KÖPEĞİNİZ İÇİN PRATİK BİLGİLER- BESLENME

(Köpek Besleyenlerin Dikkatine)


Köpeklerde Beslenme

Bir canlının yaşamsal faaliyetleri arasında önemli bir yer tutan beslenme tüm vücut fonksiyonlarının devamlılığı için gerekli temel unsurdur. Canlı vücudunda gelişen tüm metabolik ve fizyolojik olayların rutin işlevlerini sürdürebilmesi için bir miktar besin gereklidir ve bu yaşam payı olarak adlandırılır. Canlının bedensel aktivasyonlarını sürdürebilmesi için de gerekli bir enerji payı ihtiyacı vardır. Yaşam payı ve enerji payı canlının toplam besin ihtiyacıdır ve zorunlu olarak dışarıdan alınması gerekir. Beslenme ne kadar dengeli ve yeterli olursa canlının yaşam kaliteside aynı oranda yüksek olacaktır.
Köpeğin ırk, cinsiyet, yaş ve boyutlarına göre besin ihtiyacı farklı olabileceği gibi laktasyon, gebelik, çiftleşme gibi özel durumlarında da günlük besin ihtiyacı farklı olacaktır. Aşağıda bu farklılıklar gözetilerek, beslenmedeki en temel unsurlar ve dikkat edilmesi gereken diğer konular açıklanmaktadır. Bu bilgiler tamamen sağlıklı bir köpeğin temel ihtiyaçları gözetilerek hazırlanmıştır. Doğal olarak hastalıklar veya başka nedenlere bağlı olarak vücudun ihtiyaçları farklılık gösterebilir. Bu nedenle köpeğinizin beslenme şekli ve düzeni veteriner hekim tarafından belirlenmelidir.
Yavru Köpeklerde Besleme
Köpekler etoburdurlar. Sindirim sistemleri, tek bir mideden ve kısa bir bağırsak sisteminden oluşur. Bu sistem et ve et bazlı besin maddelerini kolayca sindirebilir. Yavruların sütten kesilmesi yaklaşık 4-6 haftalıkken gerçekleşir. Irklara göre değişiklik göstermekle birlikte yavru bir köpeğin erişkin hale gelinceye kadar geçen gelişme süreci 10-16 ayda tamamlanır. Gelişme çağında onları en iyi şekilde beslemek gerekir. Bu nedenle gelişme dönemi boyunca beslenme yavru kuru mamaları veya yavru konserve mamalarıyla yapılmalıdır.
Köpeklerin farklı hayat evrelerinde farklı gereksinimleri vardır. Yavru köpeklerin besin gereksinimleri, erişkin bir köpeğin ihtiyacından daha fazladır. Bu fazlalık yavruların büyüme dönemindeki ihtiyaçlarından ve aktivitelerinden kaynaklanır. 3 aylık yavru ile 8 aylık yavrunun gereksinimlerinde bile farklılıklar görülür. Bu yüzden yavrular, gereksinimlerine uygun yüksek biyolojik değerli ve kolay sindirilebilir protein, yeterli kalsiyum ve uygun kalsiyum/ fosfor oranıyla yüksek vitamin içeren diyetlerle beslenmelidir. Proteinler, doğru vücut büyümesi ve kas gelişimi açısından önemlidir.
• Yavrular 4-5 haftalık olduklarında kuru mama, ıslatılarak yada yavru konserveleriyle
karıştırılarak verilmelidir. Böylece yavruların mamalarını koklamaları, yalamaları ve ısırmaya başlamaları teşvik edilir. Bu ıslatma işlemi, kuru mamaya daha fazla aroma kazandırarak tadını, kokusunu ve lezzetliliğini arttırır. Ayrıca mamanın daha yumuşak olmasını ve sütten yeni kesilen yavruların çiğneme refleksini uyarak mamayı daha kolay almalarını sağlar. Bu uygulamanın yavrularda şekillenebilen mide şişkinlerini, mide dönmelerini ve gaz oluşmasını engellediği de uzmanlar tarafından belirtilmektedir.



• Mamanın ıslatılaması ilk 2-3 aylık dönemde süt ile yapılabilir. Daha sonraki dönemde
mamanın ıslatılması gerekirse bu işlem su, et suyu yada yemeklerin sularıyla yapılmalı, süt kullanılmamalıdır. Köpeklerin süte gereksinim duyduğu dönem ilk 2-3 aydır. Bundan sonraki dönemlerde süt sindirim sisteminde problemlere ve ishale neden olabilir. Yapılan araştırmalar köpeklerin % 80’inin süte karşı allerjik olduğunu göstermektedir. Bu nedenle ilk 2-3 aydan sonra süt vermekten kaçınılmalıdır.

• Yavrunun anne sütünden sonra birden bire kuru mamayla beslenmesinin kabızlığa yol
açabildiği de bilinmektedir.

• Mamanın partikül büyüklüğü köpek yavrularına uygun olmalıdır. Büyük partüküllü bir
mamayı yavrunun ağzına alması ve çiğnemesi zor olacağından, bu beslenmeyi olumsuz etkileyecektir. Köpeklerin arasında bireysel farklılıkların da olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle yavru maması hazırlayan ticari firmalar, farklı gelişme dönemleri için farklı partükül büyüklüğüne ve farklı formülasyonlara sahip mamalar hazırlamışlardır.

• Mamanın küçük parçalar halinde verilmesi, yavrunun yeme alışkanlığı kazanması
açısından da önemlidir.

• Köpek kabına mama konulduktan sonra, “gel” veya “ye” gibi bazı tek heceli
komutlarla mama yemeye teşvik edilmelidir.

• Yavruların mide kapasiteleri, günlük ihtiyaçlarını bir sefer yemeyle karşılayacak kadar
gelişmediğinden, yavrular yiyeceklerini birkaç öğünde tüketirler.

• Yavruların diyetleri 6. haftadan 3 aya kadar günde 4 öğün, 3 ayda 6 aya kadar günde 3
öğün, 6. aydan 12. aya kadar günde 2 öğün, 12. aydan sonra ise günde 1 öğün olarak verilmelidir.

• Yemek zamanı ve yemek yedikleri yer olabildiğince sabit olmalı ve değiştirmemeye çaba
gösterilmelidir. Günde 3 öğün yapılan beslemede yemek zamanlarının sabah,öğlen ve akşam olarak düzenlenmesi yararlıdır. Köpekler ancak 10-12 aylık olduktan sonra, günlük ihtiyaçlarını tek bir öğünle karşılayabilecek sindirim sistemi kapasitesine ulaşırlar.

• Beslenme amacıyla uyuyan yavruların uyundırılmaları doğru değildir. Yavruların
beslenme kadar uykuya da gereksinimi olduğu unutulmamalıdır.

• Yavrular 6-7 haftalık olduktan sonra diş değiştirme dönemine kadar, kuru mamanın
ıslatılamasına gerek yoktur. Çünkü ilk 6-7 haftadan sonra köpeklerde çiğneme refleksi iyice gelişir ve katı partüküller ağıza rahatça alınıp sindirilebilir.

• Su katılmak suretiyle hazırlanan ve kendi yapısında yüksek miktarda su bulunduran
(konserve gibi) mamalar, küf mantarlarının üremesi için uygun bir ortam yaratır. Bu tip su miktarı fazla olan mamalar, 30-60 dakika içersinde tüketilmediklerinde köpeğin önünden alınmalıdır. Islatılarak verilen mamaların tüketilmeyen kısımlarının süratle bozulabileceği unutulmamalıdır.

• Yavru köpekler 4 aylık olduklarında geçici dişler dökülmeye başlar ve 42 adet kalıcı diş
süt dişlerinin yerini alır. Diş değiştirme döneminde kuru mamaların ıslatılarak verilmesinde yarar vardır. Bunun nedeni bu dönemde kuru mamanın sert gelmesi ve yavrunun kuru mamalardan yeterince yaralanamamasıdır. Bu dönemde yavrunun biraz iştahsız olması normaldir. Ancak gene de bir miktar yumuşatılmamış (ıslatılmamış) kuru mama verilerek dişlerin temizlenmesi sağlanmalıdır.

• Çok sık olmamakla birlikte kırılmadan temizlenmiş ve pişirilmiş ilikli büyük kemiklerin
verilmesi, köpeklerde dişlerin temizlenmesinde ve çene kaslarının çalışmasında faydalıdır.

• Kuru mamayla beslenme köpeklerin gelişimi açısından daha uygundur. Çünkü ticari
mamalar, gelişim açısından gerekli olan bütün unsurları dengeli bir şekilde ve yeterli miktarlarda içermektedir. Ev yemekleri ile yapılan beslemenin, gelişim için gerekli olan besin unsurlarını yeterli ve dengeli bir şekilde sağlayamadığı klinik araştırmalarla kanıtlanmıştır.

• Kalsiyum ve fosfor gibi iki temel besin maddesi, yavruların diyetinde yeterli ve dengeli
bir düzeyde bulunmalıdır. Çünkü kalsiyum ve fosfor düzeyi düşük gıdayla beslenen yavrularda sıklıkla raşitizm gelişmektedir.

• Köpeklerin aşırı yağlanmasına izin verilmemelidir. Aşırı kilo alma ve yağlanma bir
taraftan güzelliklerini diğer bir taraftanda sağlıklarını bozmakta ve hayatlarını kısıtlamaktadır. Bu yüzden iyi dengelenmiş ve denetimden geçmiş köpek mamalarının paketlerinde yazılı bulunan beslenme talimatlarına ve miktarlarına, veteriner hekim aksi birşey söylemedikçe mutlaka uyulmalıdır. Aşırı mama tüketiminin midede rahatsızlıklara ve ishale neden olabileceği unutulmamalıdır.

• Yavru köpeklerin kişisel gereksinimlerine göre, ihtiyaç duydukları günlük mama miktarı
değişiklik gösterebilir. Köpek her öğünden sonra yemek kabında mama bırakıyorsa, kaba konan mama miktarı %10 azaltılmalıdır.

• Kuru mamayla beslenen köpeklerin içme suyu gereksinimleri daha fazladır. Bu yüzden
önlerinde her zaman taze ve yeterli miktarda temiz su bulunmalıdır.

• Köpeğin mama ve su kabı ayrı olmalıdır. Bu kaplar ayak altından uzak bir yere
konulmalı ve her öğün sonrasında temizlenmelidir. Köpeğinizin deviremeyeceği büyüklükte ve şekilde su ve mama kabı seçmeye özen gösterilmelidir.

• Köpeklerin diyetlerinde ani değişiklikler yapmaktan kaçınılmalıdır. Böyle bir işlem
gerekliyse kademeli olarak yapılmalıdır. Köpek maması yeni bir mama ile değiştirilirken, bu değişim ortalama 7 günlük bir süreç içersinde yapılmalıdır. bu geçiş dönemi hem köpeğin alışması hem de sindirim sistemi açısından faydalı olacaktır. Köpeğin eski mamasıyla yeni maması karıştırılarak ve bu karışımdaki yeni mamanın miktarı her gün arttırılarak verilmelidir. Bu barsak mikroorganizmalarının yeni mamaya adaptasyonu açısından önemlidir. Yeni mamaya alışıncaya kadar dışkıda; miktar, kıvam ve renk açısından oluşabilecek değişikler normaldir. Adaptasyon sürecinden sonra bunlar normale dönecektir. Değişiklik ani bir şekilde yapılırsa ishal olma ihtimali çok yüksektir.
• Yavru bir köpek normal olarak günde 4-5 kez dışkılama yapar.

• Bazı köpeklerde dışkısını yeme (kaprofaji) olayı görülebilir. Bu davranış vahşi yaşamdan
kalma bir alışkanlıktır. Bunun yanı sıra dışkı yeme, diyeteki besin maddeleri eksikliğinde ya da dengesizliğinde, özellikle de lifli maddelerin noksanlığında ortaya çıkmaktadır. Mamada bulunan lifli maddeler, besinlerin barsaklardan geçiş süresinden sorumludur. Bu eksikliklerin sonunda dışkı yemenin yanı sıra toprak yeme olayı da görülebilir.

• Köpekler bazen de ot yerler ve de kusarlar. Çok sık karşılaşılmadığı sürece bu olay
normal olarak kabul edilir. Bunun nedeni, köpeklerin yaşadığı karın ağrısı ve kendilerini rahatsız eden safrayı dışarı çıkarmaktır.

• Temel olarak köpeklerin tatlıya gereksinimleri yoktur. Çikolata ve şeker gibi
yiyeceklerin uzun süre verilmesi sonucunda sindirim sisteminde bozukluklar, diş çürümesi, yağlanma ve şeker hastalıkları şekillenebilmektedir.

• Köpeklere asla çok sıcak yada çok soğuk yiyecekler verilmemelidir.

• Kuru mamayla beslenen bir köpeğe ekstra gıda maddelerin verilmesi gereksiz ve
de yanlıştır. Bu tip besin maddeleri de köpeğiniz için allerjik olabilir.

• Köpekler için hazırlanmış ticari mamalar dengeli beslenme, yüksek sindirilebilirlik, sağlık, iştahla tüketim, dışkılamada düzen, az dışkı, temizlik ve pratik olmaları bakımından avantajlıdırlar.

• Erişkin mamaya geçişiniz, köpeğinizin büyümesi durduktan sonra olmalıdır.
Irklara göre erişkin mamasına geçme yaşı aşağıda verilen tablodaki gibidir.

Küçük ırk (2.5-10 kg.) 8-12 aylık yaş

Orta boy ırk (10-25 kg.) 12-18 aylık yaş

Büyük ya da dev ırk (>25 kg) 12-24 aylık yaş
Ayrıca büyük ya da dev ırklara ait (erişkin ağırlığı 25 kg.’ın üzerinde olan köpekler) köpek yavrularının beslenmesinde aşağıdaki hususlara da dikkat edilmelidir:

• Bu tip ırkların gelişim süreci 12-24 ay kadar sürmektedir.

• Büyük ve dev ırk köpeklerde gelişim, hayatlarının ilk aylarında son derece değişkendir.
Haftalar geçtikçe vücut ağırlığı ve kemiklerin büyümesi artış gösteririr. Bu tip ırklardaki canlı ağırlık artışı çok hızlıdır, bu büyüme hızı kemikler ve eklemlerde düzeltilmesi zor gelişim bozukluklarına neden olduğundan aşırı beslenmeden kaçınılmalıdır. Canlı ağırlık artışı belirli zaman aralıklarıyla düzenli bir şekilde izlenmelidir.

• Köpeklerin yağlanmasına izin verilmemelidir.

• Büyük ve dev ırk köpekler genel olarak bazı ortopedik hastalıklara (osteochondrosis,
dirsek displasisi, kalça displasisi gibi) yatkınlık gösterirler. Bu hastalıkların genellikle 4-8 aylık yaş gurubunda görüldüğü ve bazı ırklarda (Alman Çoban köpekleri, Labrador, Rottweiller, Alman Kurt köpeği, Boxer, Golden Retriever, Danua, Dobermen) kalıtsal olduğu bilinmektedir. Yanlış beslenme (aşırı besleme ve fazla kalsiyum verilmesi) bu hastalıklar için bir risk faktörüdür. Büyük ve dev ırk köpekler genetik olarak hızlı gelişim gösterdiklerinden daha fazla risk altındadırlar.

• Yukarıda adı geçen hastalıklardan korunmak için mamaya fazla kalsiyum
takviyesi yapılması da bu rahatsızlıklara neden olmaktadırlar.

• Büyük ırk köpeklere fazla kalsiyum verilmesi kemiklerin gelişimini olumsuz etkilemekte
hatta durdurabilmektedir. Bu durum kemik çatıda bozulmaya ve yapı bozukluklarına yol açar. Aşırı kilo alımı sonucunda da zayıf olan kemikler bu yükü kaldıramaz ve kemiklerde eğrilik ve kırılmalar şekillenebilir.

• Bu riskleri en aza indirmek için, büyük ve dev ırklar için özel olarak geliştirilmiş mamaların
kullanılması gerekmektedir. Eğer bu formulasyonda bir mama kullanılıyorsa ilave vitamin ve minerel katkısı yapılmasına gerek yoktur. Ayrıca mama tüketimi kontrol altında tutulmalıdır.


Küçük ırk (2.5-10 kg.) 8-12 aylık yaş

Orta boy ırk (10-25 kg.) 12-18 aylık yaş

Büyük ya da dev ırk (>25 kg) 12-24 aylık yaş
Ayrıca büyük ya da dev ırklara ait (erişkin ağırlığı 25 kg.’ın üzerinde olan köpekler) köpek yavrularının beslenmesinde aşağıdaki hususlara da dikkat edilmelidir:

• Bu tip ırkların gelişim süreci 12-24 ay kadar sürmektedir.

• Büyük ve dev ırk köpeklerde gelişim, hayatlarının ilk aylarında son derece değişkendir.
Haftalar geçtikçe vücut ağırlığı ve kemiklerin büyümesi artış gösteririr. Bu tip ırklardaki canlı ağırlık artışı çok hızlıdır, bu büyüme hızı kemikler ve eklemlerde düzeltilmesi zor gelişim bozukluklarına neden olduğundan aşırı beslenmeden kaçınılmalıdır. Canlı ağırlık artışı belirli zaman aralıklarıyla düzenli bir şekilde izlenmelidir.

• Köpeklerin yağlanmasına izin verilmemelidir.

• Büyük ve dev ırk köpekler genel olarak bazı ortopedik hastalıklara (osteochondrosis,
dirsek displasisi, kalça displasisi gibi) yatkınlık gösterirler. Bu hastalıkların genellikle 4-8 aylık yaş gurubunda görüldüğü ve bazı ırklarda (Alman Çoban köpekleri, Labrador, Rottweiller, Alman Kurt köpeği, Boxer, Golden Retriever, Danua, Dobermen) kalıtsal olduğu bilinmektedir. Yanlış beslenme (aşırı besleme ve fazla kalsiyum verilmesi) bu hastalıklar için bir risk faktörüdür. Büyük ve dev ırk köpekler genetik olarak hızlı gelişim gösterdiklerinden daha fazla risk altındadırlar.

• Yukarıda adı geçen hastalıklardan korunmak için mamaya fazla kalsiyum
takviyesi yapılması da bu rahatsızlıklara neden olmaktadırlar.

• Büyük ırk köpeklere fazla kalsiyum verilmesi kemiklerin gelişimini olumsuz etkilemekte
hatta durdurabilmektedir. Bu durum kemik çatıda bozulmaya ve yapı bozukluklarına yol açar. Aşırı kilo alımı sonucunda da zayıf olan kemikler bu yükü kaldıramaz ve kemiklerde eğrilik ve kırılmalar şekillenebilir.

• Bu riskleri en aza indirmek için, büyük ve dev ırklar için özel olarak geliştirilmiş mamaların
kullanılması gerekmektedir. Eğer bu formulasyonda bir mama kullanılıyorsa ilave vitamin ve minerel katkısı yapılmasına gerek yoktur. Ayrıca mama tüketimi kontrol altında tutulmalıdır.
 
Yavru Mamalarının Formülasyonları

Yavru mamaları, yavru köpeklerin büyüme ve gelişme dönemindeki yüksek enerji ihtiyaçlarını karşılamak üzere düzenlenmiştir. Bu mamalar yeterli miktarda kalsiyum, yüksek oranda protein, yağ asitleri, mineral ve vitaminleri içermektedir. Yavru mamaları junior, puppy, growth gibi isimler almaktadırlar.

Tavuk etli yavru kuru mamaları: Büyüme ve gelişme döneminde olan yavruların artan enerji ihtiyaçlarını ve gereksinim duydukları bütün besin maddeleri ihtiyacını karşılar. Protein kaynağı olarak tavuk eti ve tavuk yan ürünleri kullanılmıştır. Bu mamalar ufak ırklar için (2.5-10 kg. arası ağırlıkta, Örn: Pincher, Terrier ) küçük taneli, orta boy ırklar için (11-25 kg. arası ağırlıkta, Örn: Beagle, Spaniel, Cocker ) normal taneli, büyük ve dev ırklar için (erişkin ağırlığı 25 kg. üzerinde olan, Örn: Doberman, Kurt, Rotweilller ) büyük taneli olarak hazırlanmıştır. Ayrıca bu mamalardaki besin maddeleri oranları da ırkların büyüklüklerine ve ihtiyaçlarına göre farklı miktarlarda ayarlanmıştır.

Kuzu etli ve prinçli (Lamb & Rıce) yavru kuru mamaları: Bu mamalarda protein kaynağı olarak kuzu eti kullanılmaktadır. Yapılan araştırmalar kuzu etinin köpekler için en az allerjik ve hazmı en kolay besin maddesi olduğunu göstermektedir. Bu mamalar besin duyarlılığı olan yavruların beslenmesinde, deri ve tüy sağlığının korunmasında iyi bir seçenektir. Kuzu eti en az allerjik besin maddesi olduğundan dolayı deri ve tüy sağlığı açısından koruyucu ve oluşabilecek problemleri ortadan kaldırıcı özelliğe sahiptir.

Bu mamaların konserve formları da bulunmaktadır.

Yavru mamalarındaki esansiyel yağ asitleri sağlıklı ve parlak bir tüy yapısının, doğru dengelenmiş kalsiyum/fosfor oranı sağlam diş ve kemik yapısının, yüksek kaliteli protein seviyesi güçlü kas yapısının, yüksek sindirilebilirlik az miktarda ve sağlıklı dışkının oluşmasını sağlar. Ancak unutulmamalıdır ki, piyasadaki her ticari mama aynı kalitede değildir.

Bu mamalar haricinde bazı özel durumlarda (kusma, ishal…) kullanılan, yavrular için özel hazırlanmış (prescription) diyet mamalar da piyasada bulunmaktadır. Bu tip mamalar hekim kontrolünde kullanılmalı, veteriner hekimlere danışılmadan kullanılmamalıdır. Çünkü verilecek yanlış bir diyet mama organizmadaki sorunun çözümü olacağına yeni bir problemin ortaya çıkmasına neden olabilir.
 
Yetişkin Köpeklerde Besleme

Beslenmede asıl olan besinlerdeki yaşam payı ve daha sonrasında gelişim payının belirlenmesidir. Köpeklerde tüm canlılar gibi hayatlarını devam ettirecek bir miktar yiyeceğe ve enerjiye zorunlu olarak ihtiyaç duyarlar. Bu enerji gıdalardaki protein, karbonhidrat ve yağların belirli oranlarda vücutta girdiği kimyasal tepkimeler sonucu açığa çıkar. Yiyecekler içindeki protein kaynağının önemi çok fazladır. Hayvansal gıdalardaki protein tercih edilenidir, çünkü besin değeri fazladır. Ayrıca bitkisel protein kaynakları kullanılarak hazırlanan gıdalarla uzun süre beslenen köpeklerde ishal gibi sindirim problemleri yaşanabilir.
Beslenmede öncelikle köpeğinizin yaşam payı denilen miktar dengeli bir şekilde sağlanmalı ve sonrasında köpeğin ırk, boyut ve cinsiyet gibi özellikleri dikkate alınarak gelişim payı belirlenmelidir. Elbetteki küçük ırk bir Terrier ile büyük ırk Labrador’un günlük besin ihtiyacı aynı olamayacağı gibi dişi bir Labrador ile erkek bir Labrador’un ihtiyaçlarıda değişiklik gösterir.
Ayrıca dikkat edilmesi gereken diğer bir konuda köpeğin aktivitesidir. Ev içinde yaşayan bir köpekle bahçede yaşayan veya avcılık yapan bir köpeğin enerji gereksinimi farklı olacağından günlük alması gereken miktar da farklılık gösterir.
Çevre koşulları da verilecek mamanın miktar ve niteliğinde önem taşımaktadır. Soğuk bir ortamda yaşayan köpeğin günlük enerji ihtiyacı fazla olacağından karbonhidrat ve yağ oranının daha fazla olması gerekir.


Küçük boy ırklarda (1-10 kg arası ) beslenme

Küçük ırk köpekler yetişkin canlı ağırlığına 8-12 ayda erşirler. Orta ve büyük boy ırklara oranla daha aktiftirler ve fazla enerji harcarlar. Küçük boy ırkların yüksek enerji ihtiyaçlarının karşılanmasına dikkat ederek uygun mamalar seçilmeli ancak aşırı kilo almaları engellenmelidir. Çünkü narin kemik yapıları bu aşırı yük karşısında deforme olabilir ve özellikle eklemlerde problem yaşayabilir. Enerji kaynağı olarak kullanılan yağların besin içinde protein ile oranına dikkat edilmelidir.


Orta boy ırklarda (10-25 kg arası ) besleme

Orta boy ırk köpekler yavru ağırlıklarının yaklaşık olarak 50-60 katı bir yetişkin ağırlığa ulaşırlar. Gelişimleri yaklaşık 18 aylık oluncaya kadar devam eder. Gelişim döneminde uygun ve dengeli bir beslenme ile erişkin ağırlığı kazandırılmalı ve aşırı kilo artışı önlenmelidir. Orta boy ırklarda mama miktarı belirlenirken köpeğin ırkı ve aktivitesi göz önünde bulundurularak yapılacak seçimler oıldukça önemlidir.

Büyük boy ırklarda ( 25 kg üzeri ) beslenme

Büyük ırk köpekler de gelişim süreci küçük ve orta boy ırk köpeklere göre daha uzun sürer. Bu süre yaklaşık olarak 18-24 aylık oluncaya kadar devam eder ve erişkin ağırlığını kazanır. Bu nedenle kilo almasını engellemeli ve gereğinde hızlı büyümesi kontrol altında tutulmalıdır. Bu ırklarda sıkça karşılaşılan eklem problemlerine karşı önlem alınmalı, dengeli vitamin ve minerel oranına sahip mamalar tercih edilmelidir. Eğer ev yemeği ile beslemek söz konusu ise hekim gözetiminde kalsiyum, D vitamini takviyeleri faydalı olacaktır. Büyük ırk köpeklerin beslenmesinde dikkat edilmesi gereken bir konuda mamamın miktarıdır. Vücut ağırlığının fazla olması nedeniyle fazla miktarda mama vermek gerekir. Ancak ani yenilen bu fazla miktardaki gıda midenin aşırı genişlemesine ve mide dönmesi adı verilen çok tehlikeli bir rahatsızlığa neden olabilir. Bu nedenle büyük boy ırklarda verilecek miktar en azından ikiye bölünerek verilmelidir.

Beslemede dikkat edilmesi gereken konular:


Yetişkin bir köpeğin gıdasında yüksek oranda protein, karbonhidrat ve yağ bulunmasına dikkat edilmeli
Günde bir öğün beslenmeli (Öğün sayısı, miktar aynı kalmak koşulu ile en fazla ikiye çıkarılabilir).
Temiz su sürekli bulundurulmalı
Aktivitelerden hemen önce ve sonra yemek vermemeli
Özel faaliyetleri olan bir köpekse (polis köpeği, av köpeği vb.) uygun diyetler hazırlanmalı ve gerekli takviyeler yapılmalı. Bu amaçla yoğun aktivite sırasında vücudun gerek duyacağı oksijen ve demir ihtiyacını karşılanmak amacı ile uygun oranlarda E vitamini ve selenyum gibi elementlerin takviyesi yapılmalı
Kalsiyum ve fosfor oranının dengeli olmasına dikkat edilmeli. Aşırı ve oransız kalsiyumun kireçlenmelere neden olabileceği unutulmamalı.
Irka özgü erişkin ağırlığının korunmasına dikkat etmeli aşırı kilo veya aşırı zayıflamaların önüne geçilmeli
Sindirilebilirliği yüksek gıdalar tercih edilmeli
Selülozun gıdasında yeterli oranda bulunmasını sağlamalı. Böylece bağırsakların ve sindirimin hızı artırılmış olacaktır. Ayrıca selüloz doygunluğu artıracağından diyette yeterli oranda bulunması faydalıdır.
Diyette yeterli düzeyde vitamin ve mineraller bulundurulmalı.
Köpeklerin sindirim sisteminin laktozu (süt şekeri) sindiremediği dikkate alınmalı ve gıdasında bulundurulmamalı.
Gıda değişimi yapmanız gerektiğinde değişim ani olarak değil yavaş ve günlük artırımlar şeklinde yapılmalı.
Yetişkin köpekler için profesyonel mama firmaları tarafından hazırlanmış ırka özgü pek çok mama günümüzde kolaylıkla bulunabilmektedir.

-Küçük ırk yetişkin köpek mamaları
-Orta ırk yetişkin köpek mamaları
-Büyük ırk yetişkin köpek mamaları

Yüksek aktiviteye sahip yetişkin köpekler için ‘performans ‘
Allerjik yapıda ki köpekler için ‘lamb & rice ‘
Metabolik hastalığı olan köpekler için de çeşitli ‘prescription ‘mamalar üretilmektedir.

Hamile Köpeklerde Besleme

Tüm canlılarda olduğu gibi köpeklerde de hamilelik dönemi özel bakım gerektiren istisna bir devredir. Bu dönemde hamile köpeğin besinlerdeki normal ‘’yaşam payı’’ ihtiyacı daha yüksektir.
Hamilelikte görülebilecek değişimler:

Vücuttaki yağ miktarında artış
Aktivitelerde azalma
Vücut ağırlığında artış olarak sınıflandırılabilir.
Gebeliğin ilk haftalarında normal oranda verilen gıda miktarını, gebeliğin ileri dönemlerinde artırmak gerekir. Yavruların gelişimine paralel olarak artış gösteren gıdasal ihtiyaç, annenin maması kademeli artırarak karşılanmalıdır. Ayrıca içerdiği protein oranının daha yüksek olmasına dikkat edilmelidir.
Hamile bir köpeğin beslenmesinde dikkat etmeniz gereken konuları şöyle sıralayabiliriz:
Düzenli ve dengeli bir beslenme hamile köpekler için çok önemlidir.
Mamanın miktarı ve mümkünse öğün sayısı arttırılmalıdır
Protein oranı yüksek, yağ oranı dengeli gıdalar tercih edilmelidir
Temiz ve yeterli su annenin önünde sürekli olarak bulundurulmalıdır
Gerekli mineral ve vitaminlerin takviyesi yapılmalıdır (hekimin önerisi ile)


Hamile köpekler kilo almaya meyillidir. Ancak annenin aşırı kilo artışı güç doğum olasılığı dikkate alınarak önlenmelidir. Bu amaçla besinlerde ki denge korumalı ve anneye aşırı olmayan düzenli yürüyüşler yaptırılmalıdır.

Hamilelik ilerledikçe artan yavru hacmi nedeniyle midenin alanı küçüldüğünden tek seferde fazla gıda vermek annenin rahatsızlanmasına neden olabilir. Sık sık ve daha az miktarlarda yedirmek daha doğru olacaktır.

Kalsiyum oranında kideğişim nedeniyle deformasyonlar olabileceğinden annenin gıdasındaki kalsiyum oranı dengelenmelidir. Kalsiyum fötus’un gelişiminde olduğu kadar laktasyon (süt emzirme) döneminde de önem taşıyan bir mineraldir.
Enerji kaynağı olarak kullanılan karbonhidratların anneye yeterli düzeyde verilmesine özen gösterilmelidir. Mısır, buğday, pirinç bu amaçla verilebilecek gıdalar arasındadır.

Gebelik döneminde gerekli olan günlük enerji (kalori) ihtiyacı belirlenirke annenin vücut ağırlığı, ırkı, aktivitesi, çevre ısısı ve biliniyorsa yavru sayısı gözetilmelidir. Bu durum süt verme döneminde de dikkat edilmesi gereken bir konudur. Bu dönemde de annenin enerji ve besin ihtiyacı süt salgılanmasına bağlı olarak artış gösterir. Vitaminler normal vücut metabolizması için gerekli olduğu kadar hamile bir köpeğin besinlerinde de yeterli oranda bulunmalıdır.

Doğumdan önceki son günlerde yemek tüketiminde azalma olur. Bazen son 24 saatte tamamen durabilir. Bu durum normaldir.

Doğumdan sonraki ilk gün de de köpeğin gıda tüketimi az olabilir ancak anneye bol su verilmelidir.

Yavru maması olarak adlandırılan puppy mamaların gebelik döneminde anneye verilmesi yavrunun, fötus evresinden başlayarak aynı protein ve karbonhidratı alması ve gelişme oranının yüksek olması açısından yararlıdır.

Yaşlı Köpeklerde Besleme

Düzenli ve dengeli bir beslenme tüm canlılarda olduğu gibi köpekler içinde çok önemlidir. Yaşlı bir köpeğin artık genç olmadığı, daha az hareket ettiği ve daha az kalori harcayacağı unutulmamalıdır.
Yaşın ilerlemesiyle birlikte vücutta kas dokuda azalma ve yağ dokuda artış olur. Aktivitesi azalan köpeklerde mama miktarını azaltarak obesiteyi (aşırı şişmanlık) önlemek gerekir. Aksi halde yaşlılık nedeni ile kapasitesi azalan sistemlerde aşırı bir yük ve baskı sonucu fonksiyonel bozuklukların oluşumu kaçınılmaz olur.
Eklemler ve kemikler de, metabolik fonksiyondaki azalma nedeniyle, kalsiyumun yetersiz emilimi ve kalsiyum / fosfor oranında değişim meydana gelecek, deformasyonlar şekillenecektir. Bu nedenle yaşlı köpeklerde gıdada yeterli ve dengeli kalsiyum oranı sağlanmalıdır.
Kolay sindirilebilen lifli gıdaları tercih etmek yetersiz egzersiz veya prostat gibi bir nedenle gelişen konstipasyonun (kabızlık) önlenmesi için fayda sağlayacaktır. Enerji kaynağı olarak kullanılan karbonhidratların gıdasında yeterli düzeyde olmasına özen gösterilmelidir.
Yaşlanma ile birlikte böbrek fonksiyonlarında yavaşlama veya deformasyonlar olacaktır. Proteinlerin parçalanması ile açığa çıkan amino asitlerin bir kısmı, özellikle azot, böbreklerden süzülüp idrarla dışarı atılır. Filtrasyon kapasitesi azalan böbrekte atılım yavaş olacağından birikim ve buna bağlı problemler meydana gelebileceğinden köpeğin gıdasındaki protein oranının düşük tutulması yararlı olacaktır.
Vitaminler normal vücut metabolizması için gerekli olup vücutta üretilemezler ancak gıda ile alınır ve karaciğerde depolanırlar. Vitaminlerin noksanlığında bir çok vücut fonksiyonunda bozukluklar oluşabilir. Yaşlılıkla birlikte karaciğerin depolama kapasitesi azalacağından vitaminlerin günlük olarak yeterli düzeyde köpeğinizin gıdasında bulunması gerekir. Ancak unutulmamalıdır ki fazla miktarlarda verilen vitaminler köpekte hayati riskler doğurabilen toksikasyonlara neden olabilir. Bu nedenle günlük verilen miktarın dengeli olmasına özen gösterilmelidir.

Yaşlı bir köpeğin beslenmesinde dikkat etmeniz gereken konuları şöyle sıralayabiliriz:
Yemeğinin miktarını azaltarak ve mümkünse 2 öğüne bölerek vermek
Sindirilebilirliği yüksek, protein ve yağ oranı düşük gıdaları tercih etmek
Temiz ve yeterli suyu sürekli bulundurmak
Gerekli mineral ve vitaminlerin takviyesini yapmak (hekimin önerisi ile)


Köpeğin yaşı ve günlük ihtiyaçları gözetilerek, yağ ve protein oranı azaltılmış, gerekli vitamin ve mineral dengesi sağlanmış yaşlı köpek maması olarak adlandırılan SENIOR mamalar yaşlı köpek beslemesinde ideal gıdadır.
 

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
20B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
19B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
4B
Üst