bebeğin gelişimi hafta hafta

deep Harbi Aktif Üye
bebeğin haftalık gelişimi, Hafta hafta gebelik , Hafta hafta hamilelik

bebeğin gelişimi hafta hafta

1.HAFTA

Halk arasında hamilelik aylarla ifade edilirken, doktorlar hamilelik süreci değerlendirirken ve anne karnındaki bebeğin gelişmesini izlerken haftayı esas alırlar.Aslında gebeliğin başlangıcı olan döllenme,bu tarihten yaklaşık 14 gün sonra olmaktadır.Ancak zamanlamanın doğru yapılabilmesi bakımından pratikte, son adet tarihi, gebeliğin başladığı tarih olarak kabul edilir. En son görülen adetin başladığı gün gebeliğin başlangıcı kabul edildiğinde, toplam gebelik süresi yaklaşık 280 gün, yani 40 haftadır.

İlk haftada vücudunuzda oluşan değişiklikler şöyle sıralanabilir.Yaklaşık 2-3 ay önce yumurtalıkta gelişmeye başlayan bir grup yumurta hücresinden, hızlı gelişme gösteren yaklaşık 20 yumurta, etraflarında sıvı dolu bir kesecikle büyüyerek, kendi aralarında bir yarışla döllenme şansı olan en büyük yumurta haline gelmeye çalışırlar. Beyinden tetiklenen bir mekanizma ile en büyük kist çatlar ve yumurta karın boşluğuna atılır. İki adet kanamasının yaklaşık ortasına denk gelen bu dönem (adetin ilk gününden itibaren 10-18 .ci günler) kadının gebe kalma şansının en yüksek olduğu dönemdir.Bu dönemde gebelik planlamış bir çift gün aşırı veya her gün ilişki olacak şekilde kendilerine zaman ayırmalıdırlar. Bir adet döneminde gebelik elde etme şansı yaklaşık %20 olduğundan gebelik elde edemeyen çiftlerin,morallerini bozmadan benzer bir cinsel ilişki rejimini sürdürmeleri gerekir.

Karın boşluğuna atıldıktan sonra tüpler tarafından yakalanan yumurta yaklaşık 12-24 saat süreyle döllenmeyi bekler Döllenme olursa (iki hücrenin birleşmesi ile tek bir hücre oluşup çoğalmaya başlar) gebeliğin ilk aşamasına geçilir. Eğer döllenme olmazsa yumurta ölür ve bunu takiben bir sonraki adet kanaması oluşur.

2. Hafta
Anne adayının yumurtalıklarında yumurta hücresi gelişimi devam eder. Bu esnada endometrium adı verilen rahim zarı da kalınlaşmaya başlar. Bu kalınlaşmanın amacı döllenme meydana geldikten sonra oluşacak embryonun rahim içinde rahatlıkla tutunmasını sağlamaktır. Yeni gelişecek olan canlının ihtiyaçlarını karşılamak üzere vücudun bu kısmında kanlanma artar. Bu haftanın sonunda gelişen yumurta çatlayarak yumurtalıktan atılır. Yani yumurtlama meydana gelir. Bir adet döneminde kadında sadece 1 yumurta üretilir ve çatlar.
Çift yumurta ikizlerinde ve üçüzlerinde farklı olarak tek bir yumurta değil birden fazla yumurta atılır. Bu yumurtaların hepsi döllenir ise çoğul gebelik olur

3. Hafta

Yumurtalıklardan atılan yumurta hücresi ile erkekden gelen sperm fallop tüplerinde karşılaşır. Pekçok sperm, yumurta etrafında kümelenmesine rağmen bunlardan sadece 1 tanesi yumurtanın zarını geçerek içine girer ve kendi genetik materyali ile yumurtanın genetik materyali birleşir. Yani döllenir. Döllenme ile birlikte adına yaşam denilen mucize başlar. Fertilizasyon yani döllenme tek bir spermin yumurta hücresinin içine girmesi ile başlar ve zigot adı verilen oluşumun ortaya çıkması ile sonlanır. Fertilizasyon süreci yaklaşık 24 saat kadardır. Bir sperm yaklaşık 48 saat canlı kalabilir. İlişki esnasında vajina içine yaklaşık 300 milyon sperm bırakılır. Spermlerin sadece %1’i yani 3 milyon kadarı rahim içine girebilir. Rahim içine giren spermler kadının üreme organları içinde ilerleyerek tüplere kadar ulaşırlar. 10 saat süren bu seyahat sonunda yumurta hücresine kadar gelen spermleri başka bir görev bekler; yumurta hücresinin kabuğunu kırarak içine girmek. Yumurta hücresi zona pellucida adı verilen bir zar ile çevrilidir. Spermlerden sadece 1 tanesi bu zarı delerek yumurtanın içine girebilir. Penetrasyon adı verilen bu işlem 20 dakika kadar sürer ve bir sperm penetre olduktan sonra zona pellucida tamamen kapanarak başka bir spermin girişine izin vermez. Sperm ve yumurta hücrelerinin çekirdeklerinin birleşmesi ile zigot ortaya çıkar ve döllenme sona erer.
Zona pellucida’nın içindeki tek hücreli zigot döllenmeden 1.5-3 gün sonra bölünmeye başlar. Bu ilk bölünmeye klivaj adı verilir. Ortaya çıkan hücrelere ise blastomerdir. Klivajı takiben hızlı bir bölünme süreci başlar. Yaklaşık her 20 saatte bir hücre sayısı ikiye katlanır ve her bölünme ile birlikte zona pellucida içinde bulunan blastomerlerin çapı küçülür. Hücre sayısı 16’ya ulaştığında artık zigot morula adını alır.Tüm bu olaylar gerçekleşirken zigot tüp içinde rahim boşluğuna doğru olan seyahatini devam ettirmektedir. 4. güne gelindiğinde morula uterus içine ulaşmıştır. Bu aşamada hücre bölünmesi hızla devam etmektedir ve morulanın merkezinde bir boşluk oluşmaya başlar. Bu aşamadaki oluşuma blastokist adı verilir. Zona pellucida boyutları sabit olmakla birlikte içindeki hücreler düzleşir ve yoğunlaşır. Blastokist aşamasında artık hücre faklılaşmasıda balşamaktadır. Hücrelerin bir kısmı embryoyu oluşturacak olan embryobalastlar iken geri kalan hücreler plasentayı yapmak üzere trofoblast olarak farklılaşır.
Döllenmeden 5-6 gün sonra implantasyon yani rahim içine yerleşme başlar. Blastokist zona pellucida’yı yırtarak çıkar. Buna Hatching adı verilir. Bu esnada trafoblastlar bir enzim salgılayarak rahim içindeki hücre yapısını değiştirir ve blastokist için bir implantasyon alanı sağlar. Aynı anda trofoblastlardan hCG hormonu da salgılanmaya başlar. Bu hormon gebelik testlerinin pozitif olmasını sağlayan hormondur. İmplantasyonu takiben endometriumun (rahim iç zarı) o bölümünde kanlanma artar ve gebeliğin devamı için gerekli olan kan dolaşımı başlar.
Döllenme anında bebeğin cinsiyeti bellidir. Eğer dölleyen sperm X kromozomu taşıyor ise bebek kız, Y kromozomu taşıyor ise erkek olacaktır. Dolayısı ile bebeğin cinsiyetini belirleyen erkek, yani babasıdır. Kadının bebek cinsiyetinde en ufak bir rolü yoktur. Bu devrede cinsiyeti saptamak ancak genetik inceleme ile mümkündür. Bu aşamada belli olan sadece cinsiyet değildir. 38 hafta sonra dünyaya merhaba diyecek olan bireyin göz renginden kan grubuna kadar bütün genetik yapısı bellidir ve değiştirilemez.
Annedeki değişiklikler
Bu aşamada anne adayında herhangi bir fiziksel ya da ruhsal değişiklik yoktur. Yanlız implantasyon esnasında hafif bir lekelenme şeklinde kanama olabilir.


ANNE OLACAĞIM
Bu haftanın sonunda tüm dünyaya anne olacağınızı ilan edebilirsiniz. Normalde adet görmeniz gerekirken adetiniz gecikti. Zaman zaman bu tür gecikmeler olabileceğini biliyorsunuz ama yine de heyecanlısınız. O halde neden daha fazla merakta kalacaksınız. Hemen eczaneden bir gebelik testi alıp evde yapın. Sonuç negatif çıkarsa hemen ümitsizliğe kapılmayın çünkü zaman zaman gebelik testleri negatif olabilir. Bu durumda yapılması gereken en akıllıca iş hemen doktorunuzdan randevu almakdır. Henüz bir doktorunuz yoksa hemen arkadaşlarınıza sormaya başlayın. Günümüzde bilinçli bir kadının düzenli görüştüğü ve aklına takılanları sorabildiği bir jinekoloğunun olmaması çok yazık. Doktorunuz sizi muayene edecektir. Bu dönemde yapılan ultrasonografide gebelik kesesini görmek genelde mümkün değildir. Ancak kanda yapılan gebelik testi %100’e yakın doğrulukla gebeliğin olup olmadığını tespit edebilir. Eğer gebelik varsa doktorunuz size önerilerde bulunacaktır.
Gebelik yoksa ya da adet görürseniz fazla üzülmemeye çalışın. İlk denemede gebe kalma oranının sadece %25 olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Denemeye devam edin. Eğer adet gecikmesine rağmen gebe değilseniz doktorunuz size adet gördürecek bir tedavi verecektir.
Gebe bir kadında bazı fizyolojik ve ruhsal değişiklikler olur. Bu aşamadaki belirtiler adet öncesi belirtilerle hemen hemen aynıdır. Halsizlik, yorgunluk ve göğüslerde hassasiyet bulunur.
Bu arada içerilerde neler olduğuna bir göz atalım. Döllenmeden yaklaşık 1 hafta sonra impalantasyon gerçekleşmiştir ve trofoblast adı verilen hücreler endometrium hücrelerini hasarlayarak minik kan göllenmelerine neden olmaktadırlar. Bu göllenmeler yeni damar oluşumunu tetikler ve oluşacak olan plasentanın dolaşımı başlar. Embryoblast adı verilen hücre grubu ise hızla çoğalarak 2 tabakalı bir disk oluşturur. Bu tabakalardan üstte olanı amniyon zarı ve embryo olarak gelişimine devam ederken alt tabaka ise yolk sac adı verilen oluşumu meydana getirir.

4.Hafta
4. haftanın sonunda koriyonik villus adı verilen doku rahmin içine doğru ilerler ve embryoda kan damarları teşekkül etmeye başlar. Yolk sac ise kan sistemini meydana getiren hücreleri üretmeye başlamıştır. Bu haftanın sonunda embryo ile plasenta arasında connecting stalk adı verilen bir oluşum bulunur ve bu daha sonra göbek kordonunu meydana getirir.
Yine embryonik disk üzerinde ince bir hücre tabakasının ortaya çıkması gastrulasyon adı verilen devreye gelindiğini belirler. Bu işlemin sonunda embryonun 3 katmanı; ektoderm, endoderm ve mesoderm oluşur.

5. Hafta
Döllenmeden sonraki 16. günde gelişim iyice hızlanır. Endoderm tabakasından akciğerleri çevreleyen zarlar, dil, bademcikler, ürethra, mesane ve sindirim sistemi gelişirken, mesodermden kaslar, kemikler, lenf sistemi, dalak, kan hücreleri, kalp, akciğerler ile üreme ve boşaltım sistemleri farklılaşır.Cilt, tırnaklar, saç, gözün lens tabakası, işitme sistemi, burun, sinüsler, ağız, anus, diş mineleri, hipofiz bezi, meme dokusu ve sinir sitemi ise ektoderm tabakasından farklılaşır. Döllenmeden 17-19 gün sonra embryonik alan bir armuta benzer. Kafa kısmı kuyruk kısmına oranla daha geniştir. Ektoderm tabakası nöral plakayı oluşturmak üzere kalınlaşır. Bu plakanın kenarları kıvrılır ve nöral oluk adını alır. Bu embryonun sinir sisteminin taslağıdır ve ilk gelişen organ sistemlerinden birisidir.
Bu haftanın sonunda bebeğin kan hücreleri oluşmuştur ve epitel hücreler arasında kanallar oluşturmaya başlamıştır. 21. güne ulaşıldığında mesodermden köken alan somitler nöral oluğun her iki yanında ve kuyruk kısmından başlayarak belirmeye başlar. Endokardial hücreler ise erken embryodaki ilkel kalp tüplerini meydana getirmiştir.

6. Hafta: Kalp çalışmaya başlar. Kol ve bacakları oluşturacak tomurcuklar belirir. Bebek boyu 5 mm (elma çekirdeği kadar), Ağırlık: 0.4 gr.

7. Hafta: Kollar ve bacaklar seçilebilir.Bebeğin sinir sistemi taslağı tamamlanmak üzeredir. Boy:1.3 cm (üzüm tanesi kadar), Ağırlık: 1 gr

8. Hafta: Belli başlı bütün iç organlar oluşmuştur. Kol ve bacaklar uzamıştır,ancak el ve ayak parmakları henüz birbirinden ayrılmamıştır. Henüz hissetmeseniz de bebek hareketlenmiştir. Boy: 2.5 cm (badem çekirdeği kadar), Ağırlık: 2 gr.

9. Hafta: Ağız açma,kapama hareketlerini yapar. Boy:4 cm. Ağırlık: 4 gr.

10.Hafta: Böbrekleri idrar üretir,kol ve bacak hareketleri başlar. Boy: 5.5 cm. Ağırlık: 6 gr.

11.Hafta: Başı ile gövdesi hemen hemen aynı boyuttadır.Organ gelişimi büyük ölçüde tamamlanmıştır.Kemik oluşumu bu haftadan itibaren başlamaktadır.Boy: 7 cm.Ağırlık: 8gr.

12.Hafta: Bütün iç organları çalışır durumdadır. Çişini yapabilir. Tırnaklar gelişir. Bu haftadan sonra bebeğinizin ilaçlardan ve zararlı etkenlerden zarar görme olasılığı azalır. Cinsel organları cinsiyetini ortaya koyacak kadar gelişmiştir.Ancak ultrasonda bu ayrımı yapmak mümkün olabilir,ancak yanılma patı yüksektir.Boy:8 cm, Ağırlık: 18 gr.

13.Hafta: Boy: 9 cm. Ağırlık: 26 gr.

14.Hafta: Solunum yapmaya başlar,amniyon suyunu yutar.Kasları gelişir,dolayısıyla hareketleri kuvvetlenir. Boy: 10 cm. Ağırlık: 45 gr.

15.Hafta: Cildi ince ve şeffafdır, cilt altındaki damarlar rahatlıkla görülür.Cilt yüzeyi lanugo denilen kadifemsi tüylerle kaplanır. Boy: 12 cm. Ağırlık: 75 gr.

16.Hafta: Kaş ve kirpikleri oluşur. Ultrason ile cinsiyet tayini yapılabilir. Bebeğin babakları artık kollarından daha uzundur.Boy:16 cm, Ağırlık: 125 gr.

17.Hafta: Emme,yutma ve göz kırpma refleksleri ortaya çıkar.Parmağını emebilir.Bu haftada bebeğin minicik kalbi günde 30 lt (1.5 kova dolusu kadar) kan pompalar. Boy: 18 cm. Ağırlık: 150 gr.

18.Hafta: El ve ayak parmaklarını açıp,kapar. Boy: 20 cm. Ağırlık: 210 gr.

19.Hafta: Bebeğin cildinde,onu su ortamından koruyan,verniks kazeoza denilen,krem tarzında koruyucu madde oluşmaya başlar.Saçları oluşur. Boy: 22 cm. Ağırlık: 280 gr.

20.Hafta: Bebek anne karnında uyku ve uyanıklık dönemlerine girer.Rahim yüksekliği göbek hizasındadır. anne, bebek hareketlerini hissetmeye başlar. Boy:25 cm, Ağırlık:340 gr.

21.Hafta: Boy: 28 cm. Ağırlık: 400 gr.

22.Hafta: Göz kapaklarını hareket ettirir. Boy: 29 cm. Ağırlık: 470 gr.

23.Hafta: Kulakları duymaya başlıyor. Boy: 31 cm. Ağırlık: 550 gr.

24.Hafta: Artık bebek gözlerini açabilir. Bebek algılama yeteneğine sahiptir,yani bilinçli hareket yapabilir. Doğduğu takdirde yaşam şansı yok denecek kadar azdır. Boy:32 cm, Ağırlık:600 gr.

25.Hafta: Boy: 33 cm. Ağırlık: 700 gr.

26.Hafta: Akciğerler çalışmaları için çok gerekli olan, surfaktan denilen maddeyi üretmeye başlar. Boy: 34 cm. Ağırlık: 820 gr.

27.Hafta: Bu haftadan sonra bebek daha hızlı büyüyecektir. Boy: 35 cm. Ağırlık: 1000 gr.

28.Hafta: Eşiniz elini karnınıza koyduğunda hareketleri hissedebilir. Doğarsa, çok iyi bakımla yaşatılabilir. Zayıfca ağlayabilir.Hıçkırır.Vücudu yağ depolamaya başlar.Bebek sesleri tanımaya başlar.Kişiliğin bu haftadan itibaren oluştuğu düşünülmektedir. Boy:36 cm. Ağırlık:1100 gr.

29.Hafta: Duyuları tamamen gelişmiştir,ışık,ses,tat ve kokuyu algılayabilir. Boy: 38 cm. Ağırlık: 1300 gr.

30.Hafta: Lanugo tüyleri kaybolur. Boy: 39 cm. Ağırlık: 1400 gr.

31.Hafta: Oldukça hareketlidir. Boy: 40 cm. Ağırlık: 1650 gr.

32.Hafta: Doğacağı zamanki haline benzer ama zayıftır. Boy:41 cm, Ağırlık:1800 gr.

33.Hafta: Erkek fetuslarda testisler yumurtalık kesesi içine girmiştir.Cilt rengi kırmızıdan pembeye döner. Boy: 42 cm. Ağırlık: 1950 gr.

34.Hafta: Bebeğin tüm hamilelik boyunca en hızlı kilo aldığı haftadır.Ayrıca bu hafta dolduğunda,bebeğin akciğer gelişimi hemen hemen tamamlanmış demektir. Boy: 43 cm. Ağırlık: 2200 gr.

35.Hafta: Boy: 44 cm. Ağırlık: 2500 gr.

36.Hafta: Artık olgun bir bebektir.Boy:46 cm, Ağırlık:2700 gr.

37.Hafta: Günde ortalama 25-30 gr kilo almaya devam eder.doğum yoluna girer. Boy: 47 cm. Ağırlık: 2850 gr.

38.Hafta: Bu hafta ile birlikte doğumun beklendiği günler başlar. Boy: 48 cm. Ağırlık:3000gr.

39.Hafta: Boy: 49 cm. Ağırlık: 3200 gr.

40.Hafta: Doğumun en muhtemel olduğu haftadır. Son derece hareketlidir ve kuvvetli ağlar. Tırnaklar parmak boyunu geçmiştir. Ayak tabanında çizgiler oluşmuştur. Boy: 50 cm. Ağırlık: 3350 gr.

Yukarıda belirtilen boy ve ağırlık ölçümleri ortalama rakamlardır.Sizin bebeğiniz bu rakamların biraz altında ya da üstünde olabilir,bu onların sağlıksız olduğunu göstermez. Gününde doğan bebekler için 2500-4000 gr arası, tamamen normal doğum kilosu olarak kabul edilir .
 

Benzer Konular

Yanıtlar
3
Görüntülenme
3B
Yanıtlar
3
Görüntülenme
7B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
6B
Yanıtlar
0
Görüntülenme
9B
Üst