kaybediyorum. Şimdi buradaydı diyorum yok bulamıyorum. Gözlerimi açmalı mıyım şimdi açsam görür müyüm tekrar oysa söz vermiştim kendime sıkı sıkı kapattığım gözlerimi açmaya korkuyorum. Adımlarım yavaş kalp çarpıntımı duyuyorum oysa çarpmıyordu biraz evvel. Hangi boyuttayım ve hangisinde kalacağımı bilmiyorum. Hangi yolculuğum uzun sürecek merak ediyorum mutlu olacağım yerde kalmak istiyorum.

Aslında "Nerde değilsem orda olmak istiyor canım"
 

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
1B
Yanıtlar
1
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
6B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
220B
Yanıtlar
1
Görüntülenme
37B
Üst