Indian dance styles - Hint Dansı Stilleri

cicozz Çocukluk cicozlarda saklı
Indian dance styles - Klasik Hint Dans Stilleri Nelerdir

Bu yazımızda sizlere klasik hint dans türlerini anlatmaya çalışacağız.

Kathak Dansı
Bu kuzey Hindistan dansı Klasik Hint müziği ile içiçe geçmiştir. Ayakların ritmik çevikliğine tabla ya da pakhawai eşlik eder. Geleneksel olarak öyküler Radha ve Krishna ile ilgilidir ve Natwari tarzındadır (o zamanki adıyla) fakat Moğolların Kuzey Hindistan’ı istila etmeleri dansı ciddi biçimde etkiledi. Dans Müslüman toplulukların eğlencelerinin bir parçası haline gelince içerik olarak spiritüel yanı azaldı ve eğlence yanı öne çıktı. Nritta, yanı saf dans yanına daha çok vurgu yapılırken abhinaya (ifade ve duygu) kısmı daha az ifade edilir oldu.

Bharatnatyam

Bharatnatyam, artistik bir yoga (natya yoga) türüdür ve amacı somut boyut yoluyla ruhani yanı ortaya çıkartmaktır. Güney Hindistan’da en çok uygulanan Klasik Hint dansları arasındadır.

Hindistan’da, Natva Shastra üstüne kurulu olan tüm klasik dans türleri arasında en eski olandır. Üstün nitelikli mitolojik varlıklar sıradan insanların anlayabilecekleri türde basit bir Veda yaratılması için yine mitolojik bir figür olan Brahma’ya başvurdular, ki bu Kali Yuga döneminde özellikle önemlidir. Onların dileğini yerine getiren Brahma, Panchamaveda, Beşinci Veda, ya da NatyaVeda’yi yarattı. Bu, dört temel Veda’nın en güzel taraflarını almıştı. Brahma, Rigveda’dan pathya (sözcükleri), Yajurveda’dan abhinaya (vücut hareketlerinin iletişimle ilgili yanlarını, örnegin mimikler) Samaveda’dan geeth (müzik) ve Atharyaveda’dan rasa (anahtar hisler ve duygusal tarafı) alarak beşinci Veda olan NatyaVeda’yi oluşturmuştur. Bu Veda’yı yarattıktan sonra Brahma onu aziz Bharata’ya teslim ederek ondan bunu dünyada yaymasını istedi. Brahma’nın bu emrine uyan aziz Bharata Natva shastra’yı yazdı. Bharata, Gandharava ve Apsara grupları ile birlikte Shiva’nin huzurunda natya, nrtta ve nrtya’yı sergiledi. Bu da klasik Hint danslarının artistik tekniği ile ilgili en etkili belge haline geldi. Bunlar arasında özellikle Bharatnatyam ve Odissi öne çıkar. Ayrıca, "Bharatnatyam“ terimi ismini kısmen aziz Bharata’dan almıştır.

Natya Shastra şöyle der, “Dünya hırs ve arzu, kıskançlık ve öfke, zevk ve acı içinde boğulmuşken, insanlar Yüce Olan’dan (Brahma) herkesin seyredip dinleyebileceği bir eğlence türü yaratmasını istediler. Kutsal yazıtların dili çok ağır ve karışık oldugu için kitleler onlardan zevk alamıyorlardı. Bharatnatyam’ın kökeni ile ilgili bir diğer yorum ise mitolojik bir figür olan Parvati’nin bu dans sanatını şeytan Banasura’nın kızı Usha’ya öğrettiği yolunda. Usha da bunu Krishna’nın doğdugu yer olan Dwaraka şehrinin Gopikalarına miras bıraktı. Mitolojide üstün nitelikleriyle övülen Shiva’nın kendisi en Yüce Dansçı’dır ve tüm Evren O’nun Dansıdır. Eşi olan Parvati onunla birlikte dans eder.

Kuchipudi

Bugün halen var olan ve Sanskrit dram geleneği ile en yakından bağdaştırılabilecek dans dramı Kuchipudi ‘dir. Bu tür ayrıca Bhagavata Mela Natakam olarak da bilinir. Kuchipudi dansı Güney Hindistan’da bulunan Andhra Pradesh eyaletinde bu isimle tanınır. Kuchipudi adını Kuchelapuram köyünden alır. Burada büyük öğretmenler ve sanatçılar bu dansı besleyip bir repertuar hazırladılar ve bu dans tekniğini işlediler. Kuchipudi tekniği hızlık ritmik ayak manevraları ve heykelimsi vücut hareketlerinden faydalanır. Özel bir tarzı olan mimikler el figürleri ve derin yüz ifadeleri gerçekçi bir oyun ile birleştirilir. Kuchipudi’ye Karnatik müzik eşlik eder.

Raas Leela
Brindavan’daki kutlu hizmetkarların (Gopiler ya da Gopikalar) Krishna’ya olan coskulu adanmışlıkları , ve aralarında en öne çıkan Radha’nın adanmışlığı madhura-bhakti (Sevgi yoluyla adanmışlık) nin tüm zamanlardaki en iyi örneğidir. Bu bhakti’yi temsil eden pek çok efsane ve resim Hindistan’ın her yanına resim ve heykel alanında yayılmıştır. Radha-Krishna hikayesinin ilk şiirsel ifadesi Jayadeva (MÖ 12. yy)’ya ait olan Gita-Govindam’da yer almıştı. Bu şiirin baş kahramanı Krishna’nın çok sevdiği Radha’dır. Dua haricinde hiçbir kelime konuşmazdı. Krishna’nın yönü haricinde hiçbir adım atmadı. Sadece Krishna’yı gördü ve O’nu duydu. Çevresinde kim olursa olsun sadece O’ndan bahsetti, O’nunla ve O’nun için konuştu. Krishna onun kalbini tamamen doldurmuştu.

Bu muhteşem şiire büyük saygı duyulur ve özellikle kalabalıkların Bhajan söyledikleri zamanlarda Hindistan’ın her yerinde söylenir. Onu söyleyenler genelde çok yüksek coşku yaşarlar. Jayadeva’nın bu lirik eseri sınır tanımayan güzel bir şiirdir. Bhakti geleneğindeki ruhani şiirlerin merkezidir - her ne kadar Viktoryen bakışa göre erotik sayılabilse de, Tanrı’nın kendi yazdığı bir şiir olarak tanınır. Bu şiirle bağlantılı olan şarkı ve dansın sadece müziği ve dansı değil fakat Radha ve Krishna’nın arasındaki sevgiyi anlatan lirik kısmı da çok sürükleyicidir.
 

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
13B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
4B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Üst