Churchill'in Gizli Savaşı

SaMeT46 Harbi Aktif Üye
KİTABIN ÖZETİ :


II. Dünya Savaşı esnasında, Almanya'nın işgal ve saldırıları karşısında Avrupa Cephesinde durumu giderek sıkışan İngiltere'nin, kendisini ve müttefiklerini rahatlatacak bir çözüm üreterek 1942 yılında Türkiye'yi savaşa sokma ve Balkanlardan yeni bir cephe açma girişimleri kitabın ana konusunu teşkil etmektedir. İngiltere Başbakanı Winston Churchill, Türkiye'yi ikna ederek Balkanları tamamen işgal ve denetimi altında bulunduran Nazi Almanyasına karşı etkili bir cephe oluşturarak, hem Sovyet Rusya'yı hem de kendilerini önemli ölçüde rahatlatmak niyetindedir. Üstelik Türkiye gerek stratejik konumu gerekse yıpranmamış askeri yapısı nedeniyle müttefiklerin çok işine yarayabilirdi. Kitap, 1942-1944 yılları arasında Churchill ve İngiliz Dışişleri Bakanlığı'nın Türkiye ile yürüttüğü yazışmaları ve diplomatik girişimleri içermektedir.

Kitabın birinci bölümünde, Türkiye'nin 1941'de Churchill için neden çok önemli olduğu sorusuna yanıt aranmaktadır. Bu yanıtı aranırken 1914-1943 döneminde uluslar arası düzeydeki Türk-İngiliz ilişkileri üzerinde durulmakta, Churchill'in I. Dünya Savaşı'nda Türkiye'nin tarafsızlığı konusundaki başarısız girişimi ile, II. Dünya Savaşı'nda Türkiye elini oynayışı arasındaki bağlantı irdelenmekte; 1940-1943 yılları arasındaki Türk-İngiliz ilişkileri özetlenmektedir.

İkinci Bölümde, Churchill'in diplomatik çözümleri kullanışını incelemeye başlarken, öncelikle bu belgelerin hangi yolla İngiliz hükümetinin eline geçtiği sorusuna cevap aranmaktadır. Ayrıca diplomatik ve askeri şifrelerin İngiltere tarafından çözülmesinin önemi vurgulanmaktadır.

Üçüncü bölümde, Şifre çözülmesinden askeri bakanlıkların yararlanmaları iki bölüm halinde ele alınmaktadır. Öncelikle Churchill'in ve Dışişleri Bakanlığı'nın, Doğu Akdeniz'deki gelişmelere ilişkin görüşlerinin yeniden oluşturulması anlatılmış, daha sonra da Churchill'in, Eylül 1941'den itibaren bu diplomatik çözümleri kullanmasının neden olduğu sonuçlar üzerinde durulmuştur. Ayrıca bu bölümde Türk-İngiliz ilişkilerinin geliştirilmesinin iki ülkenin de yararına olduğu örneklerle anlatılmıştır.

Dördüncü bölümde, İnönü-Churchill arasında yürütülen Adana Görüşmesi'nden önceki aylarda, iki taraf arasında giderek gelişen ilişkiler üzerinde durulmuştur. Ayrıca, 1942 ilkbaharına kadar Akdeniz'in doğusundaki Almanya üstünlüğü, Ocak 1943'ten önceki birkaç ay içinde Kuzey Afrika'da müttefikler lehine gelişen güç dengesi, Türkiye'nin 6 Haziran 1944'e kadar geçen dönem boyunca, bir taraftan İngiltere ve İtalya, diğer taraftan Almanya ve Rusya arasında gerçekleşebilecek iki ayrı barış olasılığını ne derece gözlemlediği anlatılmaktadır.

Beşinci bölümde, İngiltere'nin 1942 yılı ilkbaharında üst üste yaşadığı felâketler karşısında Churchill'in Türkiye elini kuvvetlendirmeye çalışması, Dışişleri Bakanı Eden'in karşı çıkmasına rağmen, Türkiye'ye askeri ve diplomatik yardım çabaları, Türkiye'nin bu çabalara verdiği olumlu ve olumsuz tepkiler ve iki ülke resmi heyetleri arasında yürütülen görüşmeler ele alınmaktadır.

Altıncı bölümde, Churchill'in Adana'da 1943'te, İnönü ve Türk hükümeti yetkilileri ile yaptığı görüşme ele alınmaktadır. Görüşme öncesi Churchill'in Türkiye hakkındaki görüşlerinin şekillenmesinde rol oynayan faktörler, görüşme konularının tespiti, görüşmeden İngiliz hükümetinin beklentileri, Türkleri savaşa sokmaya ikna etmek için kullanmayı düşündüğü argümanlar, Mihver Devletleri tarafından görüşmenin yapılmasının engellenme çabaları ve sonuçları; görüşmenin gerçekleşmesi, Türk hükümetinin Churchill'in istekleri karşısında takındığı tutum ve karşı istekleri, görüşmenin sonuçları değerlendirilmektedir.

Yedinci bölümde, Müttefiklerin ve Mihver Devletleri'nin Ekim 1943'te Ege Denizi'nde savaşa hazırlanışları, Oniki Ada seferinin nedenleri, gelişmesi ve sonuçları ile kuvvet komutanları, Dışişleri Bakanlığı ve Başbakan'ın, askeri ve diplomatik ileti çözümlerini birbirinden çok farklı yorumlamalarının, Doğu Akdeniz'deki İngiliz politikasına nasıl yansıdığı üzerinde durulmaktadır. Ayrıca, Kasım 1943'te Almanların Doğu Akdeniz ve Oniki Adalarda başarı elde etmelerinin, İngiltere-Türkiye ilişkilerine etkileri üzerinde de durulmuş, Türkiye'nin savaşa girmesini temin maksadıyla yapılan konferanslar ele alınmıştır.

Sekizinci bölümde, Moskova, Kahire ve Tahran Konferansları'nın Türkiye açısından önemi, Eylül 1943- Mart 1944 dönemine ait diplomatik iletilerin bir casusluk sonucu Berlin'in eline geçmesinin Müttefik ilişkilerine etkileri ele alınmaktadır. Ayrıca, Türkiye'nin tarafsız tutumunu sürdürmek konusundaki kararlılığının İngiltere tarafından nasıl değerlendirildiği, bu durumu değiştirebilmek için yürütülen çalışmalar ele alınmakta, Müttefikler-tarafsızlar arasındaki güven ve güvensizliği etkileyen faktörler üzerinde durulmaktadır.

Sonuçların ele alındığı Dokuzuncu bölümde, Churchill, Dışişleri Bakanlığı ve kuvvet komutanlarının 1942'den 1944'e kadar olan dönemde, Türkiye'ye yönelik politikalarını formüle etmek ve bu politikaları uygulamak için gizli ileti çözümlerinden elde ettikleri bilgileri nasıl kullandıkları sorusuna yanıt verilmiştir. İngiliz Dışişleri Bakanlığı'nın 1940'da Türkiye ile ilgili yeterli ve sağlam bilgilere dayanan tavsiyeler üretebilip üretemediği, İngiltere'nin Ankara Büyükelçiliği'nin güvenilir olmayan yapısının savaşın gidişini nasıl etkilediği, 1942'den itibaren Devlet Kod ve Şifre Okulu'nun sağladığı iletiler sayesinde İngiltere-Türkiye ilişkilerinin nasıl yürütüldüğü ele alınmıştır. Ayrıca, Churchill'in Türkiye ile ilgili kararlar verirken ve görüşlerini belirlerken Mavi Kapaklı Dosyalar içindeki iletilerden yararlandığı, bunlara dayanarak Türkiye'yi Müttefiklerin yanında savaşa sokabilmeyi umması değerlendirilmiştir.

Kitabın Adı: Churchill'in Gizli Savaşı
Kitabın Yazarı: Robin DENNİSTON
Yayınevi ve Adresi: Sabah Yayınları-Medya Plaza Güneşli / İSTANBUL
Basım Yılı: 1998
 

Benzer Konular

Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
9B
Yanıtlar
1
Görüntülenme
2B
Üst