RayOfHope
Üye
Siyasal Tarih Dersi
Ders Notları
Ders Notları
Tarihin amacı kronolojik sıraya dizmek neden sonuç ili
skisi kurmak bir takım egilimleri
çıkarmaktır, günümüzü anlayabilmek için bu egilimleri çıkarırız.
Siyasal tarih devletlerin ortaya çıkısı gelisimi degisimi yıkılısları birbirleri ile kurdukları
siyasal ve ekonomik iliskilerle ilgilenir. Bu konuda 2 yaklasım vardır;
çıkarmaktır, günümüzü anlayabilmek için bu egilimleri çıkarırız.
Siyasal tarih devletlerin ortaya çıkısı gelisimi degisimi yıkılısları birbirleri ile kurdukları
siyasal ve ekonomik iliskilerle ilgilenir. Bu konuda 2 yaklasım vardır;
1.
Devletleri olusturan grupların, sınıfların birbirleriyle iliskileriyle ilgilenir
2.
Bagımsız devletlerin iliskilerini inceler
her devletin uluslararası iliskileri iç islerine etkili olur. Genel olarak uluslar arası sistemin
çıkıs dinamiklerine bakacagız, siyasal tarih 1789 Fransız Devrimi ile baslar biz biraz daha
geriden baslayacagız ilk devletlerin ortaya çıkısı gelisimi uygarlıkların katkılarına bakacagız
genel olarak tarihte 3 ana egilim vardır
her devletin uluslararası iliskileri iç islerine etkili olur. Genel olarak uluslar arası sistemin
çıkıs dinamiklerine bakacagız, siyasal tarih 1789 Fransız Devrimi ile baslar biz biraz daha
geriden baslayacagız ilk devletlerin ortaya çıkısı gelisimi uygarlıkların katkılarına bakacagız
genel olarak tarihte 3 ana egilim vardır
1)
Tarım toplumları, tarıma dayalı uygarlıklar dönemi(M.Ö 5000 - M.Ö 500) bu
dönemde uygarlık bakımından öncü rol üstünlük Ortadogu ülkelerindedir
dönemde uygarlık bakımından öncü rol üstünlük Ortadogu ülkelerindedir
2)
Uygarlıgın globallesmeye basladıgı dönem (M.Ö 500 - M.S 1500) bu dönemin alt
baslıkları var;
baslıkları var;
a)
M.Ö 500 - M.S 500 Grek / Helen üstünlügü var.
b)
M.S 600 - M.S 1000 / slam dünyasının üstünlügü var.
c)
M.S 1000 - M.S 1500 / steplerin egemenligi var... bununda alt dönemleri var;
1000-1200 Türklerin egemenligi
1200-1500 Mogol istilaları ile slam dünyasının ilerleyisinin durdugu dönem
1200-1500 Türklerin yeniden üstünlügü ele geçirdigi dönem
3)
1500 – bugün
bu tablodan da görüldügü gibi uygarlık sürekli cografya degistirmis, dogudan batıya dogru
ilerlemistir.
bu tablodan da görüldügü gibi uygarlık sürekli cografya degistirmis, dogudan batıya dogru
ilerlemistir.
1- Tarıma dayalı uygarlıklar
nsanlar göçebe yasadıkları için tarımı bilmiyorlardır avcı ve toplayıcı idiler. M.Ö 7000
dolaylarında tarım yapmayı ögrendiler bu bir devrim sayılır çünkü yasam degisiyor. Tarımdan
önce nerde kaynak varsa oraya göç ediyorlardı tarımı ögrenince yerlesik yasama geçtiler bitki
ve hayvanı kontrol altına alıyorlar.
dolaylarında tarım yapmayı ögrendiler bu bir devrim sayılır çünkü yasam degisiyor. Tarımdan
önce nerde kaynak varsa oraya göç ediyorlardı tarımı ögrenince yerlesik yasama geçtiler bitki
ve hayvanı kontrol altına alıyorlar.
lk devletler Mezopotamya da ortaya çıkıyor. Tarımsal sürekliligi saglamak gereklidir Fırat
ve Dicle’de azgın nehirlerdir zaman zaman tasarlar bu nehirlerin tarımsal üretimini kontrol
altına almak için bentler ve su kanalları yapmak lazımdır bunun içinde bol sayıda insan
çalıstırmak büyük bir insan emegi gereklidir bu insanları çalıstırmak için bir güç lazımdır ve
bu ihtiyaçlardan devlet dogar. Tarım devletleri kendilerine yeterlidirler dısarıya kapalıdırlar
temasları yoktur büyük su kanalları yapmak çok sayıda insanı hararete geçirmek ancak büyük
bir otorite ile saglanır. Böylece dünyada ilk otoriter monarsi devletleri ortaya çıkar M.Ö 500
Sümer kent devletleri ortaya çıkıyor kendilerinden sonraki kusaklara bıraktıkları kavramlar
var ;
ve Dicle’de azgın nehirlerdir zaman zaman tasarlar bu nehirlerin tarımsal üretimini kontrol
altına almak için bentler ve su kanalları yapmak lazımdır bunun içinde bol sayıda insan
çalıstırmak büyük bir insan emegi gereklidir bu insanları çalıstırmak için bir güç lazımdır ve
bu ihtiyaçlardan devlet dogar. Tarım devletleri kendilerine yeterlidirler dısarıya kapalıdırlar
temasları yoktur büyük su kanalları yapmak çok sayıda insanı hararete geçirmek ancak büyük
bir otorite ile saglanır. Böylece dünyada ilk otoriter monarsi devletleri ortaya çıkar M.Ö 500
Sümer kent devletleri ortaya çıkıyor kendilerinden sonraki kusaklara bıraktıkları kavramlar
var ;
gelismis bir bürokratik aygıtları var
yönetim teknikleri gelistirmisler
göçebe ya
sam tarzını sürdürenler yerlesiklere saldırırlar bu da beraberinde düzenli bir ordu
ihtiyacını dogurur güvenligi saglamak amacıyla düzenli orduyu beslemek maddi kaynak
gerektirir bunu monark saglayacaktır bu monark’ı güçlendirir
tarım için önemli olan bir baska seyde hava kosullarıdır ne zaman yagmur yagıp
yagmayacagını bilmek gerekir. Bunu haber verebilmek için birilerinin sadece gökyüzünü
incelemesi, gözlemlemesi gerekir. Böylece astronomi çıkıyor bu kisiler giderek rahip olmaya
baslıyorlar. Rahiplerin monarkla aralarında siyasal iktidar çatısması ortaya çıkar, ruhani güç
ve dünyevi otorite arasında hangisinin hakim olacagı kavgası yüzyıllar boyu sürüyor.
Bu din adamları gözlem yapıyorlar, biliyorlar bir tür tahmin pozisyonundalar, güçleri
buradan geliyor oysa sadece havayı gözlemiyorlar.
Bugünkü takvime çok yakın bir belirlenim var böylece halk içinde büyük itibara sahip olurlar.
Sümer kent devletleri yıkıldıktan sonra biraz daha yukarısında Akadlar’dan önce Asur pesine
Babil çıkıyor. Mezopotamya’nın güneyinde baslayan uygarlık yavas yavas yukarıya
Anadolu’ya geliyor Anadolu’da Hitit devleti kurulur. Bir baska büyük uygarlık Nil nehri
kıyısında kurulan Mısırdır. Çin’de de nehir kenarında kurulur buralarda kurulmasının nedeni
suyun önemi, Mezopotamya’da su var fakat agaç tas degerli maden yok bunları bir yerden
saglamak gereklidir ticaret yoluyla kendisine en yakın olana Anadolu’dan saglar bu ticaret
tüccar sınıfının zenginligin ortaya çıkısını saglıyor, çiftçiler üretiyor rahip zanaatkar ve
tüccarlar üretmiyor zenginligin artması ile baska bölgelerdeki zenginlikleri kendilerine
transfer ediyorlar uygarlıgın artmasına yol açıyor, Mezopotamya’da ki devletler kent devleti
iken Mısır’da kurulan bir merkezi devlettir bunun nedeni mısırın daglık olmaması, Asur,
Akad, Babil devletlerinin kendilerinden sonrakilere bıraktıkları;
ihtiyacını dogurur güvenligi saglamak amacıyla düzenli orduyu beslemek maddi kaynak
gerektirir bunu monark saglayacaktır bu monark’ı güçlendirir
tarım için önemli olan bir baska seyde hava kosullarıdır ne zaman yagmur yagıp
yagmayacagını bilmek gerekir. Bunu haber verebilmek için birilerinin sadece gökyüzünü
incelemesi, gözlemlemesi gerekir. Böylece astronomi çıkıyor bu kisiler giderek rahip olmaya
baslıyorlar. Rahiplerin monarkla aralarında siyasal iktidar çatısması ortaya çıkar, ruhani güç
ve dünyevi otorite arasında hangisinin hakim olacagı kavgası yüzyıllar boyu sürüyor.
Bu din adamları gözlem yapıyorlar, biliyorlar bir tür tahmin pozisyonundalar, güçleri
buradan geliyor oysa sadece havayı gözlemiyorlar.
Bugünkü takvime çok yakın bir belirlenim var böylece halk içinde büyük itibara sahip olurlar.
Sümer kent devletleri yıkıldıktan sonra biraz daha yukarısında Akadlar’dan önce Asur pesine
Babil çıkıyor. Mezopotamya’nın güneyinde baslayan uygarlık yavas yavas yukarıya
Anadolu’ya geliyor Anadolu’da Hitit devleti kurulur. Bir baska büyük uygarlık Nil nehri
kıyısında kurulan Mısırdır. Çin’de de nehir kenarında kurulur buralarda kurulmasının nedeni
suyun önemi, Mezopotamya’da su var fakat agaç tas degerli maden yok bunları bir yerden
saglamak gereklidir ticaret yoluyla kendisine en yakın olana Anadolu’dan saglar bu ticaret
tüccar sınıfının zenginligin ortaya çıkısını saglıyor, çiftçiler üretiyor rahip zanaatkar ve
tüccarlar üretmiyor zenginligin artması ile baska bölgelerdeki zenginlikleri kendilerine
transfer ediyorlar uygarlıgın artmasına yol açıyor, Mezopotamya’da ki devletler kent devleti
iken Mısır’da kurulan bir merkezi devlettir bunun nedeni mısırın daglık olmaması, Asur,
Akad, Babil devletlerinin kendilerinden sonrakilere bıraktıkları;
•
Siyasal baglılık duygusu bırakıyorlar
•
Gelismis bürokrasi ve profesyonel askerler
•
Gelismis yönetim teknikleri
•
Ticaret ve tüccar sınıfı
Hammurabi döneminde ise gelismis hukuk kuralları çıkaracaklardı
Din adamları denilen sınıf ve bunların siyasal etkileri çıkacak bunları siyasetten çıkarmak ise
20 asır sürecektir. Din konusunda insanlık tarihine katkıları var ölüm korkusu ile çok ilgililer
bunun pesine ruh kavramın a basvuracaklar ve giderek çok tanrılıktan tek tanrılıga gidis söz
konusu olur
Takvim dısı bir anlayısı getiriyorlar
Hiyeroglif denilen yazıyı bırakacaklar yazı önemlidir geçmisin birikimlerini gelecek
kusaklara bırakmayı saglar ve bilgi birikiminin artmasına yol açar.
Çivi yazısını kullanırlar
Bir rakamlar sistemi bırakmıslardır ;Ticaret takvim ve hesaplamalar için gereklidir. Ticaret
için agırlık ve uzunluk ölçülerini kullanırlar.
Hammurabi döneminde ise gelismis hukuk kuralları çıkaracaklardı
Din adamları denilen sınıf ve bunların siyasal etkileri çıkacak bunları siyasetten çıkarmak ise
20 asır sürecektir. Din konusunda insanlık tarihine katkıları var ölüm korkusu ile çok ilgililer
bunun pesine ruh kavramın a basvuracaklar ve giderek çok tanrılıktan tek tanrılıga gidis söz
konusu olur
Takvim dısı bir anlayısı getiriyorlar
Hiyeroglif denilen yazıyı bırakacaklar yazı önemlidir geçmisin birikimlerini gelecek
kusaklara bırakmayı saglar ve bilgi birikiminin artmasına yol açar.
Çivi yazısını kullanırlar
Bir rakamlar sistemi bırakmıslardır ;Ticaret takvim ve hesaplamalar için gereklidir. Ticaret
için agırlık ve uzunluk ölçülerini kullanırlar.
Anadolu’da kurulan Hitit uygarlının katkılar;
Bu
gday üretimini baslatmıslar
Yasam denizde baslar derler
Gümüs ve altını alılıveriste kullanırlar
Oksidyen tasını kullanırlar;bu tası mızrap ucu olarak kullanırlar sert ve biçimlendirmeye
meyilli bir tastır
2 tekerlekli savas arabasını kesfetmisler bu Hititlere savasta büyük üstünlük saglar
metoloji yani maden isleme bilgisine sahipler bazı madenleri eritebiliyorlar bu tunç yapmayı
ve daha iyi savas tekniklerini saglar.
Parsömen üzerine yazı yazıyorlar,tasınabilir ve daha kolay yazılabilir
Yasam denizde baslar derler
Gümüs ve altını alılıveriste kullanırlar
Oksidyen tasını kullanırlar;bu tası mızrap ucu olarak kullanırlar sert ve biçimlendirmeye
meyilli bir tastır
2 tekerlekli savas arabasını kesfetmisler bu Hititlere savasta büyük üstünlük saglar
metoloji yani maden isleme bilgisine sahipler bazı madenleri eritebiliyorlar bu tunç yapmayı
ve daha iyi savas tekniklerini saglar.
Parsömen üzerine yazı yazıyorlar,tasınabilir ve daha kolay yazılabilir
Bu dönemde Mezopotamya uygarlı
gın merkezi, Çin, Hindistan, Ihdus vadisi, Girit, Mısır
bunların halkı yerlesik ama göçebelerde var..Avrasya stepleri göçebe yasıyorlar bunları
savasçı aristokrasi yönetiyor..savasçı aristokrasilerin yönettigi devlet konfederasyon seklinde,
kısa ömürlü devletler, merkezi devlet yapıları yok, bagımsız birimlerin bir araya gelmesiyle
olusuyor bu birlesimler bozulunca devlet ortadan kalkıyor.
Göçebeler yerlesikleri genelde yenerler, aralarındaki bu askeri rekabette göçebeler yenerler
fakat yerlesik kültürü üstün oldugundan göçebeleri zamanla kendilerine benzetirler, bu her
zaman böyle olur.
Mezopotamya böyle yüksek uygarlıları yasarken Avrupa ne halde:
bunların halkı yerlesik ama göçebelerde var..Avrasya stepleri göçebe yasıyorlar bunları
savasçı aristokrasi yönetiyor..savasçı aristokrasilerin yönettigi devlet konfederasyon seklinde,
kısa ömürlü devletler, merkezi devlet yapıları yok, bagımsız birimlerin bir araya gelmesiyle
olusuyor bu birlesimler bozulunca devlet ortadan kalkıyor.
Göçebeler yerlesikleri genelde yenerler, aralarındaki bu askeri rekabette göçebeler yenerler
fakat yerlesik kültürü üstün oldugundan göçebeleri zamanla kendilerine benzetirler, bu her
zaman böyle olur.
Mezopotamya böyle yüksek uygarlıları yasarken Avrupa ne halde:
lkel bir kültüre sahip küçük çaplı hayvancılık ve tarım var M.Ö 1700 de dogudan gelen
kavimler var. Hint-Avrupa dillerini konusuyorlar bronz yapmayı biliyorlar, bunlar barbar
kavimler. Avrupa’ya gelip egemen oluyorlar, bu barbar 2 tekerlekli savas arabasını
ögrenmisler savas teknolojisini yaymayı saglarlar. Dünyanın en savasçı halkları
Avrupalılardır belki de bu kültürleri bunlardan gelmektedir.
kavimler var. Hint-Avrupa dillerini konusuyorlar bronz yapmayı biliyorlar, bunlar barbar
kavimler. Avrupa’ya gelip egemen oluyorlar, bu barbar 2 tekerlekli savas arabasını
ögrenmisler savas teknolojisini yaymayı saglarlar. Dünyanın en savasçı halkları
Avrupalılardır belki de bu kültürleri bunlardan gelmektedir.
M.S 500 Dönemi
Grek yarımadası egemenli
gin kaynagı olmaya baslıyor. yonya Grek yarımadasından önce
gelismis.
Modern bilim gelismis,özgür düsünce ortamı var adalar ve küçük körfezler var dıs dünyadan
tam anlamıyla olmasa da bir tecrit söz konusudur, bu da çesitlilik getirir, kent devletleri
biçiminde örgütlenme vardır.
Siyasal güç burada tüccarlara ait, maddi kaynak oluyorlar. Teknoloji gelisince kar elde
ediyorlar bunun için bilime önem veriyorlar. Aristo, Hipokrat, Pisagor, Anaksimandros,
Thales vs. hepsi yonyalıdır.
M.Ö 400 - 500 yıllarında yonya bu üstünlügü yavas yavas Grek yarımadasına kaptırıyor.
Burada ortaya çıkan uygarlık Yunan’lardır, bunların bazı avantajları var. M.Ö 12. yy da Grek
yarımadasına gelen davar güdücü göçebe dorlar eski Girit ve Mike uygarlıgı ile Grek
uygarlıgını kuracaklar, yerlesiklerde bunlara kültürlerini verecekler. M.Ö dor denen kavim
Miken ve Girit uygarlıkları ile karısıp yeni ve üstün bir medeniyet yaratacak ve bu 2 uygarlık
yok olacak..
Mezopotamya da monarsi varken Yunanistan da demokrasi gelisecek, demokrasinin gelisme
nedenleri:
gelismis.
Modern bilim gelismis,özgür düsünce ortamı var adalar ve küçük körfezler var dıs dünyadan
tam anlamıyla olmasa da bir tecrit söz konusudur, bu da çesitlilik getirir, kent devletleri
biçiminde örgütlenme vardır.
Siyasal güç burada tüccarlara ait, maddi kaynak oluyorlar. Teknoloji gelisince kar elde
ediyorlar bunun için bilime önem veriyorlar. Aristo, Hipokrat, Pisagor, Anaksimandros,
Thales vs. hepsi yonyalıdır.
M.Ö 400 - 500 yıllarında yonya bu üstünlügü yavas yavas Grek yarımadasına kaptırıyor.
Burada ortaya çıkan uygarlık Yunan’lardır, bunların bazı avantajları var. M.Ö 12. yy da Grek
yarımadasına gelen davar güdücü göçebe dorlar eski Girit ve Mike uygarlıgı ile Grek
uygarlıgını kuracaklar, yerlesiklerde bunlara kültürlerini verecekler. M.Ö dor denen kavim
Miken ve Girit uygarlıkları ile karısıp yeni ve üstün bir medeniyet yaratacak ve bu 2 uygarlık
yok olacak..
Mezopotamya da monarsi varken Yunanistan da demokrasi gelisecek, demokrasinin gelisme
nedenleri:
1.
Uyguladıkları savas teknikleri / phalanx teknigi, sık saflarda yürüyen mızrak tasıyan
askerler, yurttas ayrımı yok zenginlik farkı yok dayanısma gelisir, güç cesaret ve
disiplin bu üç özellik buradan çıkıyor.
askerler, yurttas ayrımı yok zenginlik farkı yok dayanısma gelisir, güç cesaret ve
disiplin bu üç özellik buradan çıkıyor.
2.
Daha önemli bir neden olarak, ticaretin gelismesi, tarımsal ürün sanayi ürüne
dönüsüyor. Zeytin, zeytin yagına, üzüm saraba, bunlar diger halklarda yoklar ve
tasınmaları kolay, diger halklar almak istiyorlar böylece zenginlikler akmaya baslıyor.
Kendileri için degil ticaret için üretmeye baslıyorlar, canlı ticaret hayatı dünya
zenginliginin Grek yarım adasına akmasını saglıyor, demokrasinin gelisebilmesi belli
refah seviyesinin üstünde olmak bugün içinde geçerlidir, herkes zenginlikten pay alır
ve çatısma olmaz.
Bu yunan kent devletleri kendi aralarında birlesmezler çünkü önemli olan polistir. Kendileri
ancak polis içinde var olurlar, bireysel ve özel alan yoktur polis zaten bireyin varlıgının
nedenidir herkes kendi polisiyle vardır.
Makedonya kralı Philip kendisine en yakın Grek kent devletlerinin bagımsızlıgını alıp devlet
kurar, oglu skender önemlidir. skender Asya’ya gider Suriye, Mısır’ı alır. ran, Taskent
tahrana sefere çıkar 10 senelik bir sefere çıkar. En büyük komutanlardan birisi kabul edilir.
Greklerin ufkunu açıyor, polisin sınırına hapis olmus bireylerin ufkunu açıyor.
Makedonya’dan Hindistan’a kadar büyük bir imparatorluk kuruyor, skender’in çabası dogu
dönüsüyor. Zeytin, zeytin yagına, üzüm saraba, bunlar diger halklarda yoklar ve
tasınmaları kolay, diger halklar almak istiyorlar böylece zenginlikler akmaya baslıyor.
Kendileri için degil ticaret için üretmeye baslıyorlar, canlı ticaret hayatı dünya
zenginliginin Grek yarım adasına akmasını saglıyor, demokrasinin gelisebilmesi belli
refah seviyesinin üstünde olmak bugün içinde geçerlidir, herkes zenginlikten pay alır
ve çatısma olmaz.
Bu yunan kent devletleri kendi aralarında birlesmezler çünkü önemli olan polistir. Kendileri
ancak polis içinde var olurlar, bireysel ve özel alan yoktur polis zaten bireyin varlıgının
nedenidir herkes kendi polisiyle vardır.
Makedonya kralı Philip kendisine en yakın Grek kent devletlerinin bagımsızlıgını alıp devlet
kurar, oglu skender önemlidir. skender Asya’ya gider Suriye, Mısır’ı alır. ran, Taskent
tahrana sefere çıkar 10 senelik bir sefere çıkar. En büyük komutanlardan birisi kabul edilir.
Greklerin ufkunu açıyor, polisin sınırına hapis olmus bireylerin ufkunu açıyor.
Makedonya’dan Hindistan’a kadar büyük bir imparatorluk kuruyor, skender’in çabası dogu
ve batı kültürünü sentezlemek,
nsanlık tarihine yeni bir örgütlenme fikri getirir küçük kent
devletlerine imparatorluk fikrini getirir, en parlak imparatorlugu kurmus olur.
M.Ö 6.yy da roma ortaya çıkar, Anadolu’dan göçen Etrüsklerin göçüyle baslar, kimileri
bunları Türk olarak görür Kartaca ile savasarak kuzey Afrika’yı ele geçirir. Uyguladıkları
savas teknikleri sayesinde dünyanın önemli bir kısmına sahip olur, Roma piyadeleri vardır,
dünyada barıs saglanıyor roma aynı zamanda bir cumhuriyettir, buraya kadar kent devletleri
arasında cumhuriyete sahip olan yok. Roma tüm özgür insanlara roma yurttası olma hakkını
verecek zamanla Roma’da cumhuriyet yıkılır ve monarsi benzeri bir yönetim biçimi kurulur.
Bu tür imparatorlular ancak içten çökerler, barbarlar zayıflatır fakat bunun temelinde
yurttaslar arasındaki çatısmadır. Romanın genislemesi zenginlesmesine yol açtı,
zenginlesmesi toplumsal bozulmaya yol açtı ve bir süre sonra seçim sistemi bozulunca roma
gücünü kaybetmeye basladı. Roma’da pek fazla düsünür yoktu düsünceden önce eyleme
önem veriyorlar özgür düsünce yok, bilime önem yok.
En önemli katkısı kurmus oldugu hukuktur, Mezopotamya, Mısır Çin ve yonya’dan dogan
bilimsel düsünüs. Evrensel tek bir tanrı inancı Hıristiyanlık. Roma’yla Hıristiyanlıgın ilgisi
romanın evrensel devlet ilkesi Hıristiyanlıkla seklini bulacaktır, tüm insanlıgın üstünde
hüküm sürme fikri Hıristiyanlıkta var.
Hıristiyanlıgı önce reddeder sonra resmi din olarak kabul eder. Mesih inancı yaygındır Mesih
gelecek ve dünyayı kötülüklerden kurtaracak. Hıristiyanlık ilk çıktıgında siyasal iktidardan
pay istemiyorsa Sezar’ın hakkı Sezar’a Tanrının hakkı Tanrıya diyor. Zaten pay istese de
alamazdı.
Roma 331 de ikiye ayrılır. M.S 476 da batı roma ortadan kalkar Avrupa’da merkezi güç
kalmaz küçük küçük devletçikler vardır. Artık Avrupa da tek örgütlü güç papaya aittir... papa
siyasal iktidardan hak istemeye baslıyor çünkü ortada Hıristiyanlıgı engelleyecek güç yok ve
bundan sora papa ve dünyevi güç arasında siyasal iktidar kavgası baslar. Avrupa’da batı roma
çöküsü ve papanın gücü var.
Ortaçag dinsel dogmaların oldugu özgür düsüncenin olmadıgı karanlık bir döneme giriyor,
papa ne dersse dogru o olarak kabul ediliyor. Aynı yıllarda yeni bir tek tanrılı din slamiyet
ortaya çıkıyor yayılıyor ve kısa sürede Hıristiyanlık çözülüyor.
632-661, 4 halife döneminden sonra Emeviler hilafeti ele geçirir 100 yıl onlarda kalır.
Abbasiler Emeviler’i yenince slam dünyası üstünlügünü ele geçirir Abbasi döneminde
devletlerine imparatorluk fikrini getirir, en parlak imparatorlugu kurmus olur.
M.Ö 6.yy da roma ortaya çıkar, Anadolu’dan göçen Etrüsklerin göçüyle baslar, kimileri
bunları Türk olarak görür Kartaca ile savasarak kuzey Afrika’yı ele geçirir. Uyguladıkları
savas teknikleri sayesinde dünyanın önemli bir kısmına sahip olur, Roma piyadeleri vardır,
dünyada barıs saglanıyor roma aynı zamanda bir cumhuriyettir, buraya kadar kent devletleri
arasında cumhuriyete sahip olan yok. Roma tüm özgür insanlara roma yurttası olma hakkını
verecek zamanla Roma’da cumhuriyet yıkılır ve monarsi benzeri bir yönetim biçimi kurulur.
Bu tür imparatorlular ancak içten çökerler, barbarlar zayıflatır fakat bunun temelinde
yurttaslar arasındaki çatısmadır. Romanın genislemesi zenginlesmesine yol açtı,
zenginlesmesi toplumsal bozulmaya yol açtı ve bir süre sonra seçim sistemi bozulunca roma
gücünü kaybetmeye basladı. Roma’da pek fazla düsünür yoktu düsünceden önce eyleme
önem veriyorlar özgür düsünce yok, bilime önem yok.
En önemli katkısı kurmus oldugu hukuktur, Mezopotamya, Mısır Çin ve yonya’dan dogan
bilimsel düsünüs. Evrensel tek bir tanrı inancı Hıristiyanlık. Roma’yla Hıristiyanlıgın ilgisi
romanın evrensel devlet ilkesi Hıristiyanlıkla seklini bulacaktır, tüm insanlıgın üstünde
hüküm sürme fikri Hıristiyanlıkta var.
Hıristiyanlıgı önce reddeder sonra resmi din olarak kabul eder. Mesih inancı yaygındır Mesih
gelecek ve dünyayı kötülüklerden kurtaracak. Hıristiyanlık ilk çıktıgında siyasal iktidardan
pay istemiyorsa Sezar’ın hakkı Sezar’a Tanrının hakkı Tanrıya diyor. Zaten pay istese de
alamazdı.
Roma 331 de ikiye ayrılır. M.S 476 da batı roma ortadan kalkar Avrupa’da merkezi güç
kalmaz küçük küçük devletçikler vardır. Artık Avrupa da tek örgütlü güç papaya aittir... papa
siyasal iktidardan hak istemeye baslıyor çünkü ortada Hıristiyanlıgı engelleyecek güç yok ve
bundan sora papa ve dünyevi güç arasında siyasal iktidar kavgası baslar. Avrupa’da batı roma
çöküsü ve papanın gücü var.
Ortaçag dinsel dogmaların oldugu özgür düsüncenin olmadıgı karanlık bir döneme giriyor,
papa ne dersse dogru o olarak kabul ediliyor. Aynı yıllarda yeni bir tek tanrılı din slamiyet
ortaya çıkıyor yayılıyor ve kısa sürede Hıristiyanlık çözülüyor.
632-661, 4 halife döneminden sonra Emeviler hilafeti ele geçirir 100 yıl onlarda kalır.
Abbasiler Emeviler’i yenince slam dünyası üstünlügünü ele geçirir Abbasi döneminde
slamiyet dünya medeniyetine sahip oluyor. 4 büyük etkilesimleri var;
Arapların din,dil,hukuk alanlarında paralellerdir
Greklerin rasyonel, bilimsel, özgür düsünüsünü kendilerine alırlar
Perslerin edebi ve yönetsel niteliklerini alırlar (ran)
Astronomi ve matematik basarılarını alırlar.
4 önemli özellik tek bir potada birlesir ve önemli bir medeniyet çıkar çok parlak bir uygarlık
olusur.
Abbasilerde büyük hosgörü ve arastırma var bunlar güçlü uygarlıgın temeli olur. Farabi, bni
Haldun, bni Rüst gibi düsünürler parlak eserler sunarlar özgür düsünce ve hosgörü sayesinde.
Bu dönemde Arap olanlar ve olmayanlar arasında ayrım yok
1. yy.dan itibaren bu güçlü uygarlık zayıflar. Selçuklu Türklerine kaptırırlar, steplerin
egemenligi geliyor
4 önemli özellik tek bir potada birlesir ve önemli bir medeniyet çıkar çok parlak bir uygarlık
olusur.
Abbasilerde büyük hosgörü ve arastırma var bunlar güçlü uygarlıgın temeli olur. Farabi, bni
Haldun, bni Rüst gibi düsünürler parlak eserler sunarlar özgür düsünce ve hosgörü sayesinde.
Bu dönemde Arap olanlar ve olmayanlar arasında ayrım yok
1. yy.dan itibaren bu güçlü uygarlık zayıflar. Selçuklu Türklerine kaptırırlar, steplerin
egemenligi geliyor
1000-1200 yılları arası Türklerin egemenli
gi
Selçuklu Türklerinin bu hegemon yapısı bir ba
ska Türklere de ulasınca oldukları yerde biraz
sarsılırlar.Selçuklular Abbasilerden halifeligi almamıslardır, Abbasi halifesini korurlar. Mogol
saldırısı sonucu Abbasi halifesi sona erer. Mogol lideri Cengizhan konfedere bir devlet
olusturur, göçebeler Cengizhan ölünce dagılırlar.
sarsılırlar.Selçuklular Abbasilerden halifeligi almamıslardır, Abbasi halifesini korurlar. Mogol
saldırısı sonucu Abbasi halifesi sona erer. Mogol lideri Cengizhan konfedere bir devlet
olusturur, göçebeler Cengizhan ölünce dagılırlar.
Mo
golların dünya tarihine etkisi büyüktür acımasızlardır, Mogolların bu savasçı vahsi
bagımsızlık katkısı dogu-batı köprüsünde yer alıyor. Mogollar Avrupa içine gidiyorlar
degerleri bulusturuyorlar asıl amaç aslında bu degildir, yagmaya gidiyorlardır.
Anadolu çöker, merkezi otorite biter. Küçük beylikler arasından en küçügü olan Osmanlı
devleti kendi döneminde medeniyetin zirvesini olusturacaktır. Cografi olarak Bizans’ın
kenarında kuruluyor, Bizans’ta çökmeye baslamıstır, Osmanlı’da oraya dogru yönelir diger
Türkmen beylikleriyle ugrasmaz. Siyasal olarak önemli kurumlar var, son derece önemli
yönetim tekniklerine sahipler. Selçukluların bürokrasisini almıslardır, onlarda ran’dan
almıslardır. Toplumsal olarak Osmanlılar dinsel bagnazlıktan uzaktırlar, dogmaları yoktur,
büyük bir hosgörüye sahiptirler. Bu arada Bizans’ın çöküsünden dolayı Anadolu halkı
rahatsızdır, üzerinde baskılar vardır. Osmanlının gelisini sevinçle karsılarlar. Osmanlıda bir
millet sistemi var bugünkü ulus devlet gibi. Her dinsel grup serbest bırakılıyor, dinsel
özgürlük verdigi için siyasal baglılıkları oluyor. Osmanlı Avrupa’ya dogru genisliyor.
1. Murat döneminde imparatorluk olusuyor. Batının çok içinde, Balkanlarda da rahat
ilerliyor, dünyada Hıristiyan birligi saglanamıyor Ortodoks - Katolik çekismesi var bu
Osmanlının isini kolaylastırıyor. Osmanlı bilinçli yaylıyor, Anadolu’daki nüfus kitlelerini
balkanlara götürüyor, bilinçli bir iskan politikası var bu özellikleriyle Beyazıt Timur’a
yeniliyor ama yıkılmıyor.10 sene sonra tekrar güçleniyor. Ankara savası ile Anadolu’daki
Türkmenler Timur tarafına geçiyor fakat Hıristiyan birlikleri Osmanlı’ya baglılıklarını
sürdürüyor, sonuna kadar savasıyor bu sayede devlet yıkılmayacak 1500 yılına kadar varlıgını
sürdürecek..
___________________________________________________________________________
Osmanlı yeniden yükselmeye baslamıs. Osmanlı Selçuklu ve Bizans’tan yapmıyor. Fethettigi
topraklarda kendine baglılıgı kazanmak için millet sistemini kullanıyor, cemaatleri kendi iç
islerinde serbest bırakıyor, cemaatlerin en yüksek otoritesini kendi memuru haline getiriyor.
Bunların en üstüne Fener Rum patrigini koyuyor. Avrupa’ya dogru genisliyor 2.murat
döneninde imparatorluk oluyor. Balkanlardaki ilerlemesi bir çöküs dönemine denk gelmis.
Katolik ve Ortodoks savası var yayılırken bilinci yayılıyor iskan politikası uygulayarak
ilerliyor kendi sistemini götürüyor, yayıldıgı bölgede Ortodokslar egemen dolayısıyla
Hıristiyan tebaanın çogu Ortodoks.
Osmanlı Timur’un saldırısından sonra yeniden güçlenmeye baslıyor, Hıristiyan unsurların
sayesinde yeniden ayaga kalkıyor16.yy.da Osmanlı medeniyetin en parlak zirvelerine
ulastıktan sonra düsmeye baslayacaktır. Osmanlı gerilerken medeniyetin önderligini Avrupa
üstlenmeye baslar. Batı Avrupa yükselmeye baslıyor yükselisin nedenleri; Avrupalılar savas
bagımsızlık katkısı dogu-batı köprüsünde yer alıyor. Mogollar Avrupa içine gidiyorlar
degerleri bulusturuyorlar asıl amaç aslında bu degildir, yagmaya gidiyorlardır.
Anadolu çöker, merkezi otorite biter. Küçük beylikler arasından en küçügü olan Osmanlı
devleti kendi döneminde medeniyetin zirvesini olusturacaktır. Cografi olarak Bizans’ın
kenarında kuruluyor, Bizans’ta çökmeye baslamıstır, Osmanlı’da oraya dogru yönelir diger
Türkmen beylikleriyle ugrasmaz. Siyasal olarak önemli kurumlar var, son derece önemli
yönetim tekniklerine sahipler. Selçukluların bürokrasisini almıslardır, onlarda ran’dan
almıslardır. Toplumsal olarak Osmanlılar dinsel bagnazlıktan uzaktırlar, dogmaları yoktur,
büyük bir hosgörüye sahiptirler. Bu arada Bizans’ın çöküsünden dolayı Anadolu halkı
rahatsızdır, üzerinde baskılar vardır. Osmanlının gelisini sevinçle karsılarlar. Osmanlıda bir
millet sistemi var bugünkü ulus devlet gibi. Her dinsel grup serbest bırakılıyor, dinsel
özgürlük verdigi için siyasal baglılıkları oluyor. Osmanlı Avrupa’ya dogru genisliyor.
1. Murat döneminde imparatorluk olusuyor. Batının çok içinde, Balkanlarda da rahat
ilerliyor, dünyada Hıristiyan birligi saglanamıyor Ortodoks - Katolik çekismesi var bu
Osmanlının isini kolaylastırıyor. Osmanlı bilinçli yaylıyor, Anadolu’daki nüfus kitlelerini
balkanlara götürüyor, bilinçli bir iskan politikası var bu özellikleriyle Beyazıt Timur’a
yeniliyor ama yıkılmıyor.10 sene sonra tekrar güçleniyor. Ankara savası ile Anadolu’daki
Türkmenler Timur tarafına geçiyor fakat Hıristiyan birlikleri Osmanlı’ya baglılıklarını
sürdürüyor, sonuna kadar savasıyor bu sayede devlet yıkılmayacak 1500 yılına kadar varlıgını
sürdürecek..
___________________________________________________________________________
Osmanlı yeniden yükselmeye baslamıs. Osmanlı Selçuklu ve Bizans’tan yapmıyor. Fethettigi
topraklarda kendine baglılıgı kazanmak için millet sistemini kullanıyor, cemaatleri kendi iç
islerinde serbest bırakıyor, cemaatlerin en yüksek otoritesini kendi memuru haline getiriyor.
Bunların en üstüne Fener Rum patrigini koyuyor. Avrupa’ya dogru genisliyor 2.murat
döneninde imparatorluk oluyor. Balkanlardaki ilerlemesi bir çöküs dönemine denk gelmis.
Katolik ve Ortodoks savası var yayılırken bilinci yayılıyor iskan politikası uygulayarak
ilerliyor kendi sistemini götürüyor, yayıldıgı bölgede Ortodokslar egemen dolayısıyla
Hıristiyan tebaanın çogu Ortodoks.
Osmanlı Timur’un saldırısından sonra yeniden güçlenmeye baslıyor, Hıristiyan unsurların
sayesinde yeniden ayaga kalkıyor16.yy.da Osmanlı medeniyetin en parlak zirvelerine
ulastıktan sonra düsmeye baslayacaktır. Osmanlı gerilerken medeniyetin önderligini Avrupa
üstlenmeye baslar. Batı Avrupa yükselmeye baslıyor yükselisin nedenleri; Avrupalılar savas
yollarında kendilerini a
smalarını saglayacak buluslar yaparlar.10.yy.dan itibaren agır sabanı
bulurlar daha derin ekebilmek için, insan gücünü kullanmak zorundadırlar, öküz ve atın
boynuna ip baglarlar, hayvan enerjisinin yanı sıra rüzgar enerjisini de kullanacaklar. Avrupa
üstünlügünün çıkıs noktası zor kosullar dolayısıyla yaratma yetenegi ve adale gücünden baska
çok daha üretken enerji kaynaklarının kullanılmasıdır. Tarımda enerji kaynaklarının
kullanılmaya baslanması tarımsal üretimin artmasına gıdanın artmasına bu da nüfusun
artmasına yol açmıstır. Avrupa giderek kalabalıklasırken yeni tarım alanları açılır ve bu
dönemde Avrupa’da steplerin göçebe savasçılarıyla bas edebilecek bir savasçı türü olan
bulurlar daha derin ekebilmek için, insan gücünü kullanmak zorundadırlar, öküz ve atın
boynuna ip baglarlar, hayvan enerjisinin yanı sıra rüzgar enerjisini de kullanacaklar. Avrupa
üstünlügünün çıkıs noktası zor kosullar dolayısıyla yaratma yetenegi ve adale gücünden baska
çok daha üretken enerji kaynaklarının kullanılmasıdır. Tarımda enerji kaynaklarının
kullanılmaya baslanması tarımsal üretimin artmasına gıdanın artmasına bu da nüfusun
artmasına yol açmıstır. Avrupa giderek kalabalıklasırken yeni tarım alanları açılır ve bu
dönemde Avrupa’da steplerin göçebe savasçılarıyla bas edebilecek bir savasçı türü olan
s
övalyeler ortaya çıkar. Stepler atı çok iyi kullanırlar, atın üzerinde ok ve yayı çok iyi
kullanırlar. Bu göçebeler savas sırasında hareketli olmayı saglıyor. Göçebeler yagma yapıyor
ama sövalyeler çıkınca göçebelerin üstünlügü kalkıyor. Sövalyenin çıkması için Avrupa atın
üzerinde iki elin birden kullanılması için bir sey daha kesfetmis olmalıdır. Bu alet üzengidir.
Bu sövalyeler feodalizmin temeli olacaklar. Yeni tarzda toplum siyaset ve üretim süreci
getirirler.
kullanırlar. Bu göçebeler savas sırasında hareketli olmayı saglıyor. Göçebeler yagma yapıyor
ama sövalyeler çıkınca göçebelerin üstünlügü kalkıyor. Sövalyenin çıkması için Avrupa atın
üzerinde iki elin birden kullanılması için bir sey daha kesfetmis olmalıdır. Bu alet üzengidir.
Bu sövalyeler feodalizmin temeli olacaklar. Yeni tarzda toplum siyaset ve üretim süreci
getirirler.
1-
Feodal senyor 2- Vassal 3- Serf 4- Lord
Lord-Vassal arası karsılıklı hak ve görevlere dayalı bir sistem var lord, vassalı koruyacak.
Adaleti,topragın islenmesini ürün toplanmasını saglar, vassallar arası sorunu çözer.Vassal da
karsılıgında savasçı olarak hizmet eder. Savasa giderken feodal senyorlar vassalları toplar
giderler. Bu vassallar 3 durumda vergi verirler
Lord-Vassal arası karsılıklı hak ve görevlere dayalı bir sistem var lord, vassalı koruyacak.
Adaleti,topragın islenmesini ürün toplanmasını saglar, vassallar arası sorunu çözer.Vassal da
karsılıgında savasçı olarak hizmet eder. Savasa giderken feodal senyorlar vassalları toplar
giderler. Bu vassallar 3 durumda vergi verirler
1.
Senyor evlendigi zaman
2.
Savasta esir düserse fidye olarak verir
3.
Kendine toprak mirası kalmıssa verir.
Serf Vassal arası hak ve yükümlülükler var. Serfler güvenligi saglar Vassal da üretimi saglar
Serfler güvenligi saglarlar.(yüzyıllar sonra bunların arasındaki haklar Avrupa anayasal
sisteminin temellerini olusturur)
Feodal beylerin serfler üzerinde çok büyük hakları var (ilk gece hakkı, evleniyor ilk olarak
karısıyla beraber oluyor)
987 Fransa’da feodal senyorlar aralarından birini kral seçiyorlar sen kralsın bizde vassalınız
diyorlar. Fransa’dan önce 911 de Almaya da feodal senyorlar kendi aralarında kral seçtiler
962 de Kutsal Roma Cermen imparatorlugu ortay çıktı.
Serf Vassal arası hak ve yükümlülükler var. Serfler güvenligi saglar Vassal da üretimi saglar
Serfler güvenligi saglarlar.(yüzyıllar sonra bunların arasındaki haklar Avrupa anayasal
sisteminin temellerini olusturur)
Feodal beylerin serfler üzerinde çok büyük hakları var (ilk gece hakkı, evleniyor ilk olarak
karısıyla beraber oluyor)
987 Fransa’da feodal senyorlar aralarından birini kral seçiyorlar sen kralsın bizde vassalınız
diyorlar. Fransa’dan önce 911 de Almaya da feodal senyorlar kendi aralarında kral seçtiler
962 de Kutsal Roma Cermen imparatorlugu ortay çıktı.
ngiltere de ise kral seçimle is basına gelmedi, bir dıs gücün etkisi oldu.1066’da ilk ve son kez
normanlar denen kavim tarafından isgal edildiler ve normanların seçtikleri kral oldu. Feodal
sistem böyle insa edildi. Batı Avrupa’da söz sahibi feodal beyler aristokrasi mensubular kralın
memuru degiller. Oysa doguda Osmanlıda Rusya’da, monarkın emri altındalar söz hakları
yoktur. ngiltere’de esitler arası birinci Osmanlı sultanında böyle degil. Avrupa’nın erken
gelismesinde bu etilidir.
Batı roma yıkıldıktan sonra Avrupa’da güçlü devlet yok, küçük küçük devletçikler var, bir
kral var ama pek etkisi yok. Bu devletçiklerden güvenlik saglanınca ticaret gelismis bu da
tüccar kentlerini ortaya çıkaracak kentler zaten tüccarlar tarafından kurulmustur, kent
sayısının artması gıda ihtiyacını arttırmıs olabilir. Bu ihtiyaçlar tarım alanlarını genisleterek
karsılanmalıdır bu gündeme gelir konusunu getirmektedir, bunların nasıl genisletilecegi
gündeme gelir, topragı serfler isletir, bulundugu topragı terk edemez dolayısıyla bu serflik
bagı kurulur.17.yy.da serflik bagı bütün Avrupa’da tamamen kalkar.15.yy.da özgür köylülük
gündeme geliyor.
Avrupa bu dönemde siyasal iktidara sahip olmak isteyen degisik siyasal birimlerin
çatısmasına sahne olmaktadır. Hıristiyanlık bunların içindedir (Kutsal Roma Cermen).
Monarsilerde diger taraftan. Kral tek söz sahibi ben olmalıyım diyor. Feodal prenslikler
çatısmaya giremem diyorlar, tüccar kentlerde bu 4’lü çatısmanın içerisindeler. Kutsal Roma
Cermen imparatorlugu mirası üzerinde Almanya ve talya’da kent devletler var bunlar bu
siyasal çatısmanın ilk baslarında ulusal monarsiyi, monark’ı destekliyor.
15.yy.da bu ulusal monarsiler kültürel ve ekonomik bakımdan ilerlerken feodal prensler
gerilerler, zenginlikleri var ve kültür alanında ilerliyor, bu dönemde özellikle talyan kent
devletlerinden baslayıp Avrupa’ya ilerleyen Rönesans hareketi Avrupa’nın kültürünü
degistirecek.Venedik Ceneviz deniz üstünden ticaret üstünlügü getirmis. Okyanusa dogru
açılmaya baslayacaklar, Rönesans neden bu kent devletlerinde ortaya çıkmıs olabilir; parayla
ilgisi vardır, talya’da ki ünlü ressamlar ticaretle ugrasıyorlar, bu onlara baska kültürleri
tanıma fırsatı veriyor böylece laik bir yasam biçimi gelisiyor. Rönesans ilginin bu dünyaya
dönmesini sagıyor, Rönesans tan önce konu sadece ilahiyat. Rönesans la beraber ilgi bu
dünyaya yöneliyor, yeryüzü arastırılmaya deger görülüyor.Yeryüzüne iliskin bilimsel bilgiye
ihtiyaç duyuyorlar. Dünyanın bilimsel bilgisine sahip olmak lazım, insan güçlüdür ve
bununla bir seyler elde edebilir anlayısı çıkıyor.öncesinde insan zayıftır, öte dünyayı garanti
altına almak için çabalar, kilise dogmaları egemendir.
Kamuya hizmet anlayısı gelisiyor,bireyin önemi artıyor, birey anlayısı gelisiyor, demokrasiye
dogru ilerleme var bireyin degeri artıyor.15.yy.da Rönesanssı tamlayan akım; dini toplumsal
normanlar denen kavim tarafından isgal edildiler ve normanların seçtikleri kral oldu. Feodal
sistem böyle insa edildi. Batı Avrupa’da söz sahibi feodal beyler aristokrasi mensubular kralın
memuru degiller. Oysa doguda Osmanlıda Rusya’da, monarkın emri altındalar söz hakları
yoktur. ngiltere’de esitler arası birinci Osmanlı sultanında böyle degil. Avrupa’nın erken
gelismesinde bu etilidir.
Batı roma yıkıldıktan sonra Avrupa’da güçlü devlet yok, küçük küçük devletçikler var, bir
kral var ama pek etkisi yok. Bu devletçiklerden güvenlik saglanınca ticaret gelismis bu da
tüccar kentlerini ortaya çıkaracak kentler zaten tüccarlar tarafından kurulmustur, kent
sayısının artması gıda ihtiyacını arttırmıs olabilir. Bu ihtiyaçlar tarım alanlarını genisleterek
karsılanmalıdır bu gündeme gelir konusunu getirmektedir, bunların nasıl genisletilecegi
gündeme gelir, topragı serfler isletir, bulundugu topragı terk edemez dolayısıyla bu serflik
bagı kurulur.17.yy.da serflik bagı bütün Avrupa’da tamamen kalkar.15.yy.da özgür köylülük
gündeme geliyor.
Avrupa bu dönemde siyasal iktidara sahip olmak isteyen degisik siyasal birimlerin
çatısmasına sahne olmaktadır. Hıristiyanlık bunların içindedir (Kutsal Roma Cermen).
Monarsilerde diger taraftan. Kral tek söz sahibi ben olmalıyım diyor. Feodal prenslikler
çatısmaya giremem diyorlar, tüccar kentlerde bu 4’lü çatısmanın içerisindeler. Kutsal Roma
Cermen imparatorlugu mirası üzerinde Almanya ve talya’da kent devletler var bunlar bu
siyasal çatısmanın ilk baslarında ulusal monarsiyi, monark’ı destekliyor.
15.yy.da bu ulusal monarsiler kültürel ve ekonomik bakımdan ilerlerken feodal prensler
gerilerler, zenginlikleri var ve kültür alanında ilerliyor, bu dönemde özellikle talyan kent
devletlerinden baslayıp Avrupa’ya ilerleyen Rönesans hareketi Avrupa’nın kültürünü
degistirecek.Venedik Ceneviz deniz üstünden ticaret üstünlügü getirmis. Okyanusa dogru
açılmaya baslayacaklar, Rönesans neden bu kent devletlerinde ortaya çıkmıs olabilir; parayla
ilgisi vardır, talya’da ki ünlü ressamlar ticaretle ugrasıyorlar, bu onlara baska kültürleri
tanıma fırsatı veriyor böylece laik bir yasam biçimi gelisiyor. Rönesans ilginin bu dünyaya
dönmesini sagıyor, Rönesans tan önce konu sadece ilahiyat. Rönesans la beraber ilgi bu
dünyaya yöneliyor, yeryüzü arastırılmaya deger görülüyor.Yeryüzüne iliskin bilimsel bilgiye
ihtiyaç duyuyorlar. Dünyanın bilimsel bilgisine sahip olmak lazım, insan güçlüdür ve
bununla bir seyler elde edebilir anlayısı çıkıyor.öncesinde insan zayıftır, öte dünyayı garanti
altına almak için çabalar, kilise dogmaları egemendir.
Kamuya hizmet anlayısı gelisiyor,bireyin önemi artıyor, birey anlayısı gelisiyor, demokrasiye
dogru ilerleme var bireyin degeri artıyor.15.yy.da Rönesanssı tamlayan akım; dini toplumsal
ve özellikle siyasal hayattan çıkaran reformasyon denen hareket geli
siyor. Ruhani otoritenin
yerine dünyevi otorite egemen olmaya baslıyor. Reformla birlikte kilisenin dünyevi
üzerindeki etkisi gidiyor.
Monarklar kutsal roma imparatorun karsı savasıyorlar, kendi ülkelerinde tek söz sahibi olmak
istiyorlar dolayısıyla papanın gücünü kırmak istiyorlar, papa kutsal roma Cermen i
destekliyor.
Sade vatandas monarkın aksine kiliseyi çok güçlü görmüyor buna karsı çıkıyor, daha güçlü
olmasını istiyor. Sade vatandas aristokrasinin kendini ezdigini ve kilisenin kendisini
korumasını bekliyor, ama zaten kendiside feodal senyore dönüsmüstür.
Monarklar papaya giden parayı istiyor kral neden para ülke dısına gitsin bize gelsin diyor,
kilisenin ülke içindeki büyük topraklarına el koymak istiyorlar. Papanın gücünü kırıp siyasal
otoriteyi güçlendirmek giden maddi kaynakları kendilerine aktarmak için reform pesindeler.
Halk ezilmisliklere karsı kilisenin müdahalesini istiyor kilise içindeki reform yanlıları
düsünüyorlar Hıristiyanlıgın dogru özüne dönmesi gibi hedefleri var.
Ulusal monarsilerin yapacagı ilk is ulusal kiliseler kurarak papanın kendi üzerindeki etkilerini
kırmak olacak.
Bu dörtlü siyasi birim arasındaki rekabetten galip çıkanlar monarklardır, pupanın etkisini
kıracaklardır.
Almanya’da bir akım çıkar bu akım kiliseyi düzeltmek degil yeniden kurmak
amacındadır.prenslerde dünyevi otoriteye vurgu yaparlar, yeni bir mezhep olusur:
Protestanlık, sviçre’de de Calvenizm çıkar.
Almanya’da bazı prensler Protestan olurken bazıları Katolik, Kutsal Roma Cermen
imparatorluguna baglılıgı sürdürür, bu dönemde ncil çevrilince, diger dinlerde hızla kendi
kutsal kitaplarını kendi dillerine çevireceklerdir.
Protestan prensler Katolik Roma’ya karsı birlesirler, amaçları: Bagımsızlıklarını ilan etmek
için, Kutsal Roma Cermen onların üzerinde hak iddia ediyor. Katolik Fransa Katolikleri
Kutsal Roma Cermeni destekleyecegi yerde Protestan alman prensleri destekler bunun sebebi:
Fransa’da monark çıkıp ulusal birligi saglıyor ve Fransa Almanya’da ki küçük devletçiklerin
birlesmesinden yana degil bölünmüslük isine geliyor böylece karsısına güçlü bir rakip
olmamıs oluyor.
Almanya’nın küçük devletlere bölünmüs yapısı 19.yy çeyregine kadar devam eder1546’da
Protestan Alman prenslikler Kutsal Roma Cermen imparatorlugu 5. Charles ve yanında yer
alan Katolik alman prensliklere karsı savasa girisirler, bu bir tür iç savas olur.1555’de
Augsburg barısı ile sona erer bu bir Protestan basarısıdır. Her devletin kendi dinini belirleme
hakkı verilmistir, birbirlerine karısmayacaklardır.bu barısla Almanya’nın bölünmüslügü
onaylanmıs olur.
Bu arada kilise içinde reform yanlılarından bir tarikat çıkar Cizvit tarikatı.16.yy.da egitim
sistemi gelismis katı kuralları olan misyoner faaliyetlerde adını duyurmus bir tarikattır.
Bu dönemde papanın dünyevi otoritesi kırılmıs laik bir anlayıs gelismis.Avrupa’da bir yandan
Hıristiyan diger yandan Helen kültürü etkili, buda ortaya bir çesitlilik ve beraberinde
yaratıcılık saglayacaktır ve Rönesans ortaya çıkmıstır. 1500’den baslayıp bugüne gelen bir
üstünlük saglayacaktır, uygarlıgın globallesmeye basladıgı dönemdir.
1500-1700 batının okyanuslara hakim oldugu bir dönemdir.bu dönemin özellikleri:
yerine dünyevi otorite egemen olmaya baslıyor. Reformla birlikte kilisenin dünyevi
üzerindeki etkisi gidiyor.
Monarklar kutsal roma imparatorun karsı savasıyorlar, kendi ülkelerinde tek söz sahibi olmak
istiyorlar dolayısıyla papanın gücünü kırmak istiyorlar, papa kutsal roma Cermen i
destekliyor.
Sade vatandas monarkın aksine kiliseyi çok güçlü görmüyor buna karsı çıkıyor, daha güçlü
olmasını istiyor. Sade vatandas aristokrasinin kendini ezdigini ve kilisenin kendisini
korumasını bekliyor, ama zaten kendiside feodal senyore dönüsmüstür.
Monarklar papaya giden parayı istiyor kral neden para ülke dısına gitsin bize gelsin diyor,
kilisenin ülke içindeki büyük topraklarına el koymak istiyorlar. Papanın gücünü kırıp siyasal
otoriteyi güçlendirmek giden maddi kaynakları kendilerine aktarmak için reform pesindeler.
Halk ezilmisliklere karsı kilisenin müdahalesini istiyor kilise içindeki reform yanlıları
düsünüyorlar Hıristiyanlıgın dogru özüne dönmesi gibi hedefleri var.
Ulusal monarsilerin yapacagı ilk is ulusal kiliseler kurarak papanın kendi üzerindeki etkilerini
kırmak olacak.
Bu dörtlü siyasi birim arasındaki rekabetten galip çıkanlar monarklardır, pupanın etkisini
kıracaklardır.
Almanya’da bir akım çıkar bu akım kiliseyi düzeltmek degil yeniden kurmak
amacındadır.prenslerde dünyevi otoriteye vurgu yaparlar, yeni bir mezhep olusur:
Protestanlık, sviçre’de de Calvenizm çıkar.
Almanya’da bazı prensler Protestan olurken bazıları Katolik, Kutsal Roma Cermen
imparatorluguna baglılıgı sürdürür, bu dönemde ncil çevrilince, diger dinlerde hızla kendi
kutsal kitaplarını kendi dillerine çevireceklerdir.
Protestan prensler Katolik Roma’ya karsı birlesirler, amaçları: Bagımsızlıklarını ilan etmek
için, Kutsal Roma Cermen onların üzerinde hak iddia ediyor. Katolik Fransa Katolikleri
Kutsal Roma Cermeni destekleyecegi yerde Protestan alman prensleri destekler bunun sebebi:
Fransa’da monark çıkıp ulusal birligi saglıyor ve Fransa Almanya’da ki küçük devletçiklerin
birlesmesinden yana degil bölünmüslük isine geliyor böylece karsısına güçlü bir rakip
olmamıs oluyor.
Almanya’nın küçük devletlere bölünmüs yapısı 19.yy çeyregine kadar devam eder1546’da
Protestan Alman prenslikler Kutsal Roma Cermen imparatorlugu 5. Charles ve yanında yer
alan Katolik alman prensliklere karsı savasa girisirler, bu bir tür iç savas olur.1555’de
Augsburg barısı ile sona erer bu bir Protestan basarısıdır. Her devletin kendi dinini belirleme
hakkı verilmistir, birbirlerine karısmayacaklardır.bu barısla Almanya’nın bölünmüslügü
onaylanmıs olur.
Bu arada kilise içinde reform yanlılarından bir tarikat çıkar Cizvit tarikatı.16.yy.da egitim
sistemi gelismis katı kuralları olan misyoner faaliyetlerde adını duyurmus bir tarikattır.
Bu dönemde papanın dünyevi otoritesi kırılmıs laik bir anlayıs gelismis.Avrupa’da bir yandan
Hıristiyan diger yandan Helen kültürü etkili, buda ortaya bir çesitlilik ve beraberinde
yaratıcılık saglayacaktır ve Rönesans ortaya çıkmıstır. 1500’den baslayıp bugüne gelen bir
üstünlük saglayacaktır, uygarlıgın globallesmeye basladıgı dönemdir.
1500-1700 batının okyanuslara hakim oldugu bir dönemdir.bu dönemin özellikleri:
Bu dönemde global eylemde bulunulabiliyor okyanuslara hakim olmasından dolayı.
Bagımsızlık düsüncesi ve bu dönemle beraber milliyetçilik düsüncesi gelisir.
Batı okyanuslara açılıyor. Atlantik’in kıyısındaki devlet Portekiz ve spanya. Portekiz atesli
silahlar ve deniz gücünü kullanarak ilk sömürge imparatorlugunu kuran ülkedir. Yayıldıgı
alanlarda halk atesli silahlardan bir haber, ilk denizasırı sömürgeye sahiptir, Portekiz
kendisinin dogusuna gider. spanya’da Portekiz’in dogudaki üstünlügünü dengelemek için
Batı okyanuslara açılıyor. Atlantik’in kıyısındaki devlet Portekiz ve spanya. Portekiz atesli
silahlar ve deniz gücünü kullanarak ilk sömürge imparatorlugunu kuran ülkedir. Yayıldıgı
alanlarda halk atesli silahlardan bir haber, ilk denizasırı sömürgeye sahiptir, Portekiz
kendisinin dogusuna gider. spanya’da Portekiz’in dogudaki üstünlügünü dengelemek için
batıya yönelir ve Amerika’yı fethederler
spanyol fetihlerdir.1494’te Amerika kıtası
kesfedilir.
2 sene sonra spanya ve Portekiz aralarında anlasıp 2 ye bölmeye karar verirler kendi
paylarına düseni sömürelim diyorlar. Dünyayı etki alanlarına ayırıyorlar, bu arada spanya da
kral tahtan çekilmistir. spanyayı Flip’e bırakın der.
Hollanda ve ngiltere devreye girer ispanyanın denizlerdeki üstünlügü sona erer. Bu yeni
kıtanın kesfi ngiltere siyasetinde bir takım sonuçlar dogurur. Avrupa’ya altın ve gümüs akısı
baslamıs yani fiyatlar artar, fiyat artısı da ülkede mali bunalımı getirmistir. Bu da bir siyasi
bunalıma yol açar. Amerika’nın kesfi degerli maden akısı fiyat yükselisi mali kriz çıkmasına
Avrupa’da siyasi krize yol açar. ngiltere ve Fransa’da sonuçları farklıdır. ngiltere’de
parlamento güçlenir. Fransa’da ise monark güçlenmistir.
17.yy.da bütün Avrupa ülkelerinde parlamento zaferi gelecek olan iç savas kralı yargılarlar
ve idam ederler.
Bu mali kriz Avrupa’da bir iktisadi politikanın yürürlüge girmesine neden olur:
kesfedilir.
2 sene sonra spanya ve Portekiz aralarında anlasıp 2 ye bölmeye karar verirler kendi
paylarına düseni sömürelim diyorlar. Dünyayı etki alanlarına ayırıyorlar, bu arada spanya da
kral tahtan çekilmistir. spanyayı Flip’e bırakın der.
Hollanda ve ngiltere devreye girer ispanyanın denizlerdeki üstünlügü sona erer. Bu yeni
kıtanın kesfi ngiltere siyasetinde bir takım sonuçlar dogurur. Avrupa’ya altın ve gümüs akısı
baslamıs yani fiyatlar artar, fiyat artısı da ülkede mali bunalımı getirmistir. Bu da bir siyasi
bunalıma yol açar. Amerika’nın kesfi degerli maden akısı fiyat yükselisi mali kriz çıkmasına
Avrupa’da siyasi krize yol açar. ngiltere ve Fransa’da sonuçları farklıdır. ngiltere’de
parlamento güçlenir. Fransa’da ise monark güçlenmistir.
17.yy.da bütün Avrupa ülkelerinde parlamento zaferi gelecek olan iç savas kralı yargılarlar
ve idam ederler.
Bu mali kriz Avrupa’da bir iktisadi politikanın yürürlüge girmesine neden olur:
Merkantilizm;
“altın stoku ne kadar çok olursa o kadar güçlüyüz”mamul mal ihracatını
arttırıp ithalatı kısarak ülkedeki altın stogunu arttırmak, giderek ulusal monarsiler güçleniyor.
Güçlü ve sürekli ordu beslemenin yolu açılmıstır, monarklar güçlenecek ve ulus devlet
anlayısı gelisecek.
Savas teknolojisindeki gelisme ve topun yaygın kullanımı feodal devletlerdeki sövalyelerle
kent devletlerinin sonu olmustur.
Monarklar savası kazanır, ne feodal ne kent devleti anlayısı nede Kutsal Roma Cermen
evrensel devlet anlayısı hakim olmayacaktır ikisinin ortasında bir ulusal devlet biçimi
çıkacaktır. Bu ulusal devletler yerellik ve evrensellik arasında bir devlettir.
Bu ulusallık burjuvazinin isine gelir, bu yapının ayakta tutulması için milliyetçilik
gelisir,ulusal devletten ulus devletine geçilir.
arttırıp ithalatı kısarak ülkedeki altın stogunu arttırmak, giderek ulusal monarsiler güçleniyor.
Güçlü ve sürekli ordu beslemenin yolu açılmıstır, monarklar güçlenecek ve ulus devlet
anlayısı gelisecek.
Savas teknolojisindeki gelisme ve topun yaygın kullanımı feodal devletlerdeki sövalyelerle
kent devletlerinin sonu olmustur.
Monarklar savası kazanır, ne feodal ne kent devleti anlayısı nede Kutsal Roma Cermen
evrensel devlet anlayısı hakim olmayacaktır ikisinin ortasında bir ulusal devlet biçimi
çıkacaktır. Bu ulusal devletler yerellik ve evrensellik arasında bir devlettir.
Bu ulusallık burjuvazinin isine gelir, bu yapının ayakta tutulması için milliyetçilik
gelisir,ulusal devletten ulus devletine geçilir.
Ba
sat güç kavramı
Bu kurala göre her yüzyılda bir devlet dünyanın egemeni olur ve egemen olabilmesi için
okyanusa hakim olmalı ba
okyanusa hakim olmalı ba
ska bir devlet meydan okumalı ve bunların çatısmasından baska bir
devlet güçlenecektir.
Buna göre 16.yy.da Portekiz ve ispanya basat güce sahiptir
17.yy.da Hollanda, 18.yy da Fransa’nın19.yy.da ngiltere’nin 20. yy da ABD’nin olacaktır.
devlet güçlenecektir.
Buna göre 16.yy.da Portekiz ve ispanya basat güce sahiptir
17.yy.da Hollanda, 18.yy da Fransa’nın19.yy.da ngiltere’nin 20. yy da ABD’nin olacaktır.
ngiltere meydan okuyor Almanya ikisinin çatısmasından ABD çıkıyor. Osmanlı bu basat güç
içinde degerlendiremez çünkü okyanuslara hakim olma sartı vardır.
içinde degerlendiremez çünkü okyanuslara hakim olma sartı vardır.
1-
Kutsal Roma Cermen imparatorlugu
2-
Ulusal monarsiler
3-
Feodal beyler (prensler)
4-
Kent devletleri
bunlar arasındaki siyasi iktidar çatısmasından ulusal monarsiler galip gelmistir.
Fransa’da 4. Henry (16. yy da) monarsi otoritesini arttırır. Devlet Katolik kalmakla beraber
devletin çıkarları papalıktan ayrı düsünülür. Fransa’da monark ruhani otoriteyi kendine
baglar.
Henry den sonra 13. Louis’in saltanatında;
Richeliev denilen basbakan merkezi mutlak monarsiyi kurmayı basarır. Derebeylerin gücünü
kaldırmıstır.
1555 Augsburg barısı ile her devlet kendi tebasının dinini belirleyebilecekti, devletler
birbirlerine karısmayacaklardı. Devlet Protestan ise tebaası da Protestan olacaktı, bu yavas
bunlar arasındaki siyasi iktidar çatısmasından ulusal monarsiler galip gelmistir.
Fransa’da 4. Henry (16. yy da) monarsi otoritesini arttırır. Devlet Katolik kalmakla beraber
devletin çıkarları papalıktan ayrı düsünülür. Fransa’da monark ruhani otoriteyi kendine
baglar.
Henry den sonra 13. Louis’in saltanatında;
Richeliev denilen basbakan merkezi mutlak monarsiyi kurmayı basarır. Derebeylerin gücünü
kaldırmıstır.
1555 Augsburg barısı ile her devlet kendi tebasının dinini belirleyebilecekti, devletler
birbirlerine karısmayacaklardı. Devlet Protestan ise tebaası da Protestan olacaktı, bu yavas
yava
s bozulmaya baslar.
1608’de Protestan prensler birle
sirler 1609’da buna karsılık Katolik Alman prensler
birlesirler. Devletler arası din etkili bir faktördür.
1618-1648 arasında süren 30 yıl savasları baslar. Önemli sonuçları vardır;
birlesirler. Devletler arası din etkili bir faktördür.
1618-1648 arasında süren 30 yıl savasları baslar. Önemli sonuçları vardır;
Protestanlık-Katoliklik üzerinden gelisen bir Alman iç savasıdır.
Siyasi varlıgını, birligini korumak, sürdürmek isteyen Kutsal Roma Cermen
imparatorlugu ile bagımsızlıgını korumak isteyen Alman prenslikler arsında bir iç
savastır
imparatorlugu ile bagımsızlıgını korumak isteyen Alman prenslikler arsında bir iç
savastır
Fransa ile Habsburg spanya ile Hollanda ve sveç, Danimarka, Transilvanya’nın dahil
oldugu Alman toplumu üzerinde süren bir savas.
bu savas 1648 de Westphalie barısı ile sona erer. Bu barıs önemlidir, uluslararası açıdan
önem tasır;
bir konferans sonrasında yapılır, bu yapılan ilk büyük konferanstır. Devlet, savas, iktidar
sorunlarının tartısıldıgı laik bir konferanstır, papanın temsilcisi bulunuyor ama bu anlasma
papaya imzalatılmıyor. Bu papanın etkisinin kırıldıgının bir göstergesidir, dolayısıyla kilise
gücü sınırlandırılmıs oluyor.1555 Augsburg barısının hükümleri teyit edilir.devletler
birbirlerinin dinine karısmazlar, Katolik, Protestan ve Calvenizm geçerli mezhep olarak kabul
edilir. Bu konferansla Kutsal Roma Cermen imparatorlugu çöküntüye ugramıstır, Hollanda ve
oldugu Alman toplumu üzerinde süren bir savas.
bu savas 1648 de Westphalie barısı ile sona erer. Bu barıs önemlidir, uluslararası açıdan
önem tasır;
bir konferans sonrasında yapılır, bu yapılan ilk büyük konferanstır. Devlet, savas, iktidar
sorunlarının tartısıldıgı laik bir konferanstır, papanın temsilcisi bulunuyor ama bu anlasma
papaya imzalatılmıyor. Bu papanın etkisinin kırıldıgının bir göstergesidir, dolayısıyla kilise
gücü sınırlandırılmıs oluyor.1555 Augsburg barısının hükümleri teyit edilir.devletler
birbirlerinin dinine karısmazlar, Katolik, Protestan ve Calvenizm geçerli mezhep olarak kabul
edilir. Bu konferansla Kutsal Roma Cermen imparatorlugu çöküntüye ugramıstır, Hollanda ve
sviçre üzerinde söz hakkı yoktur. 300 Alman devleti siyasi birim haline gelmistir, Kutsal
Roma Cermen imparatorlugu bu 300 devletin rızası olmadan vergi ve asker toplayamayacak,
kanun koyamayacak,savas ilan edemeyecek, barıs anlasması yapamayacaktır, bunları kabul
eder.
Bu konferansı bu kadar önemli kılan özelligi; belirli kurallara göre hareket eder ve aralarında
düzenli iliskiler bulunan bütünün yani uluslar arası sistemin baslangıcı sayılır. Bugünkü
uluslar arası sistemin ilk temellerinin atıldıgı yerdir.
Mutlak monarsiyi kuran bir devlet olan Fransa yükselmeye baslayacaktır, kendi içinde
feodal karısıklıga son vermistir.14. Louis Fransa’yı dünyanın en güçlü devleti haline
getirecektir. 4 yasında tahta çıkar 76 yasına kadar 72 yıl süren bir saltanat sürer. Fransa’yı
Avrupa’nın en güçlü devleti haline getirecektir. Daha iktidarının basında 1648’de Fransız
soyluları ayaklanırlar, mutlak monarsiye karsı ayaklanırlar, soylular krala karsı hak
sahibiyken kral bunların üzerinde hak sahibidir, ayaklanırlar ve spanya’yı Fransa’ya davet
ederler. “Evrensel soylular dayanısması” anlayısı var, buna karsı burjuvazi ve köylüler
aristokrasi yanına yer almayarak kralın yanında yer alırlar, dolayısıyla “evrensel soylular
dayanısması” yerine bir baska düsünce “Milliyetçilik” egemen olmaya baslar, kendi
krallarının yanına yer alıyorlar.
14. Louis orduyu disiplin altına alır, hanedana baglı bir ordu kurar, hanedan iktidarı elinde
bulunduran sülaledir. (boubon losi sülalesi hanedandır). Soyluların bütün üstünlüklerine son
vermis olur.
14. Louis ülkede mutlak hakimiyet kurunca doguya ve batıya yayılma planlarına geçer.
Doguda Almanya’ya dogru rem bölgesini hedef alır, batıda ise spanya Hollanda hedef alır.
Tüm spanyol topraklarına miras yoluyla sahip olmak gibi bir rüyası vardır, spanya ve
Fransa’yı birlestirmek gibi bir hedefi vardır. Fransa’yı denizlerde hakim kılmak, Avrupa’da
Amerika kıtasında üstün, hakim kılma hedefi vardır.
Fransa’nın çok güçlenmesi güç dengesini sarsar, diger devletlerde Fransa’ya karsı birlesirler
amaçları Fransa’nın gücünü biraz kırarak güç dengesini sarsmasını engellemektir.
Güç dengesinin 2 anlamı vardır;
Roma Cermen imparatorlugu bu 300 devletin rızası olmadan vergi ve asker toplayamayacak,
kanun koyamayacak,savas ilan edemeyecek, barıs anlasması yapamayacaktır, bunları kabul
eder.
Bu konferansı bu kadar önemli kılan özelligi; belirli kurallara göre hareket eder ve aralarında
düzenli iliskiler bulunan bütünün yani uluslar arası sistemin baslangıcı sayılır. Bugünkü
uluslar arası sistemin ilk temellerinin atıldıgı yerdir.
Mutlak monarsiyi kuran bir devlet olan Fransa yükselmeye baslayacaktır, kendi içinde
feodal karısıklıga son vermistir.14. Louis Fransa’yı dünyanın en güçlü devleti haline
getirecektir. 4 yasında tahta çıkar 76 yasına kadar 72 yıl süren bir saltanat sürer. Fransa’yı
Avrupa’nın en güçlü devleti haline getirecektir. Daha iktidarının basında 1648’de Fransız
soyluları ayaklanırlar, mutlak monarsiye karsı ayaklanırlar, soylular krala karsı hak
sahibiyken kral bunların üzerinde hak sahibidir, ayaklanırlar ve spanya’yı Fransa’ya davet
ederler. “Evrensel soylular dayanısması” anlayısı var, buna karsı burjuvazi ve köylüler
aristokrasi yanına yer almayarak kralın yanında yer alırlar, dolayısıyla “evrensel soylular
dayanısması” yerine bir baska düsünce “Milliyetçilik” egemen olmaya baslar, kendi
krallarının yanına yer alıyorlar.
14. Louis orduyu disiplin altına alır, hanedana baglı bir ordu kurar, hanedan iktidarı elinde
bulunduran sülaledir. (boubon losi sülalesi hanedandır). Soyluların bütün üstünlüklerine son
vermis olur.
14. Louis ülkede mutlak hakimiyet kurunca doguya ve batıya yayılma planlarına geçer.
Doguda Almanya’ya dogru rem bölgesini hedef alır, batıda ise spanya Hollanda hedef alır.
Tüm spanyol topraklarına miras yoluyla sahip olmak gibi bir rüyası vardır, spanya ve
Fransa’yı birlestirmek gibi bir hedefi vardır. Fransa’yı denizlerde hakim kılmak, Avrupa’da
Amerika kıtasında üstün, hakim kılma hedefi vardır.
Fransa’nın çok güçlenmesi güç dengesini sarsar, diger devletlerde Fransa’ya karsı birlesirler
amaçları Fransa’nın gücünü biraz kırarak güç dengesini sarsmasını engellemektir.
Güç dengesinin 2 anlamı vardır;
1.anlamı,
gücün farklı devletler arasında dagıldıgı bir ortam.
2.anlamı,
dengenin bozulması durumunda güç dengesini bozan devlete karsı bir koalisyon
olusturmak. Amaç o devleti yok etmek degildir, dengeyi yeniden kurmak için birlesip o
devleti zayıflatmaktır.
1679 da 14. Louis Alsas-Loren’e, Almanya - Fransa arasındaki bölgeye sızmaya baslar. Bu
bölgede maden yatakları vardır.
Fransa çok güçlenmistir.1686’da Katolik Fransa’ya karsı Katolik ve Protestan düsmanları
birlesirler, mücadeleye karar verirler. Baslarında Kutsal Roma Cermen imparatorlugu,
olusturmak. Amaç o devleti yok etmek degildir, dengeyi yeniden kurmak için birlesip o
devleti zayıflatmaktır.
1679 da 14. Louis Alsas-Loren’e, Almanya - Fransa arasındaki bölgeye sızmaya baslar. Bu
bölgede maden yatakları vardır.
Fransa çok güçlenmistir.1686’da Katolik Fransa’ya karsı Katolik ve Protestan düsmanları
birlesirler, mücadeleye karar verirler. Baslarında Kutsal Roma Cermen imparatorlugu,
spanya, Hollanda, balvedao ve Saksonya yer alır.1688’de savas patlar 1697’de barıs
anla
sması ile sona erer.habsburglar bir kolu olan spanya’da habsburgların basında olan
spanya kralı 2. Charles’ın vasiyeti; ölünce spanya topakları 14. Louis in torununa kalır
ancak tahtlar birlesmeyecekler, 2 ayrı krallık olarak kalacaklardır, Louis kabul etmezse
habsburg imparatorunun torununa kalacaktır. Ve 1700’de ölür 14. Louis kabul eder ve bundan
sonra kıyamet kopar. Fransa’nın spanya’yı da alması çok daha fazla güce kavusmasına neden
olur ve diger devletler paniklerler.
1701-1713 arası spanya Veraset Savasları söz konusu olur. Bu savasın özellikleri:
ancak tahtlar birlesmeyecekler, 2 ayrı krallık olarak kalacaklardır, Louis kabul etmezse
habsburg imparatorunun torununa kalacaktır. Ve 1700’de ölür 14. Louis kabul eder ve bundan
sonra kıyamet kopar. Fransa’nın spanya’yı da alması çok daha fazla güce kavusmasına neden
olur ve diger devletler paniklerler.
1701-1713 arası spanya Veraset Savasları söz konusu olur. Bu savasın özellikleri:
1-
18.yy.da olacak olan savasların tipik özelligini yansıtır, profesyonel ordular tarafından
yapılır
yapılır
2-
Dinin çok az rol oynadıgı ilk büyük çaplı savastır. Asıl neden olarak deniz gücünü ele
geçirmek gösterilir.
geçirmek gösterilir.
3-
Dünya savası denilebilecek ilk savastır
ngiltere, Kutsal Roma Cermen imparatorlugu ve buna baglı devletler, Hollanda, Portekiz,
birlesip Fransa’ya karsı yeniden güç dengesinin saglanması için savasırlar.
1713’te Utrecht barısı ile sona erer, asıl konu spanyanın paylasılmasıdır. ngiltere savasla
Cebeli Tarık Bogazını ve Savua’yı ele geçirir.
Fransa’nın gücünü kırmıslardır.14. kral Louis’in torunu spanya tahtına geçmistir 1931’de
cumhuriyet kuruluna kadar spanya’yı yönetecektir.
Fransa Kuzey Amerika’da ve Kanada’da 2 önemli toprak parçasını ngiltere’ye vermek
zorunda kalır. Fransız etkisi sınırlandırılır.
birlesip Fransa’ya karsı yeniden güç dengesinin saglanması için savasırlar.
1713’te Utrecht barısı ile sona erer, asıl konu spanyanın paylasılmasıdır. ngiltere savasla
Cebeli Tarık Bogazını ve Savua’yı ele geçirir.
Fransa’nın gücünü kırmıslardır.14. kral Louis’in torunu spanya tahtına geçmistir 1931’de
cumhuriyet kuruluna kadar spanya’yı yönetecektir.
Fransa Kuzey Amerika’da ve Kanada’da 2 önemli toprak parçasını ngiltere’ye vermek
zorunda kalır. Fransız etkisi sınırlandırılır.
Bu Utrecht barı
sının önemi ;
2 küçük devlet Avrupa siyasetinde yükselecekler. Savua ve Brandenburg locaları
Savua, Piyemento 10.yy ın ikinci yarısında
Savua, Piyemento 10.yy ın ikinci yarısında
talyan birligini saglar.
Brandenburg Prusya 19.yy ın ikinci yarısında alman birligini saglar
Bu barıs Westphalia daha çok bugünkü uluslar arası sistemin kuruldugu barıs anlasması
sayılır.
2 devlet güçlü kalmıstır Fransa ve ngiltere
Brandenburg Prusya 19.yy ın ikinci yarısında alman birligini saglar
Bu barıs Westphalia daha çok bugünkü uluslar arası sistemin kuruldugu barıs anlasması
sayılır.
2 devlet güçlü kalmıstır Fransa ve ngiltere
spanya veraset savası sonrası ngiltere büyümeye baslar 19.yy da dünyanın günes batmayan
imparatorlugu olur.
imparatorlugu olur.
ngiltere’nin iç yapısında ngiliz parlamenter hukukun nasıl gelistigine bakacagız; monarsi
vardır, Avrupa’da her monarside halkın seçtigi meclisler vardır, ngiliz parlamentosunu
digerlerinden ayıran yönler;
vardır, Avrupa’da her monarside halkın seçtigi meclisler vardır, ngiliz parlamentosunu
digerlerinden ayıran yönler;
Belirli temel ve evrensel hakları içeren belgeler var, bu parlamentoyu güçlü kılıyor
Parlamento yalnız toprak sahibi sövalyeleri içermiyor, seçimle gelmis kentliler ve
burjuvalarda vardır
burjuvalarda vardır
ngiliz parlamentosunda hemen tüm üyeler mal, mülk sahibi sınıflardan geliyor,
dolayısıyla vergi arttırılması tepkiye yol açıyor.
dolayısıyla vergi arttırılması tepkiye yol açıyor.
Tüm ülke için tek bir parti var, muhalefetin tek bir odakta merkezlesmesine yol açıyor,
daha güçlü bir muhalefet doguyor.
daha güçlü bir muhalefet doguyor.
Hem soylular hem de sıradan halk temsil ediliyor.
Kıta Avrupalıların parlamentosundan farklı olarak din adamlarına yer verilmiyor
ngiltere’de 1295’te Magna Carta imzalanır ve kralın haklarına kısıtlamalar getirilmis olur.
Soylular kral karsısında güçlenirler. ngiltere Kıta Avrupa’sını yıpratan din savaslarına sahne
olmaz 1625-1649;
1. Charles zamanında bir iç savas çıkacaktır çünkü ngiltere kralı parlamentoya
danısmadan Fransa ve spanya’ya savas ilan eder savas demek masraf demektir. Parlamentoda
1628 Haklar bildirgesini ilan eder, kral hiç kimseye yargılanmaksızın ceza veremez, halka
karsı orduyu kullanamaz.
1629 da 1. Charles parlamentoyu fesheder, 11 sene boyunca toplamaz.
1640’da yeniden toplantıya çagırır, para lazımdır ve parayı vergilerden saglama amacındadır,
bunun için vergi toplar vergi için parlamentonun onayını alacaktır. Parlamento toplanınca
kralın bakanlarından birini yargılar ve ölüm cezası verir, kral bunun karsısında baskıyı
arttıracaktır.artırınca 1642 yılında Oliver Cromwell halktan topladıgı orduyla krala savas ilan
edince iç savas baslar galip olanlar parlamento güçleridir. ngiliz parlamentosu dünya
tarihinde bir ilki gerçeklestirir; kral vatana ihanetten yargılanır ve ölüm cezası alır ve ngiltere
cumhuriyeti kurulur. Cromwell döneminde ngiltere dünyanın en büyük gücü olacaktır,
bazılarına göre bu dönem diktatörlüktür çünkü parlamento feshedilmekten çekinilmez.
Cromwell ngiliz deniz gücünü arttırmaya önem vermis, zaten bu sayede büyük güç
olmustur.1635’te monarsiye tekrar geçilir.1. Charles’ın oglu 2. Charles kral olacaktır.
Parlamento gücü elinde tutmayı ister, kralı sadece sembolik olarak tutmak ister.
1685’te 2. James kral olunca kendini gerçekten kral sanar ve sahip oldugu hakları kullanmayı
ister Parlamentoda onun süs gibi durmasını ister ve ülkeden kaçmak zorunda kalır.
1689’da parlamento haklar yasası çıkarır; buna göre hiçbir yasa kral tarafından kaldırılamaz
parlamento izni olmadan vergi ve asker toplayamaz, hukuk sürecinden geçirilmeden kimse
tutuklanamaz. Ve bu tarihten sonra ngiltere’de tek egemen parlamentodur kral sembolik bir
konuma kavusur. ngiltere giderek yükselecektir.
Utrecht barısından sonra bir takım devletler özellikle dogu Avrupa kısmı zayıflar, Osmanlı,
Kutsal Roma Cermen imparatorlugu, Polonya krallıgı zayıflar ama yeni güçler ortaya çıkar.
Avusturya, Prusya, Rusya giderek güçleneceklerdir.
Batı Avrupa ve Dogu Avrupa’nın gelisim çizgileri farklı olmustur
Batıda; ticaret yeni toplumsal sınıfları çıkarır bunlar siyasete egemen olurlar özgürlükçü
siyasal sistem ortaya çıkar köylülük özgürlük kazanır
Dogu Avrupa’da ise temel toplumsal ve ekonomik birim tarımdır, büyük toprak sahipleri
giderek güçlenecektir
Batı Avrupa’da özgürlükçü dogu Avrupa’da ise despotik rejimler çıkacaktır.
1700’lerden itibaren Kutsal Roma Cermen imparatorlugu mirası üzerinden Avusturya, Prusya
güçlenecektir, Prusya’nın bir takım özellikleri vardır, Alman halkı disiplinlidir.
Prusya’da junkarlar vardır ordunun subay tabakasını olustururlar, büyük topak sahibidirler,
orta sınıf Almanya’da güçlü degildir bundan kaynaklı eski ayrıcalıklı sınıflar egemendir
Junkerler ordusu güçlü ve disiplinlidir, dürüst ve çalıskan bir bürokraside Prusya’yı
yükseltecektir.
Öte yandan Rusya küçük Moskova prensligi yükseliyor. Çar Bizans’ın mirasına talip olur,
Rusya Ortodoks balkanlarda Slav halkları var ve Ruslarda Slavlar.
18.yy.da Rusya’da son derece akıllı olan Çar Rus toplum yapısını batılılastırmaya baslayacak
öte yandan Rusya’nın amacı batıya dogru yayılmak olacak
Rusya batı Avrupa’dan farklı olarak kilise ve monarsinin denetiminde, dünyevi otorite
ruhani otoritenin üzerinde.
Soylular kral karsısında güçlenirler. ngiltere Kıta Avrupa’sını yıpratan din savaslarına sahne
olmaz 1625-1649;
1. Charles zamanında bir iç savas çıkacaktır çünkü ngiltere kralı parlamentoya
danısmadan Fransa ve spanya’ya savas ilan eder savas demek masraf demektir. Parlamentoda
1628 Haklar bildirgesini ilan eder, kral hiç kimseye yargılanmaksızın ceza veremez, halka
karsı orduyu kullanamaz.
1629 da 1. Charles parlamentoyu fesheder, 11 sene boyunca toplamaz.
1640’da yeniden toplantıya çagırır, para lazımdır ve parayı vergilerden saglama amacındadır,
bunun için vergi toplar vergi için parlamentonun onayını alacaktır. Parlamento toplanınca
kralın bakanlarından birini yargılar ve ölüm cezası verir, kral bunun karsısında baskıyı
arttıracaktır.artırınca 1642 yılında Oliver Cromwell halktan topladıgı orduyla krala savas ilan
edince iç savas baslar galip olanlar parlamento güçleridir. ngiliz parlamentosu dünya
tarihinde bir ilki gerçeklestirir; kral vatana ihanetten yargılanır ve ölüm cezası alır ve ngiltere
cumhuriyeti kurulur. Cromwell döneminde ngiltere dünyanın en büyük gücü olacaktır,
bazılarına göre bu dönem diktatörlüktür çünkü parlamento feshedilmekten çekinilmez.
Cromwell ngiliz deniz gücünü arttırmaya önem vermis, zaten bu sayede büyük güç
olmustur.1635’te monarsiye tekrar geçilir.1. Charles’ın oglu 2. Charles kral olacaktır.
Parlamento gücü elinde tutmayı ister, kralı sadece sembolik olarak tutmak ister.
1685’te 2. James kral olunca kendini gerçekten kral sanar ve sahip oldugu hakları kullanmayı
ister Parlamentoda onun süs gibi durmasını ister ve ülkeden kaçmak zorunda kalır.
1689’da parlamento haklar yasası çıkarır; buna göre hiçbir yasa kral tarafından kaldırılamaz
parlamento izni olmadan vergi ve asker toplayamaz, hukuk sürecinden geçirilmeden kimse
tutuklanamaz. Ve bu tarihten sonra ngiltere’de tek egemen parlamentodur kral sembolik bir
konuma kavusur. ngiltere giderek yükselecektir.
Utrecht barısından sonra bir takım devletler özellikle dogu Avrupa kısmı zayıflar, Osmanlı,
Kutsal Roma Cermen imparatorlugu, Polonya krallıgı zayıflar ama yeni güçler ortaya çıkar.
Avusturya, Prusya, Rusya giderek güçleneceklerdir.
Batı Avrupa ve Dogu Avrupa’nın gelisim çizgileri farklı olmustur
Batıda; ticaret yeni toplumsal sınıfları çıkarır bunlar siyasete egemen olurlar özgürlükçü
siyasal sistem ortaya çıkar köylülük özgürlük kazanır
Dogu Avrupa’da ise temel toplumsal ve ekonomik birim tarımdır, büyük toprak sahipleri
giderek güçlenecektir
Batı Avrupa’da özgürlükçü dogu Avrupa’da ise despotik rejimler çıkacaktır.
1700’lerden itibaren Kutsal Roma Cermen imparatorlugu mirası üzerinden Avusturya, Prusya
güçlenecektir, Prusya’nın bir takım özellikleri vardır, Alman halkı disiplinlidir.
Prusya’da junkarlar vardır ordunun subay tabakasını olustururlar, büyük topak sahibidirler,
orta sınıf Almanya’da güçlü degildir bundan kaynaklı eski ayrıcalıklı sınıflar egemendir
Junkerler ordusu güçlü ve disiplinlidir, dürüst ve çalıskan bir bürokraside Prusya’yı
yükseltecektir.
Öte yandan Rusya küçük Moskova prensligi yükseliyor. Çar Bizans’ın mirasına talip olur,
Rusya Ortodoks balkanlarda Slav halkları var ve Ruslarda Slavlar.
18.yy.da Rusya’da son derece akıllı olan Çar Rus toplum yapısını batılılastırmaya baslayacak
öte yandan Rusya’nın amacı batıya dogru yayılmak olacak
Rusya batı Avrupa’dan farklı olarak kilise ve monarsinin denetiminde, dünyevi otorite
ruhani otoritenin üzerinde.
Avrupa artık denizlerde tam egemendir fakat birbirleri arasında denizlerde egemenlik de
gisim
gösterir.
gösterir.
Dünya tarihinin globalle
smeye basladıgı dönemin özellikleri 1700-1850
Avrupa sava
skanlıgı var,deniz ve karada Avrupa savasçı özelliklerini gösterir tüm dünyayı
etkilemeye baslar.
Bu dönede denizler büyük önem kazanır, karalar denizle kusatılınca mal akısı önlenir, modern
toplum, bilim gibi olguları ngiltere yayacaktır.
Denizlerde etkinlik göstermek önemli ve pahalı bir istir. Gelir halktan saglanacaktır, bunun
için güçlü hükümet, iktidar gereklidir ve bu sebeple ulus devlet kavramı gelisir, motivasyon
aracıdır.
18-19 yy.larda devlet üstünlügü ve dokunulmazlıgı zihniyeti yaygındır, çünkü devlet
ulusundur.
Fransa ve ngiltere dünyanın iki gücüdür
1756-1763 arası yeniden Avrupalı devletler kapısırlar, denizlere egemen olmak ticareti ve
ticarette zenginligi ve dolayısıyla gücü getirir.7 yıl savasları yapılır
bu yedi yıl savaslarından önce; 1740-1748 Avusturya veraset savasları vardır. 7 yıl savasları
sonda 1763’te ngiltere kesin olarak zafer kazanır 1763’te Paris barıs anlasması imzalanır
etkilemeye baslar.
Bu dönede denizler büyük önem kazanır, karalar denizle kusatılınca mal akısı önlenir, modern
toplum, bilim gibi olguları ngiltere yayacaktır.
Denizlerde etkinlik göstermek önemli ve pahalı bir istir. Gelir halktan saglanacaktır, bunun
için güçlü hükümet, iktidar gereklidir ve bu sebeple ulus devlet kavramı gelisir, motivasyon
aracıdır.
18-19 yy.larda devlet üstünlügü ve dokunulmazlıgı zihniyeti yaygındır, çünkü devlet
ulusundur.
Fransa ve ngiltere dünyanın iki gücüdür
1756-1763 arası yeniden Avrupalı devletler kapısırlar, denizlere egemen olmak ticareti ve
ticarette zenginligi ve dolayısıyla gücü getirir.7 yıl savasları yapılır
bu yedi yıl savaslarından önce; 1740-1748 Avusturya veraset savasları vardır. 7 yıl savasları
sonda 1763’te ngiltere kesin olarak zafer kazanır 1763’te Paris barıs anlasması imzalanır
ngiltere, spanya, Portekiz, Fransa dünyayı bölüsürler en büyük payı Fransa alır dünyanın
gücü olur. Paris anlasması Avrupa’nın dünya üstünlügünü ele geçirdiginin göstergesidir
1740-1748 Avusturya Veraset Savasları ve 7 yıl savıslarının amacı aynı 2 temel sorundur:
gücü olur. Paris anlasması Avrupa’nın dünya üstünlügünü ele geçirdiginin göstergesidir
1740-1748 Avusturya Veraset Savasları ve 7 yıl savıslarının amacı aynı 2 temel sorundur:
1-
ngiltere ve Fransa’nın denizleri, sömürgeleri ve ticaret gücünü ele geçirme
mücadelesi
mücadelesi
2-
Avusturya - Prusya arasında alman dünyasının egemenligi kavgasıdır. Bu savas
1748’de aix-chapelle barı
sı ile son bulur, Avusturya kaybeder. Silezya bölgesini
Prusya’ya verir dolayısıyla Prusya güç olarak Avusturya’nın karsısına geçecektir
bununla birlikte Cermen düalizmi denilen Alman dünyasında 2 devlet varlıklarını
beraber sürdüreceklerdir. Bu kez güçlenen Dogu Avrupa’dır. Kıta Avrupa’sındaki
diger devletler bundan tedirgindir. Basta Avusturya, Fransa ve Rusya birlesip
kamplasırlar, Prusya’yı dizginlemek amacındadırlar.
1763’de Paris Barısı ile 7 yıl savasları sona erer;
Fransa Kuzey Amerika’daki topraklarını ngiltere’ye devretmek zorunda kalır
Prusya’ya verir dolayısıyla Prusya güç olarak Avusturya’nın karsısına geçecektir
bununla birlikte Cermen düalizmi denilen Alman dünyasında 2 devlet varlıklarını
beraber sürdüreceklerdir. Bu kez güçlenen Dogu Avrupa’dır. Kıta Avrupa’sındaki
diger devletler bundan tedirgindir. Basta Avusturya, Fransa ve Rusya birlesip
kamplasırlar, Prusya’yı dizginlemek amacındadırlar.
1763’de Paris Barısı ile 7 yıl savasları sona erer;
Fransa Kuzey Amerika’daki topraklarını ngiltere’ye devretmek zorunda kalır
ngiltere bu tarihten itibaren en önemli sömürgesi olacak olan Hindistan’ı ele geçirmis olur
18.yy sonu dünyada devrimler yılı olarak anılır, Amerikan ve Fransız devrimleri.
Kuzey Amerika 1580’de spanya hakimiyetindedir, 1588’de spanya yenilir üstünlügünü
yitirir, 1667 de ngiltere Hollanda’yı yener ve Kuzey Amerika’ya adım atar. 7 yıl
savaslarından sonra Kuzey Amerika ngiltere’nin eline geçer. Amerika devleti nasıl dünya
siyasetine hakim olmustur.
7 yıl savasları sonunda ngiltere Güney Amerika’yı fetheder
Güney Amerika’yı fetheden spanyollar yerlesme amacında degillerdir. Oysa Kuzey
Amerika’ya gidenler kendi bütünsel yapılarını korudular, aristokrasi yok ngiliz monarsisinin
gücü az.
Aristokrasinin olmaması Amerika’nın kurulusunda ayrıcalıklar dogurur. Sınıflar yoktur,
Kuzey Amerika’da tek bir din yoktur örgütlenmis dinsel güç yoktur çok sayıda mezhep vardır
ve buda hosgörüyü saglar. Avrupa’nın ugrastıgı sınıf ve din savasları ile ugrasmaz
7 yıl savasları ngiltere zaferi ile sonuçlandı ngiltere’de masraf arttı ve vergilere ihtiyaç
duydu. Kolonilerden vergi toplar 1764 yılında Amerikan koloniler ayaklanır,1766 da resmen
18.yy sonu dünyada devrimler yılı olarak anılır, Amerikan ve Fransız devrimleri.
Kuzey Amerika 1580’de spanya hakimiyetindedir, 1588’de spanya yenilir üstünlügünü
yitirir, 1667 de ngiltere Hollanda’yı yener ve Kuzey Amerika’ya adım atar. 7 yıl
savaslarından sonra Kuzey Amerika ngiltere’nin eline geçer. Amerika devleti nasıl dünya
siyasetine hakim olmustur.
7 yıl savasları sonunda ngiltere Güney Amerika’yı fetheder
Güney Amerika’yı fetheden spanyollar yerlesme amacında degillerdir. Oysa Kuzey
Amerika’ya gidenler kendi bütünsel yapılarını korudular, aristokrasi yok ngiliz monarsisinin
gücü az.
Aristokrasinin olmaması Amerika’nın kurulusunda ayrıcalıklar dogurur. Sınıflar yoktur,
Kuzey Amerika’da tek bir din yoktur örgütlenmis dinsel güç yoktur çok sayıda mezhep vardır
ve buda hosgörüyü saglar. Avrupa’nın ugrastıgı sınıf ve din savasları ile ugrasmaz
7 yıl savasları ngiltere zaferi ile sonuçlandı ngiltere’de masraf arttı ve vergilere ihtiyaç
duydu. Kolonilerden vergi toplar 1764 yılında Amerikan koloniler ayaklanır,1766 da resmen
ba
gımsızlıklarını ilan ederler. Bu kadar kısa sürede süper güç olmasının nedeni; Batı Avrupa
uygarlıgının nimetlerinden yararlanır kurulusundan itibaren göç edenler Batı Avrupalılar
Avrupa’dan düsünce akımları gelir ama imparatorluk zincirlerini kırıyorlar. Özgürlük,
demokrasi, bilim, teknik vardır.
1864–1865 arasında Amerika’da bir iç savas yasanır temel nedeni bir ticaret ikilemidir
Amerikanın kuzey eyaletleri sanayi bölgeleridir, güney eyaletleri tarım bölgeleridir
Tarım bölgesinde köle emegine ihtiyaç var ngiltere bu güney eyaletlere köle saglıyor
karsılıgında pamuk gönderiliyor.
Kuzey bölgelerinin de pamuga ve isçiye ihtiyacı var. Sanayilesmis bölgelerdir, güneyin ticaret
zincirini kırarsa pamuk elde edebilir. Güney eyaletleri Amerika’da ayrıcalıklarını ilan ederler
kuzey eyaletleri izin vermeyince iç savas çıkar ve kuzey eyaletlerinin galibiyeti ile biter 19.
yy.da bu savastan sonra hızlı bir gelisme dönemi baslar. Dogal kaynak boldur. Amerikan
devrimi cumhuriyet, demokrasi, siyasi liberalizm ilkelerine uygun ortaya çıkar.bu devrimin
etkisiyle bu düsünceler Avrupa’da basarıya ulasmıs olarak geri gelir
Fransa Amerikan bagımsızlık savasında ngiltere’ye karsıdır Amerikan kolonilerini destekler.
Bunlara yardımla mali yüke girmislerdir 1774 de baslayıp 1781 de sona erer.
Fransa’da devrim Amerika’dan farklıdır aristokrasi sınıfı vardır örgütlü kilise vardır Fransız
devletinin itici gücü orta sınıf burjuvazi ve köylülerdir. Burjuvazi aristokrasiden siyasal
iktidar talep eder aristokrasi köylüyü ezer köylülerde burjuvazinin yanında yer alır aristokrasi
büyük toprak sahibidir ve köylüler bıkmıstır.
14. Louis genislemeci politika uygular ve onu takip eden tüm monarklar yayılmacı yani
savasçı bir politika izlerler savas mali sıkıntı getirir soylulardan mali gelir saglanır, bütün
toprak maliyetinden vergi talebi gündeme gelir, aristokraside verginin tüm topluma yayılması
gerektigini söyler kabul etmez. Bu durumda 1614 ten beri toplanmayan etats-generaix
toplanması gündeme gelir. Monark toplamak zorunda hisseder vergi almadan önce tüm
toplumsal sınıfa benimsetmelidir. 3 kamarası vardır soylular din adamları ve halk. Ayrı ayrı
toplanıyor.1789 da çagırıyor bu sürede toplumsal yapı degismis burjuva güçlenmistir.
güçlenen orta sınıf parlamento toplanınca monarsiye karsı saldırıya geçer anayasa ile
monarsinin sınırlandırılması gündeme gelir vergilerin düzenlenmesi, azaltılması, iç gümrük
duvarının indirilmesini talep eder. Fransız devrimi hemen gerçeklesmez degisik toplumsal
gruplar zaman zaman güçlenirler zaman zaman güçsüzlesirler.1789 da halk basri
hapishanesini basar ele geçirir köle komutanı asılır ve Fransız devrimi hız kazanır.
Burjuvazi üçüncü tabakada güçlüdür ve giderek hegemonyasını kurmaya baslar. Ve etatsgeneraixin
kapandıgını söyler 3 tabakalı parlamento yapısını kaldırır milli meclis adını verir
kendine yeni bir devles sekli olusturur
Kurucu meclis 1789 da nsan hakları bildirisini yayınlar ve yurttas haklarını belirler
Buradaki haklar burjuvazinin talep ettigi haklardır
uygarlıgının nimetlerinden yararlanır kurulusundan itibaren göç edenler Batı Avrupalılar
Avrupa’dan düsünce akımları gelir ama imparatorluk zincirlerini kırıyorlar. Özgürlük,
demokrasi, bilim, teknik vardır.
1864–1865 arasında Amerika’da bir iç savas yasanır temel nedeni bir ticaret ikilemidir
Amerikanın kuzey eyaletleri sanayi bölgeleridir, güney eyaletleri tarım bölgeleridir
Tarım bölgesinde köle emegine ihtiyaç var ngiltere bu güney eyaletlere köle saglıyor
karsılıgında pamuk gönderiliyor.
Kuzey bölgelerinin de pamuga ve isçiye ihtiyacı var. Sanayilesmis bölgelerdir, güneyin ticaret
zincirini kırarsa pamuk elde edebilir. Güney eyaletleri Amerika’da ayrıcalıklarını ilan ederler
kuzey eyaletleri izin vermeyince iç savas çıkar ve kuzey eyaletlerinin galibiyeti ile biter 19.
yy.da bu savastan sonra hızlı bir gelisme dönemi baslar. Dogal kaynak boldur. Amerikan
devrimi cumhuriyet, demokrasi, siyasi liberalizm ilkelerine uygun ortaya çıkar.bu devrimin
etkisiyle bu düsünceler Avrupa’da basarıya ulasmıs olarak geri gelir
Fransa Amerikan bagımsızlık savasında ngiltere’ye karsıdır Amerikan kolonilerini destekler.
Bunlara yardımla mali yüke girmislerdir 1774 de baslayıp 1781 de sona erer.
Fransa’da devrim Amerika’dan farklıdır aristokrasi sınıfı vardır örgütlü kilise vardır Fransız
devletinin itici gücü orta sınıf burjuvazi ve köylülerdir. Burjuvazi aristokrasiden siyasal
iktidar talep eder aristokrasi köylüyü ezer köylülerde burjuvazinin yanında yer alır aristokrasi
büyük toprak sahibidir ve köylüler bıkmıstır.
14. Louis genislemeci politika uygular ve onu takip eden tüm monarklar yayılmacı yani
savasçı bir politika izlerler savas mali sıkıntı getirir soylulardan mali gelir saglanır, bütün
toprak maliyetinden vergi talebi gündeme gelir, aristokraside verginin tüm topluma yayılması
gerektigini söyler kabul etmez. Bu durumda 1614 ten beri toplanmayan etats-generaix
toplanması gündeme gelir. Monark toplamak zorunda hisseder vergi almadan önce tüm
toplumsal sınıfa benimsetmelidir. 3 kamarası vardır soylular din adamları ve halk. Ayrı ayrı
toplanıyor.1789 da çagırıyor bu sürede toplumsal yapı degismis burjuva güçlenmistir.
güçlenen orta sınıf parlamento toplanınca monarsiye karsı saldırıya geçer anayasa ile
monarsinin sınırlandırılması gündeme gelir vergilerin düzenlenmesi, azaltılması, iç gümrük
duvarının indirilmesini talep eder. Fransız devrimi hemen gerçeklesmez degisik toplumsal
gruplar zaman zaman güçlenirler zaman zaman güçsüzlesirler.1789 da halk basri
hapishanesini basar ele geçirir köle komutanı asılır ve Fransız devrimi hız kazanır.
Burjuvazi üçüncü tabakada güçlüdür ve giderek hegemonyasını kurmaya baslar. Ve etatsgeneraixin
kapandıgını söyler 3 tabakalı parlamento yapısını kaldırır milli meclis adını verir
kendine yeni bir devles sekli olusturur
Kurucu meclis 1789 da nsan hakları bildirisini yayınlar ve yurttas haklarını belirler
Buradaki haklar burjuvazinin talep ettigi haklardır
nsanların esit ve özgür oldugundan söz edilir. Yasalar önünde herkes esittir,herkesin memur
olma hakkı vardır önce bu hak sadece aristokrasiye aitti. Söz ve basın özgürlügünden,özel
mülkiyetin dokunulmazlıgından,vergilerin dengeli dagıtımından söz eder.
Meclis 1971’de anayasayı hazırlar ilan eder kralın yetkileri sınırlandırılır ve kurucu meclis
kendini fesheder. Bu devrimle aristokrasinin egemenligi zedelenmistir Fransız soyluları
Avrupa’nın diger monarsilerine sıgınmıslar. Soylular Fransız devrimini bogmak eski düzene
kavusmak için bir savas hazırlıgına baslarlar amaçları devrimi çökertip monarsiyi
aristokrasiyi güçlendirmek.
1792’de Fransa Avusturya ve Prusya’ya savas ilan etmek zorunda kalır bu ki monarsi Fransız
devrimini ortadan kaldırma amacındadır.1973’te 16.Louis Fransız kralı idam edilir. Devrimi
yapanlar çok çesitli gruplardır.
Monarsi kalkınca 1792 -1795 ulusal konvansiyon dönemidir içinde yer alan jacobenlerin
zaferindedir. Önce giondenler etkiliyken sonra jacobenler etkili oluyor jacobenlerin
olma hakkı vardır önce bu hak sadece aristokrasiye aitti. Söz ve basın özgürlügünden,özel
mülkiyetin dokunulmazlıgından,vergilerin dengeli dagıtımından söz eder.
Meclis 1971’de anayasayı hazırlar ilan eder kralın yetkileri sınırlandırılır ve kurucu meclis
kendini fesheder. Bu devrimle aristokrasinin egemenligi zedelenmistir Fransız soyluları
Avrupa’nın diger monarsilerine sıgınmıslar. Soylular Fransız devrimini bogmak eski düzene
kavusmak için bir savas hazırlıgına baslarlar amaçları devrimi çökertip monarsiyi
aristokrasiyi güçlendirmek.
1792’de Fransa Avusturya ve Prusya’ya savas ilan etmek zorunda kalır bu ki monarsi Fransız
devrimini ortadan kaldırma amacındadır.1973’te 16.Louis Fransız kralı idam edilir. Devrimi
yapanlar çok çesitli gruplardır.
Monarsi kalkınca 1792 -1795 ulusal konvansiyon dönemidir içinde yer alan jacobenlerin
zaferindedir. Önce giondenler etkiliyken sonra jacobenler etkili oluyor jacobenlerin
akalarında halk kitlesi deste
gi var. Jacobenlerin ünlü bir lideri var Robespierre bunların
sertligi sayesinde devrim sürüyor bir yandan devrimi yerlestirmeye çalısırken öte yandan
istilacıları püskürtmeyi basarıyorlar, püskürtünce 1792’den itibaren Fransa yaylıyor Hollanda,
sertligi sayesinde devrim sürüyor bir yandan devrimi yerlestirmeye çalısırken öte yandan
istilacıları püskürtmeyi basarıyorlar, püskürtünce 1792’den itibaren Fransa yaylıyor Hollanda,
sviçre’yi ele geçiriyorlar. Fransız orduları girdikleri her yere Fransız devriminin ilkeleri
olan; özgürlük, kardeslik, milliyetçilik, esitlik ilkelerini yaymaya baslarlar. Ordularının girdigi
her yerde monarsiye son verip cumhuriyeti kuruyor. Liberal düsünceler milliyetçilik
Avrupa’ya yayılıyor.milliyetçiligi yaydıgı için isgal ettigi halklar zamanla Fransa’ya karsı
dönecekler bir süre sonra
1795’te jacobenler iktidardan düserler 1795-1799 arası diktatör yönetim biçimi var Fransız
orduları 1795’te 8.000 kisiye ulasmıslar bunun sebebi de yurttas ordu kavramını gelistirmis.
Monarkların tebaası degil devletin yurttası ve ordularda yurttaslardan olusuyor.
Yurttas ordunun avantajı var, para için degil ulus için savasıyorlar. Kendiside inandıgı dava
için savasıyor,bu büyük bir güç yaratıyor.
1799’da bu diktatör yönetimin yerini 3 konsül yönetimine bırakır bunlardan birisi
Napolyon’dur, sıradan bir halk üyesidir, savas süreci içinde askeri dehasıyla öne çıkmıstır,
savas dönüsünde de kahraman gibi karsılanır
1804’te 1.Napolyon adıyla imparatorlugunu ilan ediyor. Soylu olmayan kesimden birinin
imparator olması tarihte ilk kez görülmüstür. Napolyon önemli bir kisiliktir Napolyon
savasları denen bir dönem baslar; Rusya, Prusya, Avusturya ve ngiltere’ye karsı savasır. Bu
üç ülkeyi anlamak mümkündür monarsiler ve Fransız devrimini istemiyorlar ngiltere kıta
Avrupa’sında hiçbir devletin digerlerinin üstüne çıkmasını istemiyor. Fransa kıta
Avrupa’sının büyük bir kısmını isgal eder ama ngiliz donanması çok güçlüdür ve ngiltere’yi
isgal edemez. Bir kıta sistemi kurmaya çalısır. Napolyon ngiltere’ye karsı bütün ülkeleri
kendi etrafında toplamak ister ngiltere kıta Avrupa’sını Fransa’nın kıta sistemine karsı
denizlerden ablukaya alır.böylece diger ülkelerden mal akısı kesilmis olur.1807’de Rusya,
Fransa anlasır ve Rusya kıta sistemine dahil olur ancak ngiltere’nin deniz ablukasına
dayanamaz. Kıta sisteminden çıkar Fransa’nın önünde 2 yol kalmıstır ya ngiltere’yi isgal
edecek yada ya da ngiltere’ye teslime zorlar. Tıpkı kendine 100-200 sene sonra bir baska
önderin yapacagı gibi davranır. Almanya’nın ve Hitler’in yapacagı gibi, bütün kıta
Avrupa’sını ele geçirir ngiltere elinde kalan tek müttefikini yenilgiye ugratınca ngiltere
teslim olacak her ikisi de Rusya’ya saldıracaklar.
1812’de Fransa Rusya’ya saldırır. Ruslar ülkenin içlerine dogru çekilirler Fransa Moskova’yı
alır ama 15000 tane asker kaybeder ve Fransa Rusya’dan çekilir 600.000 kisiden 1500’ü
dönmeyi basarır, isgal ettigi ülkelerde Fransız ordusuna saldırır bütün ordu heba olur ve
Napolyon sürgüne gönderilir, artık Napolyon tehlikesi kalkmıstır Avrupa’ya yeni bir düzen
verilmek istenir
1814’te viyana da bir kongre toplanır;
2 mimarı var birisi ngiltere dıs isleri bakanı Casteleagh digeri Avusturya basbakanı
Metherner. Fransa barıs anlasmasını imzalar ama Napolyon kaçar ve Fransız ordusu kurar
fakat ölür.
Viyana kongresi önemlidir; bu kongrede cezalandırma yerine denge önemlidir kongrenin
mimarları 1.dünya savasındaki Versay barıs anlasmasından daha akıllıca davranırlar
Fransa’nın tümden çökertilmesini söz konusu etmezler Fransa, Rusya, Prusya, Avusturya
arası bir denge saglanmalıdır söz konusu olan bu dengedir.
Methemer’ın asıl gayesi Fransız devrimi ile milliyetçilik güçlenmistir bunun kıta Avrupa’sına
yayılmasını engellemektir. Avusturya çok uluslu bir yapıdadır milliyetçilik monarsi yapılarını
çökertir çok uluslu olmayan devlette çöker.
Viyana düzenlemeleri ile bowbounlar tekrar Fransız tahtına çıkar Fransa barıs anlasması ile
Fransa 1792’deki sınırlarına çekilmistir, isgal ettigi topraklar alınmıstır. Kararları Avusturya,
olan; özgürlük, kardeslik, milliyetçilik, esitlik ilkelerini yaymaya baslarlar. Ordularının girdigi
her yerde monarsiye son verip cumhuriyeti kuruyor. Liberal düsünceler milliyetçilik
Avrupa’ya yayılıyor.milliyetçiligi yaydıgı için isgal ettigi halklar zamanla Fransa’ya karsı
dönecekler bir süre sonra
1795’te jacobenler iktidardan düserler 1795-1799 arası diktatör yönetim biçimi var Fransız
orduları 1795’te 8.000 kisiye ulasmıslar bunun sebebi de yurttas ordu kavramını gelistirmis.
Monarkların tebaası degil devletin yurttası ve ordularda yurttaslardan olusuyor.
Yurttas ordunun avantajı var, para için degil ulus için savasıyorlar. Kendiside inandıgı dava
için savasıyor,bu büyük bir güç yaratıyor.
1799’da bu diktatör yönetimin yerini 3 konsül yönetimine bırakır bunlardan birisi
Napolyon’dur, sıradan bir halk üyesidir, savas süreci içinde askeri dehasıyla öne çıkmıstır,
savas dönüsünde de kahraman gibi karsılanır
1804’te 1.Napolyon adıyla imparatorlugunu ilan ediyor. Soylu olmayan kesimden birinin
imparator olması tarihte ilk kez görülmüstür. Napolyon önemli bir kisiliktir Napolyon
savasları denen bir dönem baslar; Rusya, Prusya, Avusturya ve ngiltere’ye karsı savasır. Bu
üç ülkeyi anlamak mümkündür monarsiler ve Fransız devrimini istemiyorlar ngiltere kıta
Avrupa’sında hiçbir devletin digerlerinin üstüne çıkmasını istemiyor. Fransa kıta
Avrupa’sının büyük bir kısmını isgal eder ama ngiliz donanması çok güçlüdür ve ngiltere’yi
isgal edemez. Bir kıta sistemi kurmaya çalısır. Napolyon ngiltere’ye karsı bütün ülkeleri
kendi etrafında toplamak ister ngiltere kıta Avrupa’sını Fransa’nın kıta sistemine karsı
denizlerden ablukaya alır.böylece diger ülkelerden mal akısı kesilmis olur.1807’de Rusya,
Fransa anlasır ve Rusya kıta sistemine dahil olur ancak ngiltere’nin deniz ablukasına
dayanamaz. Kıta sisteminden çıkar Fransa’nın önünde 2 yol kalmıstır ya ngiltere’yi isgal
edecek yada ya da ngiltere’ye teslime zorlar. Tıpkı kendine 100-200 sene sonra bir baska
önderin yapacagı gibi davranır. Almanya’nın ve Hitler’in yapacagı gibi, bütün kıta
Avrupa’sını ele geçirir ngiltere elinde kalan tek müttefikini yenilgiye ugratınca ngiltere
teslim olacak her ikisi de Rusya’ya saldıracaklar.
1812’de Fransa Rusya’ya saldırır. Ruslar ülkenin içlerine dogru çekilirler Fransa Moskova’yı
alır ama 15000 tane asker kaybeder ve Fransa Rusya’dan çekilir 600.000 kisiden 1500’ü
dönmeyi basarır, isgal ettigi ülkelerde Fransız ordusuna saldırır bütün ordu heba olur ve
Napolyon sürgüne gönderilir, artık Napolyon tehlikesi kalkmıstır Avrupa’ya yeni bir düzen
verilmek istenir
1814’te viyana da bir kongre toplanır;
2 mimarı var birisi ngiltere dıs isleri bakanı Casteleagh digeri Avusturya basbakanı
Metherner. Fransa barıs anlasmasını imzalar ama Napolyon kaçar ve Fransız ordusu kurar
fakat ölür.
Viyana kongresi önemlidir; bu kongrede cezalandırma yerine denge önemlidir kongrenin
mimarları 1.dünya savasındaki Versay barıs anlasmasından daha akıllıca davranırlar
Fransa’nın tümden çökertilmesini söz konusu etmezler Fransa, Rusya, Prusya, Avusturya
arası bir denge saglanmalıdır söz konusu olan bu dengedir.
Methemer’ın asıl gayesi Fransız devrimi ile milliyetçilik güçlenmistir bunun kıta Avrupa’sına
yayılmasını engellemektir. Avusturya çok uluslu bir yapıdadır milliyetçilik monarsi yapılarını
çökertir çok uluslu olmayan devlette çöker.
Viyana düzenlemeleri ile bowbounlar tekrar Fransız tahtına çıkar Fransa barıs anlasması ile
Fransa 1792’deki sınırlarına çekilmistir, isgal ettigi topraklar alınmıstır. Kararları Avusturya,
Prusya, Rusya ve ngiltere almıstır. Hollanda ve Belçika birlestirilmistir.