_MeçHuL_
[..вιя NΣFΣS нυzυя..]
Davos krizinin yıldönümünde Başbakan Erdoğan'dan İsrail'e Gazze çıkışı: Gazze yine bombalandı. Orantısız güç imkanları var. Bu tabloyu asla kabul etmeyiz. Mağdurun yanında oluruz
BAŞBAKAN Erdoğan, Lübnan Başbakanı Saad Hariri ile, baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından Başbakanlık Merkez Bina'da düzenlenen ortak basın toplantısında İsrail'e sert çıktı. Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin, 'Türkiye'nin İran ve İsrail ile ilişkileri çok iyi. 'Türkiye, şu anki Lübnan'da yapılan terör olaylarına karşı hem İran'a hem İsrail'e karşı bir baskı uygulamakta mıdır?'' sorusuna 'Bölgede hassasiyetle üzerinde durduğumuz konu barış'' yanıtını verdi.
İSRAİL DE UYARILSIN
Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: 'Barışı tesis etmek istiyorsanız, barışa taraftar olanlarla beraber hareket edeceksiniz ki barış güç bulsun. İran ile ilgili konuda ileri sürelen tez; nükleer silah konusudur. Biz bölgede hiçbir ülkenin nükleer silahlanmaya gitmesini tasvip etmiyoruz. Ama öbür tarafta, İsrail'de nükleer silah var. İran'a uyarı yapanlar, aynı uyarıyı İsrail'e yapmıyorlar. BM'de özellikle 5 daimi ülkenin de adil davranması lazım. Çünkü bu bölgede, nükleer silah var. Nükleer silahın olmadığını bugüne kadar İsrail söylemedi, aksine kabullendi. Gazze'de bunu uyguladılar, fosfor bombalarıyla... Kimse fosfor bombalarının kitle imha silahı olmadığını iddia edemez. Bunu orada yaşadık, gördük...
ADİL OLMALIYIZ
Dolayısıyla biz, dünyada, dünya barışına; insani noktada, vicdanlarının sesine kulak vermek isteyen tüm ülkelere diyoruz ki: Adil olacağız. Bu bölgeye adil yaklaşım içinde olacağız. Eğer adil yaklaşım içinde olmazsak, o zaman bu sıkıntı sadece bu bölgeyi vurmaz, bütün dünyadaki diğer bölgelere de aynı şekilde sirayet eder. Nitekim, Ortadoğu'nun huzursuzluğu, dünyanın huzursuzluğudur. Ama Ortadoğu'daki barış, inanıyorum ki dünyanın barışıdır. Göreve geldiğimiz şu 7 yıllık süreç içinde de bu konuda hiçbir dönemde görülmemiş adımları attık. İsrail-Suriye arasında da bunu yaptık ve çok ciddi mesafeler almıştık ki maalesef Gazze olayıyla, burası kesildi. Kaybeden kim oldu? İnsanlık oldu. Çünkü her gittiğimiz yerde İsrail-Suriye arasındaki bu görüşmelerden dolayı bize teşekkürlerini sunan ülkeler, 5. raunttan dolayı kesilince, bu defa kendileri de ne yapacaklarını bilemez hale geldiler. Şimdi bize diyorlar ki 'bunu tekrar başlatamaz mısınız?'
NİYE BOMBALADINIZ?
İsrail'den dün (önceki gün) Gazze dün yine bombalandı. Ne oldu da Gazze bombalandı? Ne var? Şimdi diyorlar ki 'ama konuşuyorsun.' E, nasıl konuşmayacaksın? Niye bombaladınız Gazze'yi, ne vardı? Şimdi de mi 'füze atıyorlar' diyeceksiniz? Şu anda füze atışı, şu, bu diye bir şey yok. Niye yapıyorsunuz bunu? 'Bölgenin ben gücüyüm' diyor. Niye? Çünkü orantısız imkanları var, gücü var ve bu gücünü kullanıyor. BM'nin de kararlarına uymuyor, bu yönde de rahat. Dolayısıyla, 'ben istediğim yaparım' diyor, istediğim adımı atarım' diyor. Böyle bir ortada tablo var. Bu tabloyu tasvip etmemiz asla mümkün değil.'
BAŞBAKAN Erdoğan, Lübnan Başbakanı Saad Hariri ile, baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından Başbakanlık Merkez Bina'da düzenlenen ortak basın toplantısında İsrail'e sert çıktı. Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin, 'Türkiye'nin İran ve İsrail ile ilişkileri çok iyi. 'Türkiye, şu anki Lübnan'da yapılan terör olaylarına karşı hem İran'a hem İsrail'e karşı bir baskı uygulamakta mıdır?'' sorusuna 'Bölgede hassasiyetle üzerinde durduğumuz konu barış'' yanıtını verdi.
İSRAİL DE UYARILSIN
Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: 'Barışı tesis etmek istiyorsanız, barışa taraftar olanlarla beraber hareket edeceksiniz ki barış güç bulsun. İran ile ilgili konuda ileri sürelen tez; nükleer silah konusudur. Biz bölgede hiçbir ülkenin nükleer silahlanmaya gitmesini tasvip etmiyoruz. Ama öbür tarafta, İsrail'de nükleer silah var. İran'a uyarı yapanlar, aynı uyarıyı İsrail'e yapmıyorlar. BM'de özellikle 5 daimi ülkenin de adil davranması lazım. Çünkü bu bölgede, nükleer silah var. Nükleer silahın olmadığını bugüne kadar İsrail söylemedi, aksine kabullendi. Gazze'de bunu uyguladılar, fosfor bombalarıyla... Kimse fosfor bombalarının kitle imha silahı olmadığını iddia edemez. Bunu orada yaşadık, gördük...
ADİL OLMALIYIZ
Dolayısıyla biz, dünyada, dünya barışına; insani noktada, vicdanlarının sesine kulak vermek isteyen tüm ülkelere diyoruz ki: Adil olacağız. Bu bölgeye adil yaklaşım içinde olacağız. Eğer adil yaklaşım içinde olmazsak, o zaman bu sıkıntı sadece bu bölgeyi vurmaz, bütün dünyadaki diğer bölgelere de aynı şekilde sirayet eder. Nitekim, Ortadoğu'nun huzursuzluğu, dünyanın huzursuzluğudur. Ama Ortadoğu'daki barış, inanıyorum ki dünyanın barışıdır. Göreve geldiğimiz şu 7 yıllık süreç içinde de bu konuda hiçbir dönemde görülmemiş adımları attık. İsrail-Suriye arasında da bunu yaptık ve çok ciddi mesafeler almıştık ki maalesef Gazze olayıyla, burası kesildi. Kaybeden kim oldu? İnsanlık oldu. Çünkü her gittiğimiz yerde İsrail-Suriye arasındaki bu görüşmelerden dolayı bize teşekkürlerini sunan ülkeler, 5. raunttan dolayı kesilince, bu defa kendileri de ne yapacaklarını bilemez hale geldiler. Şimdi bize diyorlar ki 'bunu tekrar başlatamaz mısınız?'
NİYE BOMBALADINIZ?
İsrail'den dün (önceki gün) Gazze dün yine bombalandı. Ne oldu da Gazze bombalandı? Ne var? Şimdi diyorlar ki 'ama konuşuyorsun.' E, nasıl konuşmayacaksın? Niye bombaladınız Gazze'yi, ne vardı? Şimdi de mi 'füze atıyorlar' diyeceksiniz? Şu anda füze atışı, şu, bu diye bir şey yok. Niye yapıyorsunuz bunu? 'Bölgenin ben gücüyüm' diyor. Niye? Çünkü orantısız imkanları var, gücü var ve bu gücünü kullanıyor. BM'nin de kararlarına uymuyor, bu yönde de rahat. Dolayısıyla, 'ben istediğim yaparım' diyor, istediğim adımı atarım' diyor. Böyle bir ortada tablo var. Bu tabloyu tasvip etmemiz asla mümkün değil.'
Son düzenleme moderatör tarafından:
