40 YaŞinda Olsakda

agent force Harbi Aktif Üye
GERCEKTEN COK ETKİLEYİCİ...

Yaşadığı şehirden, bulunduğu ortamdan kısacası yaşantısından sıkılan
bir adam, cebindeki az miktar para ile yanına hiçbir şey almadan
bulunduğu kenti terk edip daha önce hiç bilmediği bir ülkeye gitmiş.

Oraya henüz alışmaya çalışırken birden bir ses duymuş. Bir çığırtkan,
avazı çıktığı kadar meydanda bağırıyormuş:
- Tiyatro! Gelin! Kaçırmayın! Bu akşam Tiyatro!...
Adam hayatında hiç tiyatroya gitmemiş ve inanılmaz derecede merak
etmiş. Biletin nereden alındığını öğrenmiş. Bilet fiyatı cebindeki
tüm para kadar olmasına rağmen hiç tereddütsüz bileti almış.
Başlamış merakla oyunu izlemeye. Oyun bitmiş, herkes dağılmış ve
bizim meraklı öylece kalmış,izlediği muhteşem oyun karşısında. O
sırada temizlikçi tarafından salonu boşaltmakiçin ikaz almış.
Adamsa:
- Bana müdürünüzün yerini söyler misiniz?
Onunla bir şey konuşmam gerek...demiş.
Seyrettiği oyunun etkisi ile müdür ile konuşmuş ve ne olursa olsun,
ne iş olursa olsun buranın bir parçası olmak için çalışmak
istediğinibelirtmiş.
Müdür çok şanslı olduğunu, şu sıralarda bir temizlikçi aradığını
fakat önce onu denemesi gerektiğini ifade etmiş ve denemek üzere
aylardır el değmemiş bir kütüphanenin temizliğini uygun bulmuş.
- İşte burayı temizle. Eğer beğenirsem seni işe alırım....demiş ve gitmiş.
Tiyatro aşkının verdiği şevk ile temizlik beklenenden kısa sürede bitmiş.
Müdür odayı görmeden adamın samimiyetine inanmamış. Onu diğerleri
gibi işi savsaklayan biri sanmış. Fakat odanın temizliğini görünce
hayretler içinde kalmış.Aylardır içeriye girilmeyen oda gıcır gıcır
oluvermiş.Müdür bu çabuk ve becerikli adamı işe almaya karar vermiş.
- Tamam seni işe alıyorum
- Fakat benim yatacak yerim yok.
- O zaman burada yatarsın ve işe daha erken başlarsın.
İstediği olan tiyatro tutkunu, huzurlu bir şekilde odayı terk ederken müdür.
- Adın neydi senin buraya yazalım... demiş.
Aldığı cevap ise;
- Sheaksper! William Sheaksper!... olmuş.
Bu hikaye hem insanı dehşete düşürücü hem de ilham verici..
Sheaksper tiyatro yaşantısına bu şekilde başlamış.Tam kırk
(40)yaşında... tiyatroyu o yıllarda tanımış ve büyük bir azimle o
muhteşem oyunları yazmış. Üstelik büyük bir fedakarlık göstermiş
mesleği için. Meslek hayatı boyunca sadece üç saat uyuyarak yaşamını
sürdürmüş.
Sabah erken kalkıp oyun provasını yapıyor oyununu oynuyor ve akşam
yeniden oyunyazıyor... Bu böyle sürüp gitmiş.
Bu hikayeyi ilk duyduğumda yaşamım için duyduğum kaygıları bir kenara
bıraktım. Anladım ki, hiçbir şey için geç değil. İnsan eğer
isterse imkansız gibi görünen olayları da gerçekleştirebilir. Yeter ki
yürekten istesin ve bunun için çaba sarf etsin. Hiçbir şey için
geç değil.

Kırk yaşında olsak da...

 

Benzer Konular

Yanıtlar
5
Görüntülenme
2B
Yanıtlar
3
Görüntülenme
2B
M
Yanıtlar
0
Görüntülenme
2B
Misafir
M
Yanıtlar
0
Görüntülenme
4B
Üst