Ömer
Yönetici
Laparoskopi nedir? faydaları nelerdir?
Obezite, sigara, yaşlılık ve gebelik gibi etkenler fıtık riskini arttırıyor. Cerrah Prof. Melih Paksoy, fıtık oluşumunu arttıran başka bir etkenin de açık ameliyat olduğunu söylüyor.
İSTANBUL - Açık ameliyat olan 100 kişinin 40’ında ameliyat yerinde fıtık oluşuyor. Oysa günümüzde halk arasında “kapalı ameliyat” olarak bilinen laparoskopik cerrahi yöntemleri, ameliyat sonrası oluşacak fıtık riskini büyük oranda düşürüyor. Genel Cerrah Prof. Dr. Melih Paksoy fıtığın, kasık bölgesi başta olmak üzere göbek çevresi, göbek üstü ve ameliyat sonrası kesik yerinde meydana gelebildiğini söyledi.
Son dönemde birçok ameliyatın laparoskopik yöntemle yapılıyor olmasının fıtık oranını büyük ölçüde azalttığını belirten Prof. Paksoy, çok sayıda kişiyi etkileyen fıtığın nedenleri hakkında şu bilgileri verdi: “Fıtık oluşumunu tetikleyen en önemli etken karın duvarının zayıf olmasıdır. Fıtığın oluşmasında yaşlılık, şişmanlık, gebelik, geçirilmiş karın ameliyatları, sigara kullanımı ve bazı bağ doku hastalıkları önemli rol oynuyor. Bu faktörler gerek karın duvarını zayıflatarak gerekse de karın içi basıncı arttırarak fıtık oluşumunu kolaylaştırıyor.”
HAYATI TEHDİT EDEBİLİYOR
Fıtık, ağrı veya şişkinliğin oluşturduğu fiziksel konforsuzlukla gündelik hayatı sınırlıyor. Ayrıca şişlik rahatsız edici kozmetik sorunlar da oluşturabiliyor. Geç kalındığı takdirde fıtık kesesi genişliyor ve gerçekleşecek ameliyatın tekniği de zorlaşabiliyor. Bu durumda laparoskopik tedavi olanağı ortadan kalkabileceği gibi, içine sıkışacak karın yağı ya da bağırsağın boğulması ile daha büyük ve hayati önemde bir ameliyata gerek duyulabiliyor.
AĞRILI VE ŞİŞ FITIKTA TEK ÇARE AMELİYAT
Ağrı ve bölgede şişlikle kendini gösteren fıtığın tek tedavisinin cerrahi olduğunu belirten Prof. Paksoy, “Ancak özellikle fıtık kesesinin boğulması gibi durumlarda çok acil bir şekilde ameliyatın gerçekleşmesi gerekebiliyor. Tüm fıtıklar boğulma riski taşırken özellikle fıtık halkası dar hastalarda bu risk daha yüksektir” dedi.
KAPALI CERRAHİ HASTA KONFORUNU ARTIRIYOR
Karın duvarı ve kasık fıtıklarında ilk tedavi seçeneğinin laparoskopik cerrahi olduğunu vurgulayan Genel Cerrah Prof. Dr. Melih Paksoy, “Ameliyat sonrası daha az ağrı oluşturması, daha iyi kozmetik sonuçlarının olması laparoskopik yöntemin açık yönteme tercih edilmesini sağlıyor. Laparoskopik yöntemle gerçekleşen operasyon 30- 60 dakika arası sürüyor ve hastalar ameliyattan bir gün sonra hastaneden taburcu olabiliyor. Birkaç gün içerisinde de sosyal hayatlarına geri dönebiliyorlar” sözleriyle kapalı ameliyatın avantajlarını özetledi.
Obezite, sigara, yaşlılık ve gebelik gibi etkenler fıtık riskini arttırıyor. Cerrah Prof. Melih Paksoy, fıtık oluşumunu arttıran başka bir etkenin de açık ameliyat olduğunu söylüyor.
İSTANBUL - Açık ameliyat olan 100 kişinin 40’ında ameliyat yerinde fıtık oluşuyor. Oysa günümüzde halk arasında “kapalı ameliyat” olarak bilinen laparoskopik cerrahi yöntemleri, ameliyat sonrası oluşacak fıtık riskini büyük oranda düşürüyor. Genel Cerrah Prof. Dr. Melih Paksoy fıtığın, kasık bölgesi başta olmak üzere göbek çevresi, göbek üstü ve ameliyat sonrası kesik yerinde meydana gelebildiğini söyledi.
Son dönemde birçok ameliyatın laparoskopik yöntemle yapılıyor olmasının fıtık oranını büyük ölçüde azalttığını belirten Prof. Paksoy, çok sayıda kişiyi etkileyen fıtığın nedenleri hakkında şu bilgileri verdi: “Fıtık oluşumunu tetikleyen en önemli etken karın duvarının zayıf olmasıdır. Fıtığın oluşmasında yaşlılık, şişmanlık, gebelik, geçirilmiş karın ameliyatları, sigara kullanımı ve bazı bağ doku hastalıkları önemli rol oynuyor. Bu faktörler gerek karın duvarını zayıflatarak gerekse de karın içi basıncı arttırarak fıtık oluşumunu kolaylaştırıyor.”
HAYATI TEHDİT EDEBİLİYOR
Fıtık, ağrı veya şişkinliğin oluşturduğu fiziksel konforsuzlukla gündelik hayatı sınırlıyor. Ayrıca şişlik rahatsız edici kozmetik sorunlar da oluşturabiliyor. Geç kalındığı takdirde fıtık kesesi genişliyor ve gerçekleşecek ameliyatın tekniği de zorlaşabiliyor. Bu durumda laparoskopik tedavi olanağı ortadan kalkabileceği gibi, içine sıkışacak karın yağı ya da bağırsağın boğulması ile daha büyük ve hayati önemde bir ameliyata gerek duyulabiliyor.
AĞRILI VE ŞİŞ FITIKTA TEK ÇARE AMELİYAT
Ağrı ve bölgede şişlikle kendini gösteren fıtığın tek tedavisinin cerrahi olduğunu belirten Prof. Paksoy, “Ancak özellikle fıtık kesesinin boğulması gibi durumlarda çok acil bir şekilde ameliyatın gerçekleşmesi gerekebiliyor. Tüm fıtıklar boğulma riski taşırken özellikle fıtık halkası dar hastalarda bu risk daha yüksektir” dedi.
KAPALI CERRAHİ HASTA KONFORUNU ARTIRIYOR
Karın duvarı ve kasık fıtıklarında ilk tedavi seçeneğinin laparoskopik cerrahi olduğunu vurgulayan Genel Cerrah Prof. Dr. Melih Paksoy, “Ameliyat sonrası daha az ağrı oluşturması, daha iyi kozmetik sonuçlarının olması laparoskopik yöntemin açık yönteme tercih edilmesini sağlıyor. Laparoskopik yöntemle gerçekleşen operasyon 30- 60 dakika arası sürüyor ve hastalar ameliyattan bir gün sonra hastaneden taburcu olabiliyor. Birkaç gün içerisinde de sosyal hayatlarına geri dönebiliyorlar” sözleriyle kapalı ameliyatın avantajlarını özetledi.
