Ömer
Yönetici
Alüminyum Nedir, Alüminyum Ne Demek
Periyodik tablonun 3A grubunda olan ve dünyada en bol bulunan metalik elementlerden biri. Parlak gümüşi renkli hafif bir metaldir. Yoğunluğu 2.70'dir. Demir, nikel gibi madenlerden üç kat daha hafiftir. Atom ağırlığı 26.98'dir. Erime noktası 660 0C'dir. Elektrik ve ısıyı iyi iletir. Aşınmalara karşı dayanıklıdır. Çok yumuşak olduğu için kullanımı zordur; bu yüzden silisyum, magnezyum ve bakır ile karıştırılarak kullanılır. Hafif ve iletken bir malzeme olduğu için otomobil ve uçak sanayinde, elektrikli araçlarda, tencere tava yapımında kullanımı yaygındır. Kimyasalların saldırısına dayanıklı olduğu için çok faydalı bir elementtir. Aynı zamanda açık ortamlarda da bozulmayan bir metaldir.
Dünyanın sert kabuğunun %8 kadarını oluşturduğu düşünülmektedir. Tabiatta hiçbir zaman saf olarak bulunmaz, bileşikler halindedir. Kireçtaşı kayaları hariç tüm kayalarda mevcuttur. Ama kireçtaşında bile saf olmamak şartıyla az miktarda bulunur. Boksit adlı bir maden filizinden elde edilir. Alüminyum üretimindeki ilk aşama saf alümina elde etmektir. Alümina genellikle Bayer metodu ile elde edilir. Boksit büyük tanklarda yüksek basınç altında sodyum hidroksit (NaOH) ile karıştırılır. Bu işlemde oluşan kırmızı çamur şeklindeki erimeyen kalıntılar ayrılır. Kalan sıvı yani sodyum alüminat solüsyonu, alüminyum hidrat kristalleri ile karıştırılıp tohumlanır. Sodyum alüminat solüsyonu soğudukça, alüminyum hidrat tohumları tankın dibine çöker. Buradaki alümina alınıp yıkanır ve sonra 1093 0C'ye ısıtılır. Alümina beyaz bir toz halini alır. Bu aşamada elektrik kullanılarak alüminadaki oksijen ayrıştırılır ve geriye saf alimünyum kalır. Ortalama olarak ağırlığı dört birim olan boksitten 2 birim alümina, 2 birim alüminadan da bir birim alüminyum elde edilir. Yaklaşık 455 gram alüminyum üretmek için 10 kilowatt saat elektrik harcanır. Bu nedenle alüminyum sanayinde ucuz elektrik çok önemlidir.
Hall-Héroult işlemiyle %99.95 saflıkta alüminyum elde edilebilmektedir. Alüminyumun yüksek saflığı çift elektroliz işlemi ile elde edilir. Alüminyum en çok ulaşım ve mimari alanlarında kullanılır. Demiryolu araçlarının, arabaların, kamyonların, uçak kanatlarının, küçük botların yapımında da alüminyuma çok sık rastlanır.
1807'de Sir Humphry Davy alüminanın metalik bir temeli olduğunu bulmasına rağmen elektroliz yöntemi ile metali elde edememişti. Element ilk defa 1825'de Hans Christian Oersted tarafından element olarak bulundu. 1827'de Friedrich Wöhler, alüminyum elde etme yöntemini potasyum amalgam yerine potasyum kullanarak basitleştirdi. 1854'de Fransız bilim adamı Henri Sainte Claire Deville potasyum yerine sodyum kullanarak alüminyumun ticari gelişimi için büyük bir adım atmış oldu.
Periyodik tablonun 3A grubunda olan ve dünyada en bol bulunan metalik elementlerden biri. Parlak gümüşi renkli hafif bir metaldir. Yoğunluğu 2.70'dir. Demir, nikel gibi madenlerden üç kat daha hafiftir. Atom ağırlığı 26.98'dir. Erime noktası 660 0C'dir. Elektrik ve ısıyı iyi iletir. Aşınmalara karşı dayanıklıdır. Çok yumuşak olduğu için kullanımı zordur; bu yüzden silisyum, magnezyum ve bakır ile karıştırılarak kullanılır. Hafif ve iletken bir malzeme olduğu için otomobil ve uçak sanayinde, elektrikli araçlarda, tencere tava yapımında kullanımı yaygındır. Kimyasalların saldırısına dayanıklı olduğu için çok faydalı bir elementtir. Aynı zamanda açık ortamlarda da bozulmayan bir metaldir.
Dünyanın sert kabuğunun %8 kadarını oluşturduğu düşünülmektedir. Tabiatta hiçbir zaman saf olarak bulunmaz, bileşikler halindedir. Kireçtaşı kayaları hariç tüm kayalarda mevcuttur. Ama kireçtaşında bile saf olmamak şartıyla az miktarda bulunur. Boksit adlı bir maden filizinden elde edilir. Alüminyum üretimindeki ilk aşama saf alümina elde etmektir. Alümina genellikle Bayer metodu ile elde edilir. Boksit büyük tanklarda yüksek basınç altında sodyum hidroksit (NaOH) ile karıştırılır. Bu işlemde oluşan kırmızı çamur şeklindeki erimeyen kalıntılar ayrılır. Kalan sıvı yani sodyum alüminat solüsyonu, alüminyum hidrat kristalleri ile karıştırılıp tohumlanır. Sodyum alüminat solüsyonu soğudukça, alüminyum hidrat tohumları tankın dibine çöker. Buradaki alümina alınıp yıkanır ve sonra 1093 0C'ye ısıtılır. Alümina beyaz bir toz halini alır. Bu aşamada elektrik kullanılarak alüminadaki oksijen ayrıştırılır ve geriye saf alimünyum kalır. Ortalama olarak ağırlığı dört birim olan boksitten 2 birim alümina, 2 birim alüminadan da bir birim alüminyum elde edilir. Yaklaşık 455 gram alüminyum üretmek için 10 kilowatt saat elektrik harcanır. Bu nedenle alüminyum sanayinde ucuz elektrik çok önemlidir.
Hall-Héroult işlemiyle %99.95 saflıkta alüminyum elde edilebilmektedir. Alüminyumun yüksek saflığı çift elektroliz işlemi ile elde edilir. Alüminyum en çok ulaşım ve mimari alanlarında kullanılır. Demiryolu araçlarının, arabaların, kamyonların, uçak kanatlarının, küçük botların yapımında da alüminyuma çok sık rastlanır.
1807'de Sir Humphry Davy alüminanın metalik bir temeli olduğunu bulmasına rağmen elektroliz yöntemi ile metali elde edememişti. Element ilk defa 1825'de Hans Christian Oersted tarafından element olarak bulundu. 1827'de Friedrich Wöhler, alüminyum elde etme yöntemini potasyum amalgam yerine potasyum kullanarak basitleştirdi. 1854'de Fransız bilim adamı Henri Sainte Claire Deville potasyum yerine sodyum kullanarak alüminyumun ticari gelişimi için büyük bir adım atmış oldu.
