Çocukluk Ve Ergenlİk ÇaĞi Obsesİf Kompulsİf BozukluĞu

SaMeT46 Harbi Aktif Üye
Obsesyon , kişinin isteği dışında ortaya çıkan ve bilinç alanına zorla giren ısrarlı düşünceler, imajlar, kompulsiyon ise eyleme yönelik bir zorlama olarak tanımlanmaktadır. Obsesyonlar, tekrarlayıcı kelime, düşünceler, korku, anılar, resimler veya dramatik sahneler olabilir. Kompulsiyonlar ise obsesyon tarafından aktive edilen, bazı düşünceler, dürtüler, korkulardan kurtulmaya yönelik zorunlu eylemlerdir. Çocuklarda bazen obsesyon tanımlanmaksızın kompulsiyon olabilir. Hem obsesyon hem kompulsiyonların anlamsızlığı ve gereksizliği birey tarafından bilinmektedir.
Obsesyonlar aşağıdaki belirtilerle tanımlanır:
- Bu bozukluk sırasında kimi zaman gelen ve uygunsuz olarak yaşanan ve belirgin anksiyete ya da sıkıntıya neden olan,yineleyici ve sürekli düşünceler, dürtüler ya da düşlemler
- Düşünceler, dürtüler ya da düşlemler sadece gerçek yaşam sorunları hakkında duyulan aşırı üzüntüler değildir.
- Kişi,bu düşünceleri,dürtüleri ya da düşlemlerine önem vermemeye ya da bunları baskılamaya çalışır ya da başka bir düşünce ya da eylemle bunları etkisizleştirmeye çalışır.
- Kişi, obsesyonel düşüncelerin, dürtülerini ya da düşlemlerini kendi zihninin bir ürünü olarak görür.
Kompulsiyonlar aşağıdaki belirtilerle tanımlanır:
- Kişinin,obsesyonel bir tepki olarak ya da katı bir biçimde uygulanması gereken kurallarına göre yapmaktan kendini alıkoyamadığı yineleyici davranışlar ya da zihinsel eylemler
- Davranışlar ya da zihinsel eylemler,sıkıntıdan kurtulmaya ya da var olan sıkıntıyı azaltmaya ya da korku yaratan olay ya da durumdan korunmaya yöneliktir; ancak bu davranışlar ya da zihinsel eylemler ya etkisizleştirilmeyi ya da korunulması tasarlanan şeylerle gerçekçi biçimde ilişkili değildir, çok aşırı bir düzeydedir.
Çocuk ve ergenlerde görülen obsesyon ve kompulsiyonlar erişkinlere benzemektedir. En yaygın ritüel aşırı yıkanma,tekrar etme, kontrol etme, dokunma, sayma, düzenlemedir. Çocuk ve ergenlerle yapılan çalışmalarda ilk okul çağı çocuklarında en sık görülen kompulsiyon sayma ve simetri, erken ergenlikte aşırı yıkanma, geç ergenlikte :):):):)üel düşünce ve ritüeller olduğu belirtilmiştir. Çocuk ve ergenlerin bir kısmı belirtilerini saklama eğilimindedir. Özellikle işlev düzeylerinde ciddi bozukluk yoksa, aile obsesif-kompulsif belirtileri fark etmeyebilir. Uzun saatler üretken olmayan bir biçimde aaaa yapan, yazdıklarını sürekli silip yeniden yazan, kelimelere, harflere, ayrıntılara takılmadan aaaalerini bitirmekte güçlük çeken çocuklar, yıkanırken bol ve sabun tüketen, tuvalet kağıdını bol kullanan, yıkanmaktan kızarmış elleri olan, odalarına başkalarının girmesi ve eşyasını ellemeyi tolere edemeyen, bazı aktivitelerden kaçınmayı seçen çocuklarda obsesif kompulsif bozukluk açısından değerlendirmek gerekmektedir. Çocuklardaki OKB bazen ebeveynin benzer semptomları nedeniyle ebeveynin dikkatini çekmeyebilir. OKB’u olan çocukların %71’nin ebeveyninden birinde ya OKB ya da obsesyonlar görülmesi genetik geçişi desteklemektedir.
OKB’nin tedavi yöntemleri:
Psikodinamik tedavilerin bu bozukluğun tedavisinde kısıtlılığı olmasına rağmen semptomlara eşlik eden anksiyete ve depresif semptomlarla baş etme becerilerini arttırma, aile ilişkilerini düzenleme,arkadaş ilişkilerini, kaçınmaları azaltmak amacıyla dinamik oryantasyonlu terapinin işlevsel ve etkin olduğu vurgulanmaktadır.
 

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Üst