Üniversite sınavı milyonların yarıştığı ve sonuçta çok az insanın başarıya ulaştığı bir yarıştır. Şüphesiz bu sınav her lise öğrencisi için önemli bir fırsattır; ancak hayatın sonu değildir. Sınavı kaybeden öğrencilerin öncelikle bunu bilmelerinde fayda vardır. Üniversite sınavı milyonların yarıştığı ve sonuçta çok az insanın başarıya ulaştığı bir yarıştır. Şüphesiz bu sınav her lise öğrencisi için önemli bir fırsattır; ancak hayatın sonu değildir. Sınavı kaybeden öğrencilerin öncelikle bunu bilmelerinde fayda vardır. Psikiyatristler bu sınavı hayatın tek gayesi olarak görmenin büyük yanlışlık olacağı ve bu yaklaşımın öğrenciler üzerinde kalıcı psikolojik sorunlar yaratacağı konusunda öğrencileri ve aileleri uyarıyorlar.
1,5 milyona yakın adayın yarıştığı ÖSS sınavı sonrasında kaybedenler arasında olmamak elbette bütün adayların hayali. ÖSS sınavından iyi sonuç alarak istediği tercihe yerleşmek ise tüm adayların tek orta hedefi. Bunu başarabilmenin tek yolu ise doğru tercihler yapmak.
Yeteneğinize Göre Tercih Yapın
Tercih yapacak öğrencilerin öncelikle kendi alanlarına göre tercih yapmaları elbette kaçınılmaz bir gerçek. Çünkü 1999 yılında değişen sınav sistemine göre öğrenci lisede hangi alanda öğrenim görmüşse, o alanda tercih yaptığında avantajlı duruma geçecek. Alan dışı tercih yapan öğrencilerin kazanma ihtimali ise oldukça düşük. Bunun yanı sıra öğrencinin ilgi alanı, kabiliyeti, iş imkanı ve seçeceği mesleğe uyumu, önemle üzerinde durulması gereken unsurlar arasında.
Meslek lisesi öğrencilerinin öğrenim gördükleri alanda tercih yapmaları durumunda puanları 0.65'le çarpılacak. Diğer bir ifadeyle meslek lisesi öğrencilerinin kendi alanlarına yönelme şanslarını arttırıyor. Ancak bir meslek lisesi olan makine bölümü öğrencisinin makine mühendisliği yazdığında kendisine ek puan verilmemesi, sistemin en büyük handikaplarından birini oluşturuyor.
Kararı Kendiniz Verin
Üniversite sınavı sonucunda bir yükseköğretim programının seçilmesi, aynı zamanda bir mesleğin seçilmesi anlamına gelir. Bu yüzden de öğrencinin bir fakülteyi seçmesi, aynı zamanda bir mesleği, hayat tarzını, arkadaş çevresini, toplumdaki statüsünü seçmesinde önemli rol oynar.
Geriye dönüşü çok zor olan meslek seçimi konusunda kararı başkalarına bırakmamak gerekir. Genç bir insanın böylesine önemli bir konuda tek başına karar vermesi ise elbette çok zordur. Bu yüzden de öğrenciye, başta ailesi ve yakın çevresi olmak üzere rehber öğretmenleri yardımcı olmalıdır. Son karar ise yine öğrencinin bizzat kendisine düşer. Çünkü yaşayacağı hayat ne ailesinin ne de öğretmeninin hayatıdır. Seçeceği meslek kendi hayatını şekillendirecektir.
Öğrenci mesleğe yönelik kararını vermeden önce kendini tanımalıdır. Öğrencinin en fazla dikkat edeceği nokta, hayatta kendisini mutlu edeceği bir mesleği seçmektir. Para, makam, şöhret ve diğer getiriler bazıları için önemli olabilir. Ancak asıl önemli olanın insanın mutluluk ve huzurunun olması hiçbir zaman akıldan çıkarılmamalıdır.
Hayatın Sonu Değil
ÖSS sınavı şüphesiz her lise öğrencisi için önemli bir fırsattır, ancak hayatın sonu değil. Sınavı kaybeden öğrencilerin öncelikle bunu bilmelerinde fayda var. Ailelerin üniversite sınavına giren çocuklarına yapacakları en iyi şey hoşgörülü olmaları ve onlara anlayış göstermeleridir. Üniversite sınavı milyonların yarıştığı ve sonuçta çok az insanın başarıya ulaştığı bir yarıştır. Ancak öğrenci aileleri bu yarışı hayatın gayesi haline gelmesinin önüne geçmesi gerekmektedir. Ayrıca ailelerin, öğrencilere seçecekleri meslek konusunda baskı yapmamaları ve öğrencinin istediği ve kendini ifade edebildiği mesleği seçmesinde ona yardımcı olmaları çok önemlidir.
Kazanamayanlar Ne Yapacak
ÖSS sınavına girip de kazanamayan adayların yapması gereken iki şey vardır: Ya tekrar daha iyi şartlarda bu sınava hazırlanmak ya da sınava girmeyi bırakarak kendini yapabileceği akademik olmayan ortamda bir meslek dalında kendini geliştirmek. Toplumsal dinamiklerin sadece akademik meslekler tarafından sağlanması elbette ki mümkün değil. Sosyal yapıyı bir canlıya benzetirsek; canlılığın devam etmesi, her uzvun düzenli çalışmasına bağlıdır. Bugün çeşitli kurum ve kuruluşlarca verilen meslek edinme kursları ÖSS'yi kazanamayan ya da istediği puanı alamayan öğrencilerimiz için önemli bir fırsattır.
1,5 milyona yakın adayın yarıştığı ÖSS sınavı sonrasında kaybedenler arasında olmamak elbette bütün adayların hayali. ÖSS sınavından iyi sonuç alarak istediği tercihe yerleşmek ise tüm adayların tek orta hedefi. Bunu başarabilmenin tek yolu ise doğru tercihler yapmak.
Yeteneğinize Göre Tercih Yapın
Tercih yapacak öğrencilerin öncelikle kendi alanlarına göre tercih yapmaları elbette kaçınılmaz bir gerçek. Çünkü 1999 yılında değişen sınav sistemine göre öğrenci lisede hangi alanda öğrenim görmüşse, o alanda tercih yaptığında avantajlı duruma geçecek. Alan dışı tercih yapan öğrencilerin kazanma ihtimali ise oldukça düşük. Bunun yanı sıra öğrencinin ilgi alanı, kabiliyeti, iş imkanı ve seçeceği mesleğe uyumu, önemle üzerinde durulması gereken unsurlar arasında.
Meslek lisesi öğrencilerinin öğrenim gördükleri alanda tercih yapmaları durumunda puanları 0.65'le çarpılacak. Diğer bir ifadeyle meslek lisesi öğrencilerinin kendi alanlarına yönelme şanslarını arttırıyor. Ancak bir meslek lisesi olan makine bölümü öğrencisinin makine mühendisliği yazdığında kendisine ek puan verilmemesi, sistemin en büyük handikaplarından birini oluşturuyor.
Kararı Kendiniz Verin
Üniversite sınavı sonucunda bir yükseköğretim programının seçilmesi, aynı zamanda bir mesleğin seçilmesi anlamına gelir. Bu yüzden de öğrencinin bir fakülteyi seçmesi, aynı zamanda bir mesleği, hayat tarzını, arkadaş çevresini, toplumdaki statüsünü seçmesinde önemli rol oynar.
Geriye dönüşü çok zor olan meslek seçimi konusunda kararı başkalarına bırakmamak gerekir. Genç bir insanın böylesine önemli bir konuda tek başına karar vermesi ise elbette çok zordur. Bu yüzden de öğrenciye, başta ailesi ve yakın çevresi olmak üzere rehber öğretmenleri yardımcı olmalıdır. Son karar ise yine öğrencinin bizzat kendisine düşer. Çünkü yaşayacağı hayat ne ailesinin ne de öğretmeninin hayatıdır. Seçeceği meslek kendi hayatını şekillendirecektir.
Öğrenci mesleğe yönelik kararını vermeden önce kendini tanımalıdır. Öğrencinin en fazla dikkat edeceği nokta, hayatta kendisini mutlu edeceği bir mesleği seçmektir. Para, makam, şöhret ve diğer getiriler bazıları için önemli olabilir. Ancak asıl önemli olanın insanın mutluluk ve huzurunun olması hiçbir zaman akıldan çıkarılmamalıdır.
Hayatın Sonu Değil
ÖSS sınavı şüphesiz her lise öğrencisi için önemli bir fırsattır, ancak hayatın sonu değil. Sınavı kaybeden öğrencilerin öncelikle bunu bilmelerinde fayda var. Ailelerin üniversite sınavına giren çocuklarına yapacakları en iyi şey hoşgörülü olmaları ve onlara anlayış göstermeleridir. Üniversite sınavı milyonların yarıştığı ve sonuçta çok az insanın başarıya ulaştığı bir yarıştır. Ancak öğrenci aileleri bu yarışı hayatın gayesi haline gelmesinin önüne geçmesi gerekmektedir. Ayrıca ailelerin, öğrencilere seçecekleri meslek konusunda baskı yapmamaları ve öğrencinin istediği ve kendini ifade edebildiği mesleği seçmesinde ona yardımcı olmaları çok önemlidir.
Kazanamayanlar Ne Yapacak
ÖSS sınavına girip de kazanamayan adayların yapması gereken iki şey vardır: Ya tekrar daha iyi şartlarda bu sınava hazırlanmak ya da sınava girmeyi bırakarak kendini yapabileceği akademik olmayan ortamda bir meslek dalında kendini geliştirmek. Toplumsal dinamiklerin sadece akademik meslekler tarafından sağlanması elbette ki mümkün değil. Sosyal yapıyı bir canlıya benzetirsek; canlılığın devam etmesi, her uzvun düzenli çalışmasına bağlıdır. Bugün çeşitli kurum ve kuruluşlarca verilen meslek edinme kursları ÖSS'yi kazanamayan ya da istediği puanı alamayan öğrencilerimiz için önemli bir fırsattır.
