Kadir Gecesi

BlueBerry Harbi Aktif Üye
En nurlu ve feyizli geceyi Kadir Gecesinde idrak ederiz. Kur'ân'da adı geçen tek ay Ramazan ayıdır; tek gece de Kadir Gecesidir. Bu bereketli saatlerin şeref ve kıymetini Kâinatın Rabbi Sevgili Habibine haber vermektedir. Bu gecenin faziletine o kadar değer verilmektedir ki, o vakitlerde tecelli edecek rahmetin ve ruhanî hâdiselerin anlatılması için müstakil bir sûre inmiştir. Bu sûre Kadr Süresidir.
Yine Cenâb-ı Hak bu gecenin kudsiyetini bildirmek için beş âyetli bir sûrede üç defa "Leyletü'1-Kadr" ifadesini açıkça zikretmektedir:
"Şüphesiz, o Kur'ân'ı Kadir Gecesinde indirdik. Bilir misin, Kadir Gecesi nedir? Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır."
Ulvî hâdiseler de sûrenin sonunda şöyle ifade buyurulur :
"O gecede melekler ve Cebrail Rablerinin izniyle her iş için arka arkaya iner. O gece, tan yerinin aydınlanmasına kadar bir selâmettir."
Kadir Gecesinin en önemli özelliği, cin ve insanlara iki cihan saadeti bahşeden, kâinat kitabının ezelî bir tercümesi olan yüce kitabımız Kur'ân-ı Kerimin bu gecede ilk olarak dünya semasına indirilmesidir. Daha sonra ise ihtiyaca göre âyet âyet veya sûreler halinde vahyin mazharı Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselama Cebrail (a.s.) vasıtasıyla takdim edilmiş olmasıdır.
Yine bu mübarek gecede insanlığın ebedî refahına sebep olacak, ona bereketli bir ömrü kazandıracak bir fırsat verilmektedir. Bu geceyi dua, zikir ve ibadetle geçiren kişi, ancak seksen sene gibi uzun bir ömürde kazanabileceği ecir ve sevabı bir gecede elde etme bahtiyarlığına ermiş olacaktır.
Bu gecedeki İlâhî ziyafete ve Kur'ânî sofraya başta Kur'ân-ı Mübini Resulullah Aleyhissalâtü Vesselama vahiy yoluyla getiren Cebrail olmak üzere melekler de inerek şenlendirirler. Kalb ve basîreti açık olan mü'minlere uhrevî âlemden manzaralar sergilenir. Meleklerin pey der pey inmesiyle yeryüzü manevî bir tazyike maruz kalır. Dünya adetâ onlara dar gelmeye başlar. Mü'minlerin etrafını kuşatarak onlara Rablerinin bağış ve rahmetini müjdelerler. Tan yeri ağarıncaya kadar devam eden bu ulvi tecelli, ümmet-i Muhammed'in gönüllerine engin bir huzur ve saadet dalgası estirir.
Kadir Gecesinde böyle nurlu hâdiselerin yıldönümlerini idrak ederiz. Onun kadrini bilmekle de feyiz ve bereketinden, dünyayı kuşatan nuranî havasından istifade etmiş oluruz.
Hadislerde Kadir Gecesi
- Ubâde b. Sâmit (r.a) şöyle demiştir: Resûlu'llâh salla'llâhu aleyhi ve sellem, Kadir Gecesi'ni haber vermek üzere Hâne-i Saâdetinden çıktı. Derken Müslümanlardan iki kişi kavga ettiler. Buyurdular ki: Ben, size Kadir Gecesi'ni haber vermek üzere çıkmıştım. Filân ile filân kavga ettiler de ona dâir olan bilgi kaldırıldı. İhtimâl ki hakkınızda bu daha hayırlıdır. Artık siz, Kadir Gecesi'ni yirmiden sonraki yedinci veya dokuzuncu veya beşinci gecelerde arayınız
- İbn-i Abbâs (r.a)’dan rivâyet edildiğine göre, Nebî salla'llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Ashâb'ım! Siz leyle-i Kadr'i Ramazan'ın aşr-ı ahîrinde arayınız!. Leyle-i Kadir, ya Ramazan’ dan dokuz gece kala, yâhut yedi gece kala, yâhut da beş gece kaladır
- Âişe (r.a)’dan şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Ramazan'ın son on günü girince, Nebî salla'llâhu aleyhi ve sellem ibâdet konusunda daha da ciddî bir sa'y ü içtihâd arz ederlerdi. Gecesini ihyâ eder, ehl ü âilesini de ibâdet için uyandırırdı.
- Ebû Hüreyre radiyallâhu anh'den: Şöyle demiştir: Resûlu'llâh salla'llâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: Her kim, imânından dolayı ve mükafatını yalnız Allâh'tan umarak Kadir Gecesi'ni ihya ederse, geçmiş günahları affedilir.
Bin aydan hayırlıdır denmesinin hikmeti nedir?
"Bin ay" seksen üç sene dört aylık bir süreye tekabül eder. Geçmişteki salih kimselerin bir ömür boyu kazandıkları manevi mertebeyi bir gece içinde elde etme fırsatıdır. Resulullah (a.s.m.) sahabilere İsrailoğullarından bir kimsenin Allah yolunda bin ay boyunca silâhlı olarak cihat ettiğini anlatmıştı. Sahabiler bunu duyunca şaşırdılar ve kendi amellerini az, gördüler. Bunun üzerine Kadir Suresi indirildi.
Başka bir rivayette Peygamberimiz Sahabilere İsrailoğullarından dört kişinin seksen sene boyunca hiç günah işlemeden ibadet ettiklerini anlattı. Sahabiler bunu hayretle karşıladı. Cebrail Aleyhisselâm geldi, "Yâ Muhammed, ümmetin o birkaç kişinin seksen sene ibadetinde hayrete düştüler. Allah sana ondan daha hayırlısını indirmiştir" diyerek Kadir Suresini okudu ve, "İşte bu senin ve ümmetinin hayran kalışından daha hayırlıdır" buyurdu.(1)
Diğer bir rivayette Resulullah’a bütün ümmetlerin ömürleri gösterilmişti. Kendi ümmetinin ömrünü kısa görünce, ömrü uzun olan ümmetlerin amellerini düşündü. Kendi ümmetinin bu kısa ömürlerinde yaptıkları amellerle onlara ulaşamayacakları endişesi içinde üzüldü. Yüce Allah da Habibine, bu üzüntüsüne mukabil Kadir Gecesini vererek diğer ümmetlerin bin yılından daha hayırlı kıldı. (2)
Kadir Suresi bu hadiseler üzerine nazil olmuştur.
Bu sure, Sahabilerin üzüntüsünü hafifleten bir suredir.
 
Son düzenleme moderatör tarafından:
matematikçi MATEMATİKÇİLERİN KRALI
Bu gece; Kur'an-ı Kerim'in indirilmeye başlandığı, ‘bin aydan daha hayırlı' olan Kadir Gecesi'ni idrak ediyoruz. Bütün İslam aleminin rahmet gecesini tebrik eder, hayırlara vesile olmasını dileriz...

Hüseyin Kulaoğlu röportajı

Vakit’e konuşan Sultanahmet Camii'nin 32 yıllık imam-hatibi Emrullah Hatipoğlu; “Bin aydan daha hayırlı olduğu müjdelenen Kadir Gecesi'nde bol bol dua edip, tövbekar olalım” dedi. Sultanahmet Camii'nin 32 yıllık imam-hatibi Emrullah Hatipoğlu, Kadir Gecesi'nde günahkar halden kurtulmak ve tertemiz olmak için bol bol tövbe edilmesi, Allah adının bolca zikredilmesi gerektiğini söyledi.

TEMİZLENMENİN YOLU TÖVBEDİR

Hatipoğlu; “Kirlenmiş, pasaklı adamı kimse sevmez, Allah da sevmez. Onun için temizlenmek lazım. Temizlenmenin yolu da tövbedir. Kişi, kötü işi bırakacak, samimi olacak, ‘Bir daha yapmam' diyecek, yaptıklarından pişmanlık duyacak. Pişmanlık duyduğu günahların etkisinden kurtulmak için af dileyecek ve kul hakkı varsa o hakları ödeyecek” dedi. Hatipoğlu, Kadir Gecesi’nde Müslümanlara rahmet fırsatını değerlendirerek, günahkar halden kurtulmak ve tertemiz olmak için bol bol tövbe etmesi çağrısında bulundu.

Hatipoğlu, Kadir gecesinde bol dua okunmasını gerektiğini belirterek; “Peygamberimiz, “Dua ibadetin ta kendisidir”, Başka bir hadiste, “dua ibadetin iliği, özüdür” anlamına gelen kelime kullanmıştır. Dolayısıyla geceleri ihya ederken en çok başvuracağımız şey dua’dır. Taleplerde bulunacağız” diye konuştu.

Kadir gecesi isminin anlamı nedir?

Herhalde, Kadr-i değeri çok ulvî bir anlam ifade ettiği için olabilir. Önemli olan Kur’ân O’na Kadir gecesi demiş. O isimle inen surede, Cenab-ı Hak “Kadir gecesinin ne olduğunu sana bildiren nedir?” diye tercüme edilen ayette, “Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır” cevabını veriyor.

Bin aydan hayırlı ne demektir?

Bin ay 83 yıl 4 ay civarında bir zamanı içeriyor. Bu zaman dilimi içinde sürekli Allah’a ibadet, itaat içinde olacak, kulluk görevlerine aykırı bir şey yapmayacak, tamamen Allah’ın razı olduğu şekilde bir hayat sürecek, günah ve isyan sayılan bir şey o hayata bulaşmayacak. Bunun pratiği mümkün değil ama böyle olduğunu düşünelim bir an. Böylesine yoğun ve pürüzsüz bir şekilde Allah’a kulluğunu sürdüren bir insanın yaptıklarını terazinin bir kesesinde koysanız, Kadir gecesini ihya edenin yaptıklarını da terazinin öteki kesesine koysanız, yine Kadir gecesinde kazanılanlar diğerlerine ağır gelir.

KUR’ÂN-I KERİM KADİR GECESİNDE İNDİRİLMEYE BAŞLANDI

Bu gecenin önemi nedir?

Kur’ân-ı Kerim bu gece indirilmeye başlandı. Yani zaman dilimi olarak düşünürsek diğer zamanlardan hiçbir farkı olmadığı hâlde bin aydan hayırlı bir mahiyet kazanmış. Bu gecede yapılacak güzel işler, sair zamanda bin ay yapılacak işlerden daha ciddi, kıymetli, değerli olacak. Bu geceyi Kur’ân-ı Kerim’e borçluyuz.

Özellikle Kadir gecesine rastlamak için Ramazanın gecelerini nasıl değerlendirmeliyiz?

Ramazan ayına mahsus ibadetlerden birisi itikâf ibadetidir. Mü’min Müslüman sırf Allah’la manevî bakımdan adeta ilahi huzurda bulunmak üzere bütün dünya işlerinden kopuyor, sıyrılıyor ve kendisini tamamen ilahi tefekküre veriyor. İbadete, Kur’ân okumaya, Kur’ân üzerinde düşünmeye veriyor. Zikirle, teşbihatla meşgul oluyor. Kulluğun muhtevası içinde ne varsa onların her biri ile bir bağlantı kurmaya çalışıyor. İtikâf ibadeti bizzat peygamberimiz tarafından uygulanan, son iltihal senesi ise uygulamanın zaman olarak ikiye katlandığını gördüğümüz bir ibadettir.

Evliler, hac ve umre de ihrama girdiklerinde olduğu gibi geçici bir yasaklılığı kabulleniyor. Evli olanlar birbirlerinden uzaktır. İtikâf’ta sadece zaruri işlerle ilgilenilir. Yeme, içme, abdest alma, tuvalet ihtiyacı gibi. İtikâf’ın ana hedefi nedir? Kadir gecesini ihyadır. Çünkü insanın en yoğun kendisini ibadete, kulluğa, tefekküre verdiği zaman bu zamandır. Böyle yapınca da Kadir gecesi hayli hayli değerlendirilmiş, ihya edilmiş olacak.

Kur’an-ı Kerim’in, Kadir gecesinde indirildiği Kadr suresinde bildiriliyor. Şimdi, bu gece niye her sene aynı güne denk gelmiyor da Ramazan ayı içinde değişik günlere geliyor?

Bu kadar kıymetli bir gecenin saklanmasından daha normal ne olabilir. İnsanlar biraz piyangocu bir anlayışla bazen olaylara yaklaşıyorlar. 12 ay kulluk görevlerini ihmal edenler diyorlar ki, “Ramazanın Kadir gecesi ihya edersek, 12 ayın bütün eksikliklerinden kurtuluruz.” Böyle bir piyangocu anlayış, “ya tutarsa?” diyor.

Bir örnek vereyim, “Kâbe de kılınacak bir vakit namaz başka yerlerde kılınacak yüz bin rekât namaza bedeldir” diyoruz. Bir uyanık gitmiş Mekke’de kaç gün kalmışsa namaz kılmış, kılmış. “Ben bu hesapladıklarımdan bin rekât namaz sevabı aldığıma göre artık döndükten sonra bir daha namaz kılmama gerek kalmaz. Çünkü yaşadığım müddetçe namazla elde edebileceğimin hepsini elde ettim” demiş bu da piyangocu bir anlayıştır.

Kadir gecesi’nde meleklerin indiği söylenir. Peki, melekler nasıl iner?

Kâinat çapında Allah’ın kitabı indiriliyor. Şimdi bir ülke de merasimlerle anayasa yapılıyor, yürürlüğü konuyor. Aynen yapı ve vâkıf olarak da baktığımızda bir teşbih yapmış olarak. İnsanlar böyle önemli işleri yaptıkları zaman merasimlerle bunu ya yürürlüğü koyuyorlar ya ilan ediyorlar.

Bizim insanlık hayatımızın en büyük kanunu, insanları hem dünyada hem de ahirette mutlu edecek en büyük kanun indiriliyor. Kur’ân’ın indirilişi kâinat çapında bir merasimle adeta kutlanıyor. Onun için, “Melekler inerde iner, içlerinde Cebrail aleyhisselamda iner” sanki O’nun liderliğinde büyük bir melekler ordusundan oluşan bir merasim icra edilir. Bu vesile ile yeryüzüne iniyorlar...

ALLAH’IM SEN AFFEDİCİSİN, AFFI SEVERSİN, BENİ DE AFFELE

Bu mübarek gecede duanın önemi nedir?

Peygamberimiz ramazanın önemini vurgulayancı, Hz. Aişe validemiz o geceye erişirsek nasıl bir dua da bulunalım dediğinde; “Allah’ım sen çok affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet” dersin demiştir. Bu çok net bir şekilde söylenmiştir. Peygamberimiz, “Dua ibadetin ta kendisidir”, Başka bir hadiste, “dua ibadetin iliği, özüdür” anlamına gelen kelime kullanmıştır. Dolayısıyla geceleri ihya ederken en çok başvuracağımız şey dua’dır. Taleplerde bulunacağız.

İbrahim Aleyhisselam Mekke’nin temelleri üzerine duvarlarını yükseltirken, her bir taşı koyarken kendisi ve İsmail Aleyhisselam, “Ey Rabbimiz bu yaptığımızı bizden kabul eyle!” derdi. Yaptığı iş zaten meşru bir iş ve yeryüzündeki ilk mescidin temellerini yükseltiyorlar. İş meşru, sakıncalı bir tarafı yok. Buna rağmen bu kadar meşru bir iş için taşı koyarken endişe içindeler adeta, acaba kabul edilir mi? diye. Çünkü yaptığımız bir eksiklik sebebiyle kabul edilmeyebilir endişesini taşımamış gerekiyor. Bu bir peygamber endişesi olabilir ama bütün hassas olanlarda bu tür endişeler artık bir tabiat haline gelmeli.

KADİR GECESİNDE BOL BOL TÖVBE EDİN

Kadir gecesini nasıl ihya etmeliyiz?

Peygamber Efendimizin miracını düşünelim. Kadir gecesi bizim için miraç olabilir. Zaten bütün namazlar miraç diye tarif edilmiş. Miraç’ta en büyük fırsat kul için o’dur. Kadir gecesini de böyle Allah bilirse ona göre ihya eder. O geceye o şerefi veren Kur’ân’dır. Kur’ân-ı Kerim insana indirildi, bize indirildi. İnişine rastlayan zaman dilimini bu kadar kıymetli yapıyorsa bizzat o ineni emanet olarak almak, korumak üzere baş tacı etme durumundayız. Emirlerini yerine getirme hususunda elimden geleni yaptığım takdirde, o hayat boyu adeta benim uygulamalarımla canlı bir hayata dönüştüğü takdirde, benim değerim kim bilir nasıl olacak?

İNANMADAN GİDİLİRSE SADECE BİR YERLER GÖRÜLMÜŞ OLUR

Umre’ye gidip de Kâbe de namaz kılmadan geri dönen insanlara şahit oluyoruz. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Cehaletle bir yere varılmayacağının en güzel göstergelerinden birisidir. Oraya gidiyor namaz kılmadan geri dönüyor, niye gitmiş ne yapmış orada? Madem “bir rekât namaz yüz bin rekâta bedeldir”, O da bunu biliyor, böyle bir fırsatı kaçıran adama “akıllı adam” nazarıyla bakabilir miyiz?

Bir takım önyargılarla gitmiş olabilir seyahat anlayışıyla oraya gittim o yerleri gördüm gibi... Kâbe’yi bir göreyim şu Müslümanlar nereye gidiyorlar, niye bu kadar önem vermişler bende bi göreyim onu. Gitmiş içini dışını görmüş ama bir kere olsun annı secdeyi orada görmemişse. Nerdeyse boşuna gitmiş demek olur. Oraya gittiğiniz zaman ihramlı olacaksınız, ihrama girdiğiniz zaman tavaf edeceksiniz, say edeceksiniz, tıraş olup çıkacaksınız. Hac veya umre ibadetine yapma şerefine nail olacaksınız. Ama onların hiçbirini yapmaya niyetli değil. Oraya gitmiş bir gayr-i müslim seyyah gibi...

Fark ortaya koymamız lazım. Bunu ortaya koymazsak böyle bir şey akla gelir. Tabi bunu hiç kimseye temenni etmeyiz. Zaten oraya mü’minler gider ama birileri kaçamak yaparak inanmadığı halde giderse o da bir yerleri görmüş olur. O bir ibadet yapma şerefini elde etmeden dönmüş olur.

KADİR GECESİ KUR’ÂN’IN İNİŞİNE RASTLADIĞI İÇİN ŞEREFLİ

Kur’ân, Kadir gecesini bir aydan hayırlı yapan o geceye takılıp kalmıyor. O gece Kur’ân’ın inişine rastladığı için şerefli. Kime iniyor esas? İnsana. İnsana bu en büyük emanettir. İnsan taşıma şerefini idrak ederde gereklerini yerine getirirse, onun değerinin nasıl artacağını ancak üzerinde düşünerek anlamaya çalışabiliriz. Yoksa matematik rakamlarla bir takım tariflerini yapamayız ancak düşünürsek bir şeyler kavramış oluruz. Kur’ân, burada en kıymetli varlık yapar bizi.

ALLAH’IN RIZASINI KAZANMAK İÇİN İNFAK YAPABİLİRİZ

“Kur’ân, Kadir, insan” üçgenini çok iyi değerlendirmeliyiz. Kadir gecesini Kur’ân okuyarak, namaz kılarak, her hâlin zikriyle geçirmeliyiz. Ayrıca Allah’ın rızasını elde etmek istiyorsak infaklar yapabiliriz, maddi bakımdan infak müessesinin mekanizmasını çalıştırabiliriz.

Kişi, Kadir gecesinde günahkâr halden kurtulması ve tertemiz olması için bol bol tövbe etsin. Kirlenmiş, pasaklı adamı kimse sevmez Allah’ta sevmez, onun için temizlenmek lazım, temizlenmenin yolu da tövbedir. Kişi, kötü işi bırakacak, ciddi bir karar verecek, samimi olacak, bir daha yapmam diyecek, yaptıklarından pişmanlık duyacak. Pişmanlık duyduğu günahların etkisinden kurtulmak için af dileyecek ve kul hakkı varsa o hakları ödeyecek.
__________________
 

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
7B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
7B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
1
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
12B
LAL
Üst