Mastektomi İle Meme Kanseri Riski Düşüyor

SaMeT46 Harbi Aktif Üye
Türkiye'de son yıllarda özellikle meme kanserine yakalanma riski çok yüksek olan kadınlarda uygulanan ''mastektomi'' yöntemi ilerleyen dönemlerde kansere yakalanma olasılığını önemli ölçüde azaltıyor. Yöntemin uygulanmasıyla yaşam boyu meme kanserine yakalanma riski yüzde 60'ın üstünde olan bir kadında risk yüzde 3'ün meme başının da alınmasıyla yüzde 1'in altına iniyor.

Ankara Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi İbn-i Sina Hastanesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Savaş Koçak yaptığı açıklamada meme kanseri cerrahisinde memenin dış görünüşünün korunmasını imkan veren onkoplastik cerrahi yöntemlerinden biri olan ''mastektomi ve rekonstrüksiyon'' teknikleriyle risk altındaki kadınların memelerinin alınmadan içlerinin boşaltıldığını söyledi.

Meme kanserinin kadınlarda en sık görülen kanser olduğunu belirten Koçak ''Dünya genelinde her 8 kadından birinde yaşamının bir döneminde meme kanseri görülmektedir'' dedi.

Meme kanserinin önlenebilen bir kanser türü olmadığına ancak erken tanı ile tedavi edilebileceğine ve yaşam süresinin uzatılabileceğine dikkati çeken Koçak düzenli kontrollerin tümörün yayılmadan müdahale edilebilmesine olanak tanıdığını söyledi.

Koçak meme kanseri hastalarının yüzde 75'inde nedenin belirlenemediğini bu hastaların risk faktörü de taşımadıklarını dile getirerek beyaz ırktan kadın olmanın en büyük risk olduğunu genetik özellikleri nedeniyle sarı ve siyah ırktaki kadınlarda meme kanserinin daha az görüldüğünü belirtti.

Meme derisinde ya da meme ucunda çekilme deride renk değişikliği memede kitlenin ele gelmesinin meme kanserinin başlıca belirtileri olduğunu anlatan Koçak ''Ailesinde meme kanseri öyküsü olan kişilerde risk yüksektir. Aylık elle yapılan muayenenin dışında hiçbir riski olmayanların senede bir risk altındakilerin ise hekimin önerisine göre belirlenen periyotlarda kontrole gelmesi gerekmektedir. Yapısında östrojen bulundurduğu için doğum kontrol haplarını ve menopoz sonrası hormon tedavisini de yüksek risk grubundaki kişilerin kullanması önerilmemektedir'' diye konuştu.

MEMENİN DIŞ GÖRÜNÜŞÜ KORUNUYOR

Koçak meme kanserinin 1. ve 2. evrelerinin erken evre olduğunu ve bu dönemdeki hastaların çoğunun memelerinin korunarak tedavi edildiğini belirterek ''Bazı kadınlarda risk faktörlerine bağlı olarak erken evrelerde de memeyi almak zorunlu kalabiliyoruz. Ancak bu işlemi memenin içini boşaltıp meme kitlesini tekrar oluşturacak şekilde memeyi tamamlayarak yapıyoruz. Artık birçok kadın memesi olmadan ameliyathaneden çıkmıyor. Bundan 5 yıl öncesinde ise meme tamamen alınıyordu'' dedi.

''Onkoplastik Meme Cerrahisi'' diye adlandırılan yöntemde onkolojik tedaviden taviz vermeden memenin dış görünüşünün korunduğunu da vurgulayan Koçak şunları kaydetti: ''Onkoplastik meme cerrahisi uygulamalarından biri olan risk azaltıcı mastektomi yöntemiyle yüksek riskli hastaların kanser olması beklenmeden memesinin içi boşaltılıyor. Böylece ilerde olabilecek riski sıfıra indiremesek de önemli ölçüde azaltıyoruz. Ailesinde meme kanseri hikayesi olan ve memesinde kanser öncüsü değişiklikler olanlarda bu yöntemi uyguluyoruz. Kişinin her iki memesini de boşaltıyoruz. Meme içindeki tüm yağlar süt bezi kanalları olmak üzere tümünü alıyoruz. Bu tamamen kişiyi koruma amaçlı bir uygulama. Yaşam boyu meme kanserine yakalanma riski yüzde 60'ın üstünde olan bir kadında bu müdahale ile risk yüzde 3'ün altına meme başının da alınması halinde yüzde 1'in altına iniyor.''

Koçak onkoplastik meme cerrahisinin ya kişinin kendi vücudundan alınan dokularla oluşturulduğunu ya da proaaa takma yöntemiyle yapıldığını belirterek bu operasyonun kanser tedavisi üzerinde hiçbir olumsuz etkisinin bulunmadığını söyledi.

Bu uygulamaların ''meme kanseri riski gerçekten yüksek olan kadınlar dışında basit meme kistleri gibi zararsız ve tedavi edilmeden izlem gereken durumlarda uygulanmaması gerektiğini'' vurgulayan Koçak meme kanseri riski gerçekten yüksek kadınlar için yapılmasının faydalı olduğunu ifade etti.

Koçak yeniden meme yapılması ameliyatının kanser tanısı konulan ve memeleri alınması gereken hastalarda da uygulandığını belirterek bu girişimler estetik amaçla değil kanser tedavisi için yapıldığından maliyetin devlet tarafından karşılandığını bildirdi.
 

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
1B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
5B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
6B
Üst