Üvey Anne Üvey Baba Olmak

ÜVEY ANNE BABA OLMAK
Toplumumuza baktığımızda bu iki sebepten biriyle biten evliliklerden bir süre sonra çoğunlukla ikinci bir evlilik konusu gündeme geliyor. İkinci evliliklerin başarısı da çoğu zaman üvey anne/baba ve çocuk ilişkisinin başarısına bağlı oluyor. Üvey anne çocuk ilişkisine öncelikle üvey anneliğe toplumumuzda yüklenen anlamı irdeleyerek başlamak faydalı olacaktır. Üvey anne imajını bilmeden bu konuya yaklaşmak doğru olmaz.

Hakim Üvey Anne İmajı
Toplumumuzda anneye yüklenen bir imaj vardır: Anne dayanıklıdır, çocuğu için hiçbir fedakarlıktan kaçınmaz, merhametlidir, ne olursa olsun yavrusunun yanındadır. “Üvey anne”ye yüklenen anlam ise bunun tam tersidir. Üvey anne denince insanların zihninde sinirli, kıskanç, merhametsiz, üvey çocuğa eziyet eden bir kişi imajı oluşur. Düşünce kalıplarının üvey anne ile ilgili yanlış bir imaj çizmesi üvey anne konumundaki kişileri de etkiler. Bu imaj nedeniyle üvey anneler yanlış bir ön kabulle hareket ederler. İnsanların zihninde kendisiyle ilgili bir önyargı olabileceğini hisseden üvey anne, her hareketinin o önyargı doğrultusunda algılanacağı korkusuyla bir gerilim yaşar.
Üvey annelik psikolojisinden kurtulamayan kişi duygularını fazlasıyla bastırır. Bir anne kendi çocuğuna kızsa bu durum kimsenin dikkatini çekmez ama üvey anne çocuğa kızdığı zaman çoğunlukla tepki çeker. Bu düşüncenin baskısı altında kalan üvey anne duygularını bastırır, duygularını bastırdığı için de gergin ve sinirli olur, ani tepkiler verir ve dolayısıyla daha çok hata yapar.Elbette ki pratik yaşamda üvey çocuklarına öz annenin veremeyeceği kadar büyük bir sevgi veren, onları en ufak ayrım yapmadan büyüten çok güzel üvey anne örnekleri de vardır. Biyolojik anne çocuğunu sevmek zorundadır ama üvey anne için böyle bir zorunluluk söz konusu değildir. Buna rağmen üvey anne çocuğa değer verip onu seviyorsa, onu güzel bir şekilde yetiştiriyorsa bu çok önemli ve özel bir şeydir.

Çocuğun Gözüyle Üvey Anne
Üvey annelik kavramını çocuk açısından da ele almakta fayda vardır. Çocuk üvey anneyi birdenbire ortaya çıkan ve çok sevdiği annesinin yerine geçmeye çalışan bir insan olarak algılayabilir. Örneğin, gerçeklik duygusu henüz gelişmediği için beş yaşındaki bir çocuk olayları tam olarak algılayamaz ve hiç tanımadığı bir kadını sevmek zorunda bırakıldığını hisseder. Çocuk üvey annesiyle ilişkiye girmeyi öz annesine ihanet etmek gibi algılayabilir. Bu nedenle çocuğun üvey anneye tepkili olması doğaldır. Babaya düşen önemli bir görev, ikinci evliliği yapmadan önce çocuğa durumu anlatıp onun fikrini almaktır. Çocuğa kendisinden üvey annesini, öz annesinin yerine koymasının beklenmediğini, annesiyle kendisinin arasına hiçbir şeyin giremeyeceğini, üvey anneyi kendisini sevecek ve yardım edecek bir yakını gibi kabul edebileceğini, bu evliliğin hayatını kolaylaştıracağını anlatmak çocuğun önyargılarından kurtulmasını sağlar. Çocuk, fikrinin alınmasını kendisine önem verildiği şeklinde algılar ve durumu kabullenmesi kolaylaşır. Baba bu duruma alışmanın zaman alabileceğini, başta bazı sorunlar yaşayabileceklerini de ifade edip daha sorun yaşanmadan önce çocuğu zihinsel ve duygusal olarak hazırlarsa daha da iyi olur.

Üvey Annelerin Dikkat Etmesi Gerekenler
Bir kişi üvey anne rolünü üstleneceği bir evliliğe adım atmadan önce kendisini çok iyi tanımalı ve durumu çok iyi analiz etmelidir. Çünkü evlilikle beraber üvey çocuğun ruhsal sorumluluğunu da üzerine alacak ve büyük bir ihtimalle üvey çocuğuna kendi öz çocuğuna davrandığı gibi rahat davranamayacaktır. Üveyliği hissetmeden ve hissettirmeden davranma psikolojisine girebilen anneler vardır; ama bu vericilik ve ciddi bir sorumluluk isteyen bir şeydir. Diyelim ki evlendiniz ve 12-13 yaşlarında bir çocuk sizin sorumluluğunuza girdi. Bu durumda yapılacak en büyük hatalardan biri çocuğa kendinize “anne” dedirtme konusunda baskı yapmaktır. Bu duygusal bir alış veriştir ve zaman içinde oluşur. Çocuk ilk başta üvey anneye karşı önyargılı olabilir, bu onun yaşadıklarından ötürü verdiği ani bir tepkidir. Bu noktada çocuğu anlamalıyız. Çocuğun üvey annesini kabul etmesi zaman alabilir, uzun bir süre beklemek gerekebilir. Annenin bu süreçte çocuğa saygı göstermesi gerekir.Anne çocuk ilişkisinde iki sözden biri sevgidir fakat sevgi tek başına yetmez. Saygı sevgiden önce gelmelidir. Çocuğun üvey anneye saygı duyabilmesi için kendisine saygı duyulduğunu, kendisinin önemsendiğini hissetmesi, evde işlerin adil bir şekilde yürüdüğünü görmesi gerekir. Kendisine saygı duyulduğunu hisseden çocuk bir süre sonra aynı davranışı örnek almaya başlar ve sağlıklı bir ortam yaratılabilir.

Çocuk Üvey Anneye Tepki Gösterirse
Üvey anne ve baba çocuğa olumlu ve yapıcı davrandıkları halde çocuk ilk zamanlarda üvey anneye tepki gösterebilir. Ebeveyn çocuk ilişkisinin anahtar kelimelerinden birisi sabırdır, çocuğa zaman tanımak gerekir. Çocuğa büyük bir insanmış gibi davranmak ama onun tepkisinin çocukça olmasına izin vermek gerekir. Üvey anne çocuğa çeşitli sevgi dilleri ile yaklaşabilir; güzel bir şey yaptığı zaman takdir etmek, hediye vermek, dokunmak gibi. Mesela gece yatarken üzerini örtmek sevgiyi anlatan bir hizmet davranışıdır. Çeşitli sevgi dilleri ile çocuğa yaklaşılarak ona zaman tanınmalıdır. Bu şekilde davranılırsa çocuk bir müddet sonra kendisini üvey annesinin yanında güvende hissetmeye başlar. Çocuklar üvey anneyi test etme yöntemine de sıklıkla başvururlar. Çocuk üvey anneye karşı öfkeliyse, üvey anneyi kızdırmaya çalışıyorsa, kapris ve huysuzluk yapıyorsa büyük ihtimalle üvey annesini test ediyordur. Onu kızdırıp, sinirlendirip “Bu kadın beni seviyor mu, sevmiyor mu?” diye bakıyordur. Bu testlerde oyuna gelmemek gerekir. Böyle bir durumda çocuğa sert tepkilerle yaklaşmak da, üvey anneye alışsın diye çocuğun her istediğini yapmak da doğru değildir

Üvey Anne Çocuk İlişkisinde Babanın Rolü
Üvey anne ile çocuk arasında sağlıklı bir ilişki kurulması için babanın da bu meselede etkin rol alması gerekir. Bir problem yaşandığında, baba olayı iki tarafı da dinleyerek nesnel bir şekilde değerlendirdiğini çocuğa hissettirmelidir. Babanın yaklaşımı önemlidir, çocuk babasını bir avukat gibi değil, bir hakim gibi görmelidir. Çocuk “Ben ne yaparsam yapayım babam benim yanımda” dememeli ama doğru davrandığı takdirde babasının yanında olacağından da emin olmalıdır. “Ne yaparsam yapayım, babam benim yanımda” imajının oluşması çocuğun kişiliğinin gelişmesi açısından doğru değildir. “Babam haksızlık yapmaz. Doğru davrandığım zaman benim arkamdadır” imajı zihnine yerleşmelidir ki kafasında doğru hak duygusu oluşsun. Doğru hak duygusunun kabul gördüğü evde kavga olmaz, işler iyi yürür. İkinci evliliklerini yapan babaların şöyle bir hatası da oluyor: Çocukla konuşurken ona hak verdiklerini söylüyor, çocuğu okşuyorlar ama üvey anne odaya girince gayri ihtiyari farklı davranmaya başlıyorlar. Çocuk bu durumda “İşte bak, üvey anne geldiği zaman farklı davranıyor, o olmadığı zaman farklı. Demek ki üvey anne benim babamla ilişkimi bozuyor” diye düşünür. Babanın farkında olmadan değişen yüz ifadesi bile çocuğun bu düşüncesini destekler.

Babalar ikinci evliliklerinde yaptıkları başka bir hata da şudur: İlk evliliklerinde yaşadıkları sıkıntıları, yaptıkları hataları tekrarlamamak için ikinci eşlerine fazla iyi davranabilirler. Çocuk bunu fark eder ve kendi kendine “Demek ki bu kadını benim annemden daha çok seviyor” der. Babanın neden böyle davrandığını büyük bir insana anlatır gibi çocukla paylaşması gerekir. “Sev, değer ver, paylaş” diye bir söz vardır. Bu yapıldığı zaman çocuk rahatlıkla annenin babanın istediği şekle girer.

Üvey Kardeş

Üvey annenin de bir çocuğu varsa çocuk, bir de üvey kardeş kavramıyla tanışmak zorunda kalır. Farklı ortamlarda yetişmiş iki çocuğun kişilik özellikleri de ruhsal yapıları da farklıdır. Çocuklar içgüdüsel eğilimlerinden ötürü genellikle benmerkezci olurlar ve paylaşmayı sevmezler. Çocukları zorla bir araya getirmek yerine onlara verme duygusunu, paylaşmayı, iyilik yapmayı, yardım etmeyi, uzlaşmacı olabilmeyi öğretmek gerekir. İletişim adına adımlar atılarak çocuklar ortak bir noktada buluşturulabilir. Çocuklara “Sizin yaşlarınız birbirine yakın, arkadaş olabilirsiniz. Kişilikleriniz farklı olabilir ama kader sizi buluşturdu. Önemli olan her konuda aynı şeyi düşünmeniz değil, birbirinize saygı duyabilmenizdir. Ancak böyle mutlu olabilirsiniz” şeklinde yaklaşmak, birbirlerini hemen sevemeseler de saygılı davranmaları gerektiğini hatırlatmak faydalı olacaktır.Ayrıca çocuklara “Şunu beraber yapın, bunu beraber yapın” diyerek onları birtakım şeylere zorlamak ters tepebilir. Bunun yerine onlara biraz zaman tanıyarak birbirlerini merak etmeleri sağlanabilir. İki kardeş zamanla bir ilişki başlatacaktır. Onları bir anda yakınlaştırmaya çalışmak, birbirlerine karşı daha çok önyargılı olmalarına neden olabilir.

Çocuk doğal olarak üvey annesinin kendi çocuğunu daha çok sevdiğini düşünüp kendisinin dışlandığını hissedebilir. Üvey anne her iki çocuğa da eşit davranma kaygısını her zaman taşımalı, iki çocuk arasında farklılık yaratmamalıdır. Çocuğun “Üvey annem beni değil, kendi çocuğunu seviyor” diye bir kaygısı olduğu hisseden üvey annenin, çocuğa “Sen haklısın, hata yapmış olabilirim. Babanla beraber oturup konuşalım, karar verelim” şeklinde yaklaşması hem çocuğun kendisini aileye ait hissetmesine hem de sorunun ortaya konma ve çözüm süreçlerine katılmasına katkıda bulunacaktır.
 
Son düzenleme moderatör tarafından:

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
4B
Üst