Dünya Su Günü

cicozz Çocukluk cicozlarda saklı
Dünya Su Günü, Dünya Su Günü Hakkında Bilgi

Su; canlılıktır, hayattır, yaşamın kaynağı ve canlıların var oluş nedenlerindendir. Canlıların yaşamın her alanında yer alan su vazgeçilmezimizdir. İnsan vücudunun %70’i, elmanın %85’i, domatesin %95’i, ıspanağın %91’i, sütün % 80-90’nı su.

Yeryüzündeki suyun %97’si TUZLU, %2 si kuzey ve güney kutuplarında BUZULLAR içinde DONMUŞ –KAR-BUZ’ dur (kullanım dışı). Canlılar için KULLANILABİLİR TATLISU oranı % 0,7’dir. Bu % 0,7 ’lik tatlı sudan insanlar, bitkiler, yaban hayatı, tarım ve sanayi rekabet etme durumundadırlar. Sebze- meyvelerimizi, ekinlerimizi yetiştirmek, elektrik santrallerimizi soğutmak, sanayide kullanmak, içmek, yıkanmak ve diğer canlılarında kullanımı için; yüzde birden çok az su kalmakta geriye…

Ülkemiz su zengini bir ülke olmayıp, bu konuda zengin kabul edilen ülkelerin ancak 1/3’ü kadar su kaynağına sahiptir ve buna rağmen su zengini gibi ve bilinçsizce su kullanmaktadır. Ülkemizde suyun; %75 tarımsal sulama, %15 içme-kullanma suyu, % 10 ise endüstri suyu ihtiyaçlarının karşılanmasında kullanılmaktadır. Sularımız bu yoğun kullanımla birlikte aşırı oranda da kirlenmektedir. Bir litre kullanılmış suyum, 8 litre suyu kirlettiği unutulmamalıdır..

Dünyanın 4. büyük gölü olan Aral Gölü’nün suyu, kısa vadeli ekonomik hırsla daha fazla pamuk üretimi için bilinçsiz kullanımla, gölün su kaynakları kurutuldu ve elli yıl içerisinde %90 oranında küçülen ARAL GÖLÜ’ nün bugün ARAL ÇÖLÜ’ ne dönüştüğü ve Türkiye’nin 5. büyük doğal gölü olan AKŞEHİR Gölü’nün de 386 km2 maksimum su alanının, bilinçsiz kullanımla “Leğendeki su” (Ağustos 2008) kadar kaldığı bildirilmektedir.

Su; yerkürede her zaman tasarruflu kullanılması gereken, fabrikalarda üretilemeyen, temel doğal kaynaktır. Suyun para kazandıran ekonomik bir mal gibi alınıp satılması su kıtlığının temel nedenidir. Dünyaya her yıl 83 milyon insan katılıyor ve su kullanım yöntemlerimizi değiştirmememiz halinde su talebi giderek artacak, 8 insandan birinin temiz suya erişimi yok. Sorun suyun az olmasından çok, suyun yanlış yönetilmesindedir.

Doğal göller su deposu değildir ve su deposu muamelesi görmemelidir. Su depoları canlılık özelliğine sahip değillerdir kendilerini yenileyemezler. Doğal su kaynaklarımıza önce biz sahip çıkılmalıyız, onu korumaya ve dikkatli kullanmaya özen göstermeliyiz.

Tüm bunların ışığında alınacak en bilinçli önlem; insanlara su ürünün eğitiminin değil insanlara daha küçük yaşlarda her yıl, ev ve okulda SU ile ilgili eğitim mutlaka verilmelidir. Para her şey değildir. Su ve toprak insanlığın ortak malıdır. Kişi istediği gibi kullanmamalıdır. Duyarsız kalınan çevre, sonumuzu hazırlar.
 

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
14B
Yanıtlar
2
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Üst