Tarım Ürünlerinin Zekatı: Öşür

cicozz Çocukluk cicozlarda saklı
Öşür, zirai ürünlerin zekâtına verilen isimdir. İslam’da genel anlamda yardımlaşma yerine infak kelimesi kullanılır ki infak, “Allah’ın hoşnutluğunu elde etme amacıyla kişinin kendi servetinden harcama yapması, muhtaçlara ayni ve nakdi yardımda bulunması” demektir. İslam’da gerek farz olan zekât ve gerekse nafile olan bağışlar cömertlik sayılmış ve övülmüş, cimrilik ise yerilmiştir.

Bakara Suresinin 195. ayetinde “…Kendi elinizle kendinizi tehlikeye atmayın…” buyrularak bir anlamda cimrilik edip Allah rızası için harcamalardan kaçınmanın Müslüman toplum ve fertler için tehlike oluşturduğuna dikkat çekilmiştir. Kur’an’da “Kim bir iyilikle gelirse ona on katı vardır…” ayetiyle her hangi bir iyiliğin sevabı bire on olarak gösterilirken; mali bir bağış olan infak için, “Allah yolunda mallarını harcayanların misali yedi başak bitiren bir dane gibidir ki, her başakta yüz dane vardır. Allah dilediğine kat kat fazla verir…” buyrulmuştur. Bilindiği gibi toprağa atılan tek bir buğday tanesi her birinde yüz tane bulunan yedi başak bitirirse, hepsinden toplam 700 tane ürün alınabilir. Demek ki Allah için yapılan bir iyilik, cömertlik en az 700 misline çıkmaktadır. Hz. Peygamber de bir hadisinde, “Cömertlik bir ağaç gibidir. Kökü Cennet’te, dalları ise dünyaya sarkmıştır. Her kim, o ağacın altında yaşar ve cömertçe davranırsa, er geç o ağacın dallarından birine tutunur ve o ağacın kökünün bulunduğu cennet’e yükselir” buyurmuştur.

Tarım ürünlerinden zekât vermenin lüzumuna dikkat çeken ayet ise şudur: “Çeşit çeşit nimetleri yaratan Allah’tır. Onlardan her biri meyve verdiği zaman meyvesinden yiyin. Toplandığı hasat günü de zekât ve sadaka hakkını verin. İsraf etmeyin, Allah israf edenleri sevmez” Bu ayetten ve Hz. Peygamberin uygulamalarından hareketle tarım ürünlerinden de zekât alınmıştır. Şöyle ki: Toprağın yetiştirdiği, kıymet ifade eden her şey, her ürün zekâta tabidir. Öşür, yani toprak ürünlerinin zekâtı hasat yapıldıktan sonra verilir. Bir araziden sene içinde kaç defa mahsul alınırsa her defasında yani hasat edildikçe zekâtı verilir. 653 kg.’a ulaşan toprak mahsullerine zekât vardır.

Hz. Muâz (ra) anlatıyor: Resûlullah (as) bana, yağmurun suladığı mahsulden tam öşür (1/10; % 10), âletle çıkarılan suyun suladığı mahsulden yarım öşür (1/20; % 5) almamı emretti. Yani toprak, emek sarf edilmeden yağmur, nehir, dere, ırmak ve bunların kanalları ile sulanıyorsa ZEKÂT yani öşür olarak mahsulün 1/10’u; Kova, motor veya ücretle alınan su ile sulanıyorsa 1/20’si verilir. Gübre, ilaçlama, mazot ve işçilik masrafı yapılarak üretilen ürünün zekâtı ise, emek ve masrafla sulanan arazilerde olduğu gibi, 1/20 olarak hesaplanmaktadır.

Yardımların kimlere yapılacağı konusunda ise Bakara Suresi 261. ayet dikkat çekicidir. Rabbimiz “Yapacağınız hayırlar kendilerini Allah Yoluna adamış bu sebeple yeryüzünde kazanç için dolaşmayan fakirler için olsun….” buyurur ki, alimler, bunların mücahitler ve ilim yolcuları olduğunu söylerler. Onlar bu kutsi meşguliyetleri dolayısıyla ticaret ve kazançtan mahrumdurlar. Maddi yardımların öncelikle bunlara yapılması, cihat ve ilim teşvik içindir.

Hz. Peygamber as. Hadislerinde “Mal sadaka ile eksilmez; mallarınızı zekâtla koruyun” buyurmuştur. Bir diğer hadisinde: “Zekâtı vermeyen toplumdan Allah (cc) yağmuru keser ve yağmurun bereketinden mahrum kalırlar” buyurmuştur.

Kaynak: Yrd. Doç. Dr. Yusuf Macit Web Sitesi
 

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
5B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
13B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
12B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Üst